Gizli Sarrazinler
Güncelleme Tarihi:
ALMANYA'DA son günlerde en çok Thilo Sarrazin'in Türkleri, Arapları ve Müslümanları aşağılayıcı söylemlerinin yer aldığı bugün piyasaya çıkacak kitabı tartışıldı.
Thilo Sarrazin, 2002-2009 yılları arasında Berlin maliye Senatörlüğü yaptı.
2009 yılandan beri de Alman Merkez Bankası Yönetim kurulu üyesidir.
Sarrazin, Maliye Senatörlüğü döneminde yaptığı bir konuşmasında,
“Berlin'de Harz IV'le (İşisizlik Parası II) geçinenlerin oranı yüzde 20'nin üzerinde. Öğrencilerin yüzde 50'si de bu ailelerin çocukları. Göçmenler olmasa Berlin hem fakirleşir hem de aptallaşır” dedi.
Aynı Sarrazin geçen yıl bir edebiyat dergisine verdiği demecinde,
“Arapların ve Türklerin çoğu uyum sağlamak istemiyor, uyum sağlayacak durumda da değil. Ben devletten geçinen, bu devleti reddeden, sistematik olarak başörtülü küçük kız çocukları üreten kimseyi kabul etmek zorunda değilim. Bu Berlin'deki Türk toplumunun yüzde 70'i ve Arapların da yüzde 90'ı için geçerlidir. Türkler ve Araplar sebze ve meyve satmanın dışında üretime katkıda bulunmuyor” diye hiçbir bilimsel yönü olmayan saçma sapan açıklamalarda bulundu.
Hatta daha da ileri giderek, eğitim düzeyi düşük olan göçmenlerin Almanya'yı “aptallaştırdığını” bile ileri sürdü.
Aralarında Türklerin de bulunduğu göçmen kökenlilerin eğitim düzeyinin Almanlara göre düşük olduğu ortadadır.
Resmi veriler bunu açık bir biçimde ortaya koymaktadır...
Ama acaba Thilo Sarrazin 7 yıllık Maliye Senatörlüğü döneminde bu grubun eğitim seviyesinin artması için ne kadar kaynak ayırıp, katkıda bulunmuştur?
Tabii aklında hep tasarruf olduğu için göçmen kökenlilerin eğitim düzeyinin artırılması onu hiç de ilgilendirmemiştir.
Sarrazin, Türklerin ve Arapların devletten geçindiğini iddia etmektedir.
Belli ki apaçık bir biçimde kamuoyunu yanıltmaktadır.
Almanya'nın önde gelen Ekonomi Araştırma Enstitüleri tarafından yapılan araştırmalara göre, Almanya'da yaşayan ve çalışan Türkler, verginin yanı sıra sosyal sigorta ve sağlık sigorta kurumlarına aldıklarından çok daha fazla ödeme yapmaktadır.
Bu resmi veriler de apaçık ortadadır...
Ancak Almanya'da politikacısından medyasına kadar kimse bundan söz etmemektedir.
Belli ki, zaman zaman yarım ağızla eleştirseler bile, Sarrazin'in “karalama kampanyasına” onlar da destek vermektedir.
İşte o asıl tehlikeli olanı budur...
Yani “Gizli Sarrazinler”in artmasıdır...
Göçmenlerin Almanya'yı “aptallaştırmasına” gelince...
Sarrazin de kendi sözcüğüyle “safkan” Alman değildir.
Kitabanın iyi satması için çok zeki bir tutum sergilediği ortadadır.
Ama kendi tezine göre, acaba İtalyan, Fransız, İngiliz karışımı Sarrazin ne kadar katkıda bulunmuştur Almanya'nın “aptallaşması” için?