Güncelleme Tarihi:
ŞAHİN, “Demokrasi, hak ve özgürlükler sadece seçim zamanlarında değil, her gün korunması ve güçlendirilmesi gereken bir değerdir. Katılım, bilinçli bir şekilde oy kullanmakla sınırlı kalmamalı, aynı zamanda toplumsal meselelerde söz almak, hak ve özgürlükleri savunmak, çoğulcu çok renkli sivil toplum faaliyetlerine destek vermek, aktif rol almakla birlikte farklı şekilde de kendini göstermelidir. Avrupa’da ve dünyada sağcı, otoriter ve ayrımcı politikaların yükselişi, demokratik değerlerin önemini daha da artırmaktadır. Bu tür akımlara karşı durmanın en güçlü yollarından biri, sandığa giderek çoğulculuğu, eşitliği ve özgürlüğü savunan bir partiye destek vermektir” dedi.
‘FAŞİZMİN AYAK SESLERİ’
Şahin sözlerini şöyle sürdürdü: “Faşizmin ayak seslerini duyuyoruz, otoriter ve ayrımcı politikalar her geçen gün daha da güçleniyor. Bu yüzden demokrasiye sahip çıkmalı, birlikte mücadele etmeliyiz. Sandığa gitmek sadece bir hak değil, aynı zamanda bir sorumluluktur. 23 Şubat 2025’te demokratik hakkımızı kullanarak sağcı ırkçı akımlara karşı “Geçit yok” demeliyiz! Çünkü faşizm, ancak biz seyirci kaldığımızda güçlenir; biz dur dediğimizde ise ilerleyemez. ‘Geçit yok’ sadece bir slogan değil, aynı zamanda aktif bir duruş ve mücadeledir. Pazar günü 23 Şubat 2025 tarihinde demokratik hakkımızı yani sandıkta oy kullanarak, sadece kendi geleceğimizi değil, toplumun tamamının haklarını da koruma sorumluluğumuz olduğunu unutmayalım. Tek başına kurtuluş yok, ya hep beraber ya da hiçbirimiz. Haydi sandık başına!”