Güncelleme Tarihi:
Nitekim önceki akşam Berlin Eyalet Parlamentosu CDU grubu, farklı dinden insanlara iftar yemeği verdi. İslam ülkeleri olarak nitelenen ve halkların büyük bir bölümünü Müslümanların oluşturduğu ülkelerin büyükelçilerinin yanı sıra başkentteki İslami kurum ve kuruluşlarının temsilcileri, CDU yanlısı Müslüman Türkler, Hıristiyan yurttaşlar ile Yahudi cemaatinden temsilciler katıldı iftara.
Katılımcılar arasında onur konuğu olarak Federal İçişleri Bakanı Hans- Peter Friedrich de vardı. Kardeş parti olarak nitelenen Hıristiyan Sosyal Birlik Partili (CSU) Bakan Friedrich’i görünce aklımdan “Acaba bu akşam neler hissediyordur?” diye geçti.
Çünkü Cumhurbaşkanı Christian Wulff’un, geçen yıl 3 Ekim’de iki Almanya’nın birleşmesinin 20. yıldönümü vesilesiyle Bremen’de düzenlenen devlet töreninde yaptığı konuşmasındaki, “Hıristiyanlık şüphesiz Almanya’ya aittir. Musevilik şüphesiz Almanya’ya aittir. Ama artık İslam da Almanya’ya aittir” sözlerini eleştiren muhafazakar politikacılar arasında Hans-Peter Friedrich de vardı.
Hem de ön sıralarda... O dönemde Federal Meclis CSU Eyalet Grup Başkanı olan Friedrich, “Almanya’daki öncü kültür Hıristiyanlık-Musevilik temeline dayalı garp kültürüdür. İslam etkili değildir. İslam’ın Almanya’ya ait olduğunu tarih kanıtlamamaktadır. Gerçek olan da budur” diye tepki göstermişti.
Friedrich bu yöndeki tutumunu Mart ayında Federal İçişleri Bakanı olarak göreve başladıktan sonra da sürdürdü. İşte bu yüzden iftar yemeğinden sonra Bakan Friedrich’e “Bu akşam neler hissettiniz? Size göre İslam ve Müslümanlar Almanya için ne ifade etmektedir?” diye sordum.
Alman Bakan, “Almanya’da 4 milyonun üzerinde Müslüman yaşamaktadır. Bu insanların 2 milyonundan fazlası Alman vatandaşıdır. Bu insanlar tabii Almanya’nın bir parçasıdır” yanıtını verdi.
Belli ki, Bakan Friedrich, bilinçli bir biçimde “İslam da artık Almanya’ya aittir” demekten kaçındı. Aslında, Friedrich ve onun gibi düşünenlere en iyi yanıtı iftar yemeği öncesi yaptığı kısa konuşmasında, CDU’nun Kreuzberg-Friedrichshain İlçesi 3. bölgeden milletvekili adayı Ertan Taşkıran verdi.
Ertan Taşkıran, Berlin’deki, Almanya’daki Müslümanların da artık kendilerini evlerinde, vatanlarında hissettiklerinin altını çizdi. Taşkıran, “Biz Müslümanlar bu ülkenin, bu toplumun bir parçasıyız” derken İslam’ın da artık bu ülkenin bir gerçeği olduğunu vurguladı.
İslam’ın Almanya’ya ait olup olmadığı tartışmaları yersizdir. Hatta saçma... Bu ülkede yaşayan Müslümanlara “Siz Almanya’nın bir parçasınız ama dininiz değil” diyenler basbayağı kendi kendilerini kandırmaktadır.
Hem de bile bile...