Ahmet KÜLAHÇI / Fotoğraflar: AA, Reuters
Oluşturulma Tarihi: Şubat 03, 2021 09:21
Rus gazının Baltık Denizi üzerinden Avrupa’ya sevkiyatı için yapımı nerdeyse tamamlanmakta olan ‘Kuzey Akım 2’ doğal gaz boru hattı projesine, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) eski Başkanı Donald Trump, baştan beri karşıydı.
AVRUPA Birliği’nin (AB) Rusya’ya bağımlılığının artacağı görüşünü savunan Trump, ‘Kuzey Akım 2’ projesine katkıda bulunan şirketleri tehdit edip yaptırım uyguladı.
Yerine gelen ABD’nin yeni Başkanı Joe Biden da bu yaptırımların sürdürüleceğini ilan etti.
Rusya ile
Almanya’yı deniz altından birbirine bağlayacak olan doğal gaz boru hattı projesine baştan itibaren tam destek veren Almanya Başbakanı Angela Merkel, ABD’nin yaptırımlarına tepki gösterdi.
Merkel, ABD’yi Almanya’nın iç işlerine karışmakla suçladı ve projenin tamamlanmasında kararlı olduklarını açıkladı.
Rusya Devlet Başkanı Wladimir Putin de, Avrupa’ya yılda 55 milyar metreküp doğal gaz sevk edilecek bin 230 km. uzunluğundaki boru hattının geri kalan 70 km’sini kendi imkanlarıyla tamamlayacaklarını ilan etti.
Rus Gazprom, Fransız Engie, İngiliz Royal Dutch Shell, Avusturyalı OMV, Alman Uniper ve Wintershall şirketlerinin ortak finanse ettikleri 10.3 milyar euroluk ‘Kuzey Akım 2’ projesi son günlerde Avrupa’nın da gündemine yerleşti.
*Sibirya’dan Moskova’ya dönerken uçakta zehirlenen ve Almanya’nın başkenti Berlin’de tedavi gördükten sonra ülkesine geri döndüğünde Moskova’ya varır varmaz muhalif lider Aleksey Navalni’nin havaalanında gözaltına alınıp tutuklanması, Rusya-AB ilişkilerini gerdi.
Başta Almanya Başbakanı Merkel olmak üzere AB’li birçok devlet ve hükümet başkanı Aleksey Navalni’nin derhal serbest bırakılmasını istedi.
Navalni’nin serbest bırakılması için sokaklara dökülen ve gözaltına alınıp tutuklanan binlerce insanın da.
Bu gelişme üzerine AB, Rusya’ya yaptırım kararı aldı.
Avrupa Parlamentosu da ‘Kuzey Akım 2’ projesinin ‘derhal durdurulması’ kararı aldı.
581 parlamenter “Durdurulsun” derken, çoğu Alman 50 milletvekili karşı çıktı.
Avrupa Parlamentosu’nun ardından
Fransa’dan da “
Stop” sesleri yükselmeye başladı.
Fransa Avrupa ve Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Clement Beaune, Fransa’nın baştan beri bu projeye şüpheyle baktığını ve son gelişme üzerine projenin durdurulmasını Almanya’dan istediklerini söyledi.
Tabii, “Buna Almanya kendisi karar vermeli” diyerek diplomatik bir tutum sergilemeyi de ihmal etmedi.
Aslında Fransa’nın daha önceki dönemlerde de ‘Kuzey Akım 2’ projesine hiç de sıcak bakmadığı zaman zaman dile getirildi.
Ancak AB’nin lokomotifi konumundaki Almanya ile Fransa arasındaki ilişkilerin bozulmasına meydan vermemek için Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, hep Başbakan Merkel’in yanında yer aldı.
Ama Fransız müsteşarın ‘tepenin bilgisi olmadan’ böyle bir açıklama yapmayacağından, yapamayacağından hareket eden çevreler, “Belli ki artık Macron da bıkmış” görüşünde birleşti.
*Evet...
Fransa “Stop” diyor, ama Başbakan Angela Merkel de Alman hükümeti de “Devam” diyor.
Nitekim Başbakan Merkel, “Kuzey Akım 2’yle ilgili tutumumda bir değişiklik yok” açıklamasında bulundu.
Ama yalnız Paris’ten değil, Almanya’dan da “Kuzey Akım 2 durdurulsun” sesleri yükselmeye başladı.
Aleksey Navalni’nin tutuklanmasından sonraki gelişmeler üzerine muhalefetteki Yeşiller, projenin durdurulmasını, Hür Demokrat Parti (FDP) de durdurulmasa bile askıya alınmasını istedi.
Ana muhalefet sağ popülist Almanya için Alternatif (AfD) ile Sol Parti ise hükümetin yanında yer alıp, projenin tamamlanıp hayata geçirilmesine tam destek veriyor.
Aslında ‘Kuzey Akım 2’ bir ekonomi projesidir.
Ama Rusya’daki son gelişmeler üzerine siyasi bir projeye de dönüşmüştür.
İşte bu projeye destek, Avrupalıların Putin’in istediği gibi at oynatmasına, Avrupa’nın özgürlük, hukuk devleti gibi ortak temel değerlerini ayaklar altına almasına onay verdiği ve yeşil ışık yaktığı anlamına da gelmektedir.