‘Frankfurt’ta yeterince yer var... Ama Yahudi düşmanlarına, ırkçılara yer yok’
Güncelleme Tarihi:
Pazar günü yapılan halk oylamasında görevden alınan Frankfurt Büyükşehir Belediye Başkanı Peter Feldmann, kamuoyu, Yahudi toplumunun temsilcileri ve Frankfurt yerel yönetiminin üst düzey protokolünün önündeki son konuşmasını önceki akşam, Almanya’da demokrasi tarihinin en önemli mekânlarından ‘Frankfurt Paulskirsche’de Nazilerin 84 yıl önce, 9 Kasım akşamı gerçekleştirdikleri kıyımın anıldığı toplantıda yaptı.
FELDMANN konuşmasında, 9 Kasım 1938’de tüm Almanya’da olduğu gibi Frankfurt’ta da Yahudilere karşı ağır bir kıyım gerçekleştirildiğine işaret etti. Saldırganların polis ve itfaiyeden destek gördüğünü hatırlatan Feldmann, Hanau’daki katliama ve Halle’deki katliam girişimine işaret ederek, o dönemki insanlık düşmanlarının günümüzde de aktif olduklarına işaret etti. Feldmann, “Frankfurt’ta 180 ulustan, 200 dili konuşan insanlar yaşıyor. Burada daha birçokları için yeterince yer var. Ama Yahudi düşmanlarına, ırkçılara, insanlık düşmanlarına yer yok” dedi. Yahudi toplumunun temsilcileri ve Frankfurt’un eski belediye başkanlarından Andreas von Schoeler da yaptıkları konuşmalarda, ırkçılık ve Yahudi düşmanlığının halen devam ettiğine işaret ettiler.
Frankfurt’taki anma toplantısında kentin Yahudi kökenli ilk Belediye Başkanı olan Feldmann’ı dinleyenler arasında, aralarındaki farklı siyasi bakışları bir kenara bırakıp, onu devirmek için birleşen politikacılar da yer alıyordu. 2012 ve 2018’deki seçimlerde Hıristiyan Demokrat rakiplerini büyük oy farkıyla yenilgiye uğratarak seçilen Feldmann, geçen pazar günü gerçekleştirilen halk oylamasına katılanların yüzde 95’inin oyuyla görevinden alındı. Aynı zamanda yolsuzluk ve makamını suistimal ederek çıkar sağlama suçlamasıyla Frankfurt’ta yargılanan Feldmann’ın, belediye başkanı olarak son görev günü yarın.
O dönem hem devlet başkanı hem de başbakan olarak Almanya’nın başında bulunan diktatör Hitler’in Nazi partisi NSDAP’nin (Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi) milis güçleri SA’lar ve SS’ler, 9 Kasım’ı 10 Kasım’a bağlayan gece tüm Almanya’da Yahudilere, o zamana kadar yaşananların en ağır saldırılarını gerçekleştirmişlerdi. Binlerce ev, iş yeri, sinagog, mezarlık yağmalanmış, yakılmış, yıkılmıştı. Yüzlerce Yahudi dövülerek öldürülmüş, sakat bırakılmış, kadınlara tecavüz edilmiş, binlercesi evlerinden sürüklenerek toplama kamplarına götürülmüştü. Gece boyunca sokaklar yağmalanan ev, iş yeri ve sinagogların kırılıp, tuzla buz olan ve gece ay ışığında ‘kristal’ görüntüsü veren camlarıyla dolmuştu. Bu nedenle de ‘Kristal Gece’ (Kristalnacht) olarak tarihe geçti. Takip eden günlerde binlerce Yahudi tutuklanarak, toplama kamplarına kapatıldı, mallarına mülklerine el koyuldu. Saldırıların gerekçesi, Paris’teki bir Alman diplomata yönelik suikast girişimi olarak gösterilmişti, ancak bütün bunlar Hitler’in iktidara gelmesiyle başlayan sistematik baskı ve yok etme politikalarının sonucuydu. Bilindiği gibi; bu olayı takip eden birkaç yıl sonra da milyonlarca Yahudi’nin ve Naziler tarafından ‘zararlı ve aşağı ırk’ olarak görülen çeşitli halkların katledildiği soykırımlar gerçekleştirildi.
