Güncelleme Tarihi:
Joschka Fischer
Fischer, ``Tarihin Tekerrürü’’ adı altında yayınlanan kitabında, Avrupa’nın geçici bir gizli aşırı milliyetçilik tehdidiyle karşı karşıya olduğuna yer verirken, genişleyen Avrupa Birliği’nin (AB) ortak bir Anayasa’sız işlemeyeceğini de savundu.
Bakan Fischer, ``Şayet AB isteniyorsa, ortak bir Anayasa’ya ciddi bir alternatif yoktur. Atılan ilk adımlar hedefe ulaşamamış olabilir. Ama bu nihai olmamalıdır. AB Anayasası’nın reddi Avrupa’ya çok pahalıya mal olacaktır’’ dedi.
Dünya yıkılmaz
Almanya’da erken seçimlerin gündeme gelmesi üzerine kendisinin geleceğinin de belirginsizliğe düştüğü yönündeki soruları da yanıtlayan Joschka Fischer, ``Bunu çok dramatize etmemek gerekir. Benim için dünya yıkılmayacaktır.
Biraz olsa da, her şey benim elimde değil. Ama seçim kampanyası henüz sonuçlanmadı. Her ne kadar koalisyon için ciddi bir düşüş olsa da her şey bitmiş değil. Seçim de futbol gibidir. Hakemin bitiş düdüğüyle sona erer maç.
Seçim günü sandıklar saat 18.00’de kapanıncaya kadar seçmenler beriler her şeyi’’ açıklamasında bulundu.
Seçimlerden koalisyon hükümetinin başarılı çıkması için elinden gelen tüm çabayı göstereceğinin altını çizen Bakan Fischer, ``Başka türlü düşünmem eşeklik olur’’ dedi.
Anayasadan vazgeçilsin
Almanya’da iktidar koltuğuna oturmaya hazırlanan kardeş partilerden Hıristiyan Ssoyal birliği (CSU), AB Anayasası´ndan vaz geçilmesini gündeme getirdi.
CSU’lu Federal Meclis milletvekili Gerd Müller, Fransa ve Hollanda’da yapılan referandumlarda ``Hayır’’ çıkması üzerine AB Anayasası’nda ısrar edilmemesi gerektiğini savundu.
CSU’nun Federal Meclis’teki Eyalet Grupu Avrupa Politikası Sözcüsü olan Gerd Müller, 1 Kasım 2004 tarihinden beri geçerli olan Nice Anlaşması’nın içinin biraz daha doldurulması yoluyla bu alanda yaşanan eksikliğin kapatılabileceğini de ileri sürdü.
Ahmet KÜLAHÇI / BERLİN