Firmaların geleceğinin teminatı kurumsallaşmadır

Güncelleme Tarihi:

Firmaların geleceğinin teminatı kurumsallaşmadır
Oluşturulma Tarihi: Ocak 06, 2010 00:00

Avrupa'da toptan et ticareti deyince akla gelen tartışmasız tek isim Aydın Yardımcı "Firmalarda kurumsallaşma çok önemli. Gece gündüz çalışılarak bir yerlere geliniyor ama firmanın geleceğini sağlam ayaklara oturtmak kurumsallaşma ile mümkündür" diyor.

Haberin Devamı

Sağlıklı beslenme konusunda bir otorite olan Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, 2010'un beslenme trendlerini anlattığı yazısında 'Kuzu eti in, dana eti out' diyor. Prof. Dr. Müftüoğlu'na göre, beslenme trendine bakılırsa 2010'da daha az dana-inek eti yiyecek, daha sık kuzu eti tüketeceğiz. Bunun nedeni kuzu etinin kimyasal kirlenmeye daha az maruz kaldığının düşünülmesi. Çünkü kuzu ve koyunların büyükbaş hayvanlara oranla daha doğal yetiştirilmesi bu seçimin en önemli nedenleri arasında gösteriliyor.


* * *


Avrupa'da et ticareti deyince akla gelen tek isim tartışmasız Aydın Yardımcı'dır. 1978'de kurduğu Aydın Fleisch (Et) adlı firmasıyla toptan kuzu etinde Avrupa'nın en büyüğü. Şirketin merkezi Köln Toptancı Hali'nde. Kendi yaptırdığı ve döneminde et konusunda AB normlarına uygun kurulan 1200 metrekarelik ilk Türk tesisinde günde bini aşkın komple kuzu satıyor. Aydın Yardımcı ile buluşup sohbet ettim. Et sektörünü, hayat hikayesini, hamisi Sabiha Gökçen'i Türkiye'deki yatırımlarını, Türkiye'de siyasete atılmasını içtenlikle uzun uzun anlattı.


* * *

Haberin Devamı

Aydın Yardımcı Ankara'nın Keskin ilçesinin, Konur köyünde 1944'de doğmuş. Dokuz kardeşin en küçüğü. Bu yıl yaptıkları sayıma göre tam 82 yeğeni var. Mazuroğulları sülalesinden geliyor. Bir rivayete göre, bu sülale peygamberin sülalesinden geliyormuş. Babası Hacı Mehmet Yardımcı 119 yaşında yeni vefat etmiş.


Ankara'ya taşınan ağabeyinin yanında sanat okuluna gidip motor teknisyeni olmuş. Çok sıkıntı çekmiş. 'Öğrenciyken, okul harçlığımı çıkarmak için Ankara Güven Park'ta su satardım. Yılbaşılarda, bayramlarda da, Ulus Postanesi'nin önünde kartpostal satarak para kazanıyordum' diyor.


Aydın Yardımcı
, Almanya'ya gelişini şöyle anlatıyor.
Yıl 1970. Sanat okulundan sınıf arkadaşım Adapazarlı Ali İhsan,
'Almanya'da Magirus işçi arıyor. Ben gidiyorum. Sen de gel dedi' Önce hayır dedim ama baktım 22 kişilik sınıfın hemen hepsi gitti. Ali İhsan bana telefonla hep Almanya'yı methediyordu. Altı ay içinde Almanya'ya Magirus'a geldim. 2 Şubat 1970'de işe başladım. Müthiş bir kış vardı.

* * *


4-5 yıl kalıp Türkiye'ye dönüp modern bir tamirhane açma hayali kuran Yardımcı. "23 arkadaştık. 18'i kısa bir süre sonra döndü. Biz beş kişi kaldık. Eşimde çakmak fabrikasında çalışıyordu. O gün bugündür Almanya'dayım" diyor.


1975'de Türkiye'ye dönmeye karar verir ama Almanya'daki eniştesi 10 bin Mark borç verip ticarete atılmasına ikna eder. Eşiyle küçük bir marketle açar. Ete büyük talep görünce İngitere'ye gidip bir firmayla anlaşır. İlk kez 200 kuzu getirtir. Talep o kadar yüksekki daha kamyondayken satılır. Günde bin kuzuya kadar çıkar. İşler büyür. Almanya'da altı büyük kentin halinde şubeler açan Yardımcı, bu arada Türkiye'ye de büyük çapta et satmaya başlar. Et Balık Kurumu'na, özel şirketlere günde en az bin dana gönderir.

Haberin Devamı

Araya girip soruyorum. "Niye kuzu eti tercih ediliyor ?."

Cevabı şöyle ; 'Türkler, kıyma alırken dana kıyması alıyor ama iş ete gelince daha çok kuzu etini tercih ediyor. Etin daha doğal, taze olmasından ziyade domuz eti korkusu da büyük rol oynuyor. Bu şimdi de böyle. Ama artık yavaş yavaş süt danasına alışıyorlar."


Merk edip "Acaba izin döneminde satışlar azalıyor mu? diyorum. Aydın Bey 'İzin döneminde satışımız ne kadar azalıyor diye bana hep soruyorlar. Ama inanın azalmıyor. İzine gitmeyen piknikçiler, mangalcılar sayesinde et satışı daha da artıyor. Biz yaz aylarını gözlüyoruz" diye cevaplıyor.


* * *


Parlak dönemlerinde yılda 300 milyon marka kadar ciro yapan ancak 1990'lı yıllarda şubeleri kapatan Yardımcı, 1989'da Tekel'in Avrupa temsilciğini de alır. Lisanslı Tekel rakısı üretimi için Aachen'de fabrika kurar. Bir süre sonra hükümet değişince Tekel anlaşmayı tek taraflı fesheder. Mahkemelik olur. Lisans için yatırdığı 5 milyon markı geri ister. Davayı kazanır ama parayı alamaz. Yardımcı, fabrikayı zor zahmet Ruslara satar ama 15 milyon markı ziyan olur.

Haberin Devamı

Yardımcı bir dönemler Türkiye'de besicilik, plastik ve madencilik sektörlerinde de büyük yatırımlara girişmiş. Ortakları vefalı çıkmamış. Bu işleri de tasfiye etmiş, Geriye Türkiye'de bir tek Ankara'da büyük bir çiftlik kalmış.


* * *


Almanya'da 35 yıllık başarılı girişimci 66 yaşındaki Aydın Yardımcı diyorki "Firmalarda kurumsallaşma çok önemli. Gece gündüz çalışılarak bir yerlere geliniyor ama firmanın geleceğini sağlam ayaklara oturtmak, yeni yatırımlarla sağlıklı büyütmek ancak kurumsallaşma ile mümkündür. Bu Avrupa'daki Türk girişimciler için çok önemli"

* * *


Yardımcı'nın ağabeyi Atatürk'ün manevi kızı Sabiha Gökçen'in yanında çalışır. Bu yüzden Sabiha Gökçen Aydın Yardımcı'yı çok sever. Birkaç kez Ankara semalarında yanına alıp uçurur. Aydın Yardımcı'nın asıl adı Hacı Veli'dir. Sabiha Gökçen bir gün 'Sen aydın bir genç olacaksın. Senin adın Aydın olsun' der. Sanat Okulu'nda iken mahkemeye başvurup adını Aydın'a çevirir. Rahmetli Turgut Özal, onu siyasete sokar. Sırayla ANAP, DYP ve DP'de siyaset yapar. Demokrat Parti'den (DP) geçen seçimde Ankara Birinci Bölge'den milletvekili adayı oldu. Halen DP Merkez Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapıyor.

Haberin Devamı

Aydın Yardımcı sağlığına çok dikkat eden birisi. 'Her sabah en az 45 dakika spor yaparım. Pazar ve tatil günleri de sabahları ormanda en az 5 kilometre tempolu yürürüm' diyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!