Güncelleme Tarihi:
HÜKÜMETİN sosyal hayat ile ilgili soru önergesine, Almanya Gerontoloji Merkezi’nin ülke yaşlılar meseleleri adlı araştırma sonuçlarını kullanarak cevap verdiği belirtilirken, genç kuşaklar arasında yalnızlık duygusunun da yüzde 27.6 olduğuna dikkat çekilerek, bu oranın genç kızlarda daha fazla olduğu vurgulandı.
Alman medyasının geniş yer ayırdığı, ‘Almanya’da yalnızlık artıyor’ başlıklı haberlerde, yalnızlığın özellikle sosyal izolasyona, kronik hastalıkların tetiklenmesine, tansiyon ve kalp rahatsızlıklarının artmasına, akciğer hastalıklarına yol açarak, psikolojik rahatsızlıklara zemin hazırladığına ve de demans yani bunamaya sebep olduğuna dikkat çekildi.
ÖRNEKLERDEN FAYDALANALIM
Hükümetin ilgili soru önergesine cevabını değerlendiren FDP sağlık uzmanlarından Andrew Ullmann, “Yalnızlıkla mücadele için uzun soluklu bir stratejiye ihtiyacımız var. Yerleşim yerleri ve ihtiyarlıkta hareketlilik politikalarımızı bu artan yalnızlık oranlarına göre yeniden gözden geçirmeliyiz. Bu alanda Japonya, Danimarka ve Avustralya örneklerinden istifade edilebilir” dedi.
Hükümet, soru önergesine cevabında, Almanya’nın çok kuşaklı yerleşim yerlerine 17 milyon 500 bin Euro bütçe ayırdığını belirterek, ülkede, 540 adet bu tür yurdun bulunduğunu hatırlatıp, bunlardan 250’sinin de yaş grubundan bağımsız sadece yalnızlar için ayrıldığını bildirdi.
SPD sağlık politikaları uzmanlarından Prof. Dr. Karl Lauterbach, ülkede arttığına dikkat çektiği yalnızlık problemiyle ilgili, İngiltere’nin örnek alınarak bakanlık seviyesinde bir makam oluşturulmasının şart olduğunu söyledi.
SADECE YAŞLILARDA DEĞİL!
Bochum Ruhr Üniversitesinden Prof. Dr. Maike Luhmann’ın başkanlığını yaptığı bir araştırma grubu 2016 yılında yalnızlığın, fiziki rahatsızlıklar ve eşlerin ölmesiyle sadece yaşlılar arasında yaşanan ve yavaş seyreden bir fenomen olmadığını tespit etmişti. Prof. Dr. Luhmann’ın ekibinin tespit ettiği kendilerini yalnız hissedenlerle ilgili oranlar; orta yaşlı insanlar (46-55 yaş) yüzde 14, yetişkinler (26-35 yaş) yüzde 14.8 ve yaşlılar (66-75 yaş) yüzde 9.9 idi.