Faşolar geliyor

HALKA açık alanlarda alkol satışı yasaklandı. Bir ailenin başka bir aileden ancak bir kişiyle görüşmesine izin verildi.
Noel pazarları kapatıldı ve çok katılımlı etkinlikler yasaklandı.
2G kuralına (iki defa aşı yaptırmış veya iyileşmiş olmak) uyulması.
Eyaletin bazı bölgelerinde saat 20.00-05.00 arasında aşılı olmayanların sokağa çıkmaları yasaklandı.
Bazı başka önlemler de karara bağlandı.
Bu kararlar Saksonya’da iktidarda bulunan ve Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU), Sosyal Demokrat Parti (SPD) ile Yeşiller’in oluşturduğu ‘Kenya koalisyonu’ tarafından alındı.
Tabii aşırı sağcılar hemen sokaklara döküldü.
“Bizim özgürlüğümüzü sınırlandırmanıza izin vermeyeceğiz” diyen “Querdenker” (aykırı düşünenler) de.
Olaylar çıktı.
Polis şiddete başvuran birçok göstericiyi gözaltına aldı.

‘BARIŞ, ÖZGÜRLÜK, DİKTATÖRLÜĞE HAYIR’
Geçen cuma akşamı da ellerinde meşaleler, davullar ve afişlerle bir grup aşırı sağcı, Saksonya’nın SPD’li Sağlık Bakanı Petra Köpping’in Grimma kentindeki evinin önünde hükümetin korona politikasını protesto etti.
“Barış, özgürlük, diktatörlüğe hayır” diye slogan atan bu göstericiler de aşırı sağcıydı.
Çoğu da “Freie Sachsen” (Özgür Saksonya) adı altında 2007 yılında kurulan ve oy oranı yüzde 1.5’i geçmeyen aşırı sağcı, ırkçı, nazi yanlısı partinin üyesi.
Tabii haklı olarak hem siyasi çevrelerden hem de halktan tepkiler yağdı.
SPD Eş Başkanı Norbert Walter-Borjans, bunun gösteri yapma özgürlüğü ile ilişkisi olmadığının altını çizdi.
“Bu faşistoid- faşistvari bir sahneye çıkıştır” dedi ve tüm demokratları kararlı bir biçimde bunlara karşı çıkmaya ve tepki göstermeye çağırdı.
Baden-Württemberg’in Yeşiller’li Eyalet Başbakanı Winfried Kretschmann daha da ileri gitti ve Sağlık Bakanı Petra Köpping’in evinin önündeki gösteriyi kınarken, “Bunlar ‘SA’nın icat ettiği metodlardır” dedi ve Hitler dönemindeki faşizan saldırılara dikkat çekti.
Yani çok açık bir biçimde Hitler döneminde SA’nın politikacıların evlerinin önünde meşalelerle gösteri yaptıklarını hatırlattı.
Evet…

NEREDE BU DEMOKRASİ SEVDADILARI
‘SA’ kısa adıyla tanınan ‘Sturmabteilung’ (Fırtına Birlikleri-Taarruz Bölüğü) Weimar Cumhuriyeti döneminde komünistleri ‘susturmak’ için 1920’de kurulmuştu.
‘Kahverengi Gömlekliler’ olarak da bilinen SA, Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi’nin (NSDAP) ‘vurucu timi’ydi.
Hitler 1933 yılında iktidara gelince, onları muhalifleri devre dışı bırakmak için kullandı.
Ancak kendisi için de tehlikeli olacağını görünce, liderlerini öldürterek veya idam ettirerek yok etti.
Federal İçişleri, İmar ve Yurt Bakanı Horst Seehofer de benzer bir değerlendirmede bulundu.
“Bu meşaleli yürüyüş, devletin temsilcilerini susturmak için örgütsel bir davranıştır. Bu bana biz Almanların en karanlık bölümünü anımsatıyor” diyerek nazi döneminde yaşananlara işaret etti.
Başkent Berlin’in göbeğinde Covid-19 önlemlerini geçen cumartesi günü protesto eden ve aşırı sağcılardan oluşan bir grup, güpegündüz 4 medya mensubuna saldırdı.
Bir kadın gazeteci ayağından yaralandı.
Evet…
Dünyanın en gelişmiş, en modern ülkelerinden biri olan Almanya Federal Cumhuriyeti’nde yaşanıyor bunlar.
Almanya gibi demokratik bir hukuk devletinde.
Aşırı sağcılar, ırkçılar, yabancı ve Yahudi düşmanları, yani ‘yeni faşplar-faşistler’ istedikleri gibi at oynatıp ‘biz geliyoruz’ sinyalleri veriyor.
Ben de kendi kendime “Nerede bu Almanya’daki demokratlar?” diye mırıldanıyorum.
“Nerede bu demokrasi sevdalıları?” diyorum.