‘Farklılıklarımız zenginliğimizdir’
Güncelleme Tarihi:
Hannover Alevi Toplumu Muharrem orucunun sonunda Hannover Cemevinde Aşure günü düzenledi.
HANNOVER Alevi Toplumu Yönetimi Korn caddesinde bulunan Cemevinde, HAT üyelerinin dışında Hannover Başkonsolosu Gül Özge Kaya, Eyalet Sosyal işler ve Sağlık Bakanı Dr. Andreas Philippi, Protestan Eyalet Kiliseler Birliği Başkanı Prof. Dr. Wolfgang Reinbold, STK temsilcilerinin de katılımıyla Muharrem ayı orucu sonrasında Aşure Günü düzenledi. Aşure Günü’nde bir konuşma yapan Hannover Başkonsolosu Gül Özge Kaya, tüm katılımcıları selamladıktan sonra “Muharrem ayının 10’uncu günü olan Aşure günü vesilesiyle sizlerle birlikte olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Hz. Hüseyin’in yanı sıra 1385 yıl önce Kerbela’da katledilen Ehl-i Beyt’in 72 üyesi ve bu vesileyle başta Kerbela şehitleri olmak üzere tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Bu günde şehit düşenler, haksızlığa karşı verdikleri onurlu mücadeleyle tüm müminlerin gönlünde taht kurmuşlardır. Değerli misafirler, Aşure birlik, beraberlik ve paylaşmayı temsil eder. Bu nedenle birbirimize kalplerimizin kapılarını açmalı ve bizi zenginleştiren şeyin tam da farklılıklar olduğunu anlamalıyız. Türk toplumunda birlik ve beraberliği sağlamak için görevimiz tıpkı aşure gibi olmaktır: Her değeri, her farklılığı kucaklayarak uyum yaratmak, ait olmak isteyen herkese dostluk elini uzatmaktır. Çeşitliliğimizi zenginlik olarak değerlendirerek, Hacı Bektaşi Veli’nin dediği gibi yaşam yolumuzu insanlık sevgisi üzerine kurmalıyız.”
Dünyanın savaşlar, sürgünler ve hastalıklarla dolu olduğu bir süreçten geçtiğini belirten Başkonsolos Kaya “Sevinçte, üzüntüde de birbirimizin yanında olmalıyız. Yabancı düşmanlığının, ırkçılığın ve göçmen karşıtlığının endişe verici boyutlara ulaştığı bugünlerde birlik ve beraberlik göstermemiz gerekiyor. Bu bağlamda Almanya’da yaşayan Türk toplumunun, toplumun ayrılmaz bir parçası olarak her düzeyde müdahil olmasını ve toplumla bağını kaybetmeden bu toplumun şekillenmesine yardımcı olmasına büyük önem verdiğimizi bir kez daha vurgulamak isterim. Ana dilin ve çoğunluk dilinin eş zamanlı olarak öğretilmesi, hem kimlik gelişimine hem de eğitim başarısına belirleyici bir katkı sağlayacaktır. Türkçenin yanı sıra barış ve demokrasi kültürü ve çocuklarımıza vereceğimiz iyi bir eğitim, onların geleceğe bakışlarını şekillendirecek ve onlara yol gösterecektir. Bugün paylaştığımız aşuremizin, kardeşlik duygularımızın pekişmesine, birlik ve beraberlik içinde, ele aldığımız konulara daha iyi bakmamıza vesile olmasını diliyor; Hannover Alevi Toplumu Derneğine ve siz değerli konuklara şükranlarımı sunuyorum.
HAT Başkanı Murat Yaşık da, tüm katılımcıları selamladıktan sonra “Yaşadığımız ülkede sorunlarımız var, ödevlerimiz var ve elbette ki haklarımız da var. Alevi inancının, diğer bazı eyaletlerde olduğu gibi, yaşadığımız Aşağı Saksonya’da da dini kuruluş olarak tanınmasını istiyoruz. Alevi inancıyla, ezilmeden horlanmadan yaşadığımız toplumlarda eşit şartlarda yaşamayı istiyoruz. Aynı zamanda Cem yerlerimizin Türkiye’de de ibadet yeri olarak tanınmasını istiyoruz” dedi. Sağlık ve Sosyal İşler Bakanı Dr Andres Phlippi, Eyalet Başbakanı Stephan Weil’i temsilen geldiğini belirterek, herkesi selamladı. Eyalet Protestan Kiliseler Birliği Başkanı Prof. Dr. Wolfgang Reinbold ise Aleviliğin din olarak tanınması için kendilerinin geçmiş için özür dilediklerini, bundan sonra birlikte çalışacaklarını açıkladı. Aşure gününde dede Zeynel Aslan ve HAT Gençlik Kolları Başkanı Yıldız Benan da konuşma yaparak, aşure gününün tarihçesi ve çalışmalar hakkında konuştular. Zakir Hergül Özdoğan’ın zaman zaman deyişler söylediği etkinlik, sunulan aşurenin yenmesiyle son buldu.
