Et skandalında kafalar karıştı

BOZUK et skandalında Alman medyasının birinci hedef gösterdiği Berlin'deki Beysan Döner'in sahibi Servet Öncebe, Berlin'e bozuk et satan Bavyeralı tüccardan et aldığını doğruladı, ancak döner büfelerine sattığı dönerde kullandığı etin, her türlü sağlık kontrolünden geçtiği ve onaylandığını söyledi. 'Oradan et aldığım doğrudur. Ama bu etler benim aldığımın misliyle zaten Berlin piyasasına gelmiş ve dağıtılmıştır" diyen Öncebe, döner sektöründe 14 yıldır AB formlarına göre döner üretimi yaptığını kaydetti. Bavyeralı et tüccarından altığı bozuk etleri döner olarak işleyip 37 döner büfesine sattığı ileri sürülen Öncebe, iddialara ilişkin şunları söyledi:

LABORATUVARDA İNCELETTİRDİ

"Et skandalın patladığı gün Sağlık Bakanlığı ekipleri ve kontrolörler fabrikama gelip numuneler aldılar. Ayrıca bir gün boyunca piyasaya dağıttığımız tüm döner büfelerine, Beysan dönerlerini satmayın diye ambargo koydular. Çok şaşırdık. Ama girişime başlamadan ertesi gün gelip bizden özür dilediler ve satışlarınıza devam edebilirsiniz. Benim aldığım etlerin faturası da, cinsi de, kalitesi de hepsi yazılı ve faturalı olarak mevcut. İspata hazırız. Bütün imalatım, doktorların yanı sıra, laboratuvarda da incelenmiştir. Madem bozuk et satıyorsam kapatsınlar. Ne diye zan altında bırakıyorlar. Aksini ispatlasınlar, 10 milyon Euro'luk yerimi kapatmazsam şerefsizim."

ARACILARI ÇIKARDIK

Stern dergisinde "DÖNER MAFİASI" başlığı altında öncelikle Beysan'ın hedef gösterilmesi karşısında şaşkına döndüğünü belirten Özcebe, 'Söz konusu Alman şirketinden direkt olarak et aldığım doğrudur. Daha önce de aynı firmanın etini zaten pazardan alıyorduk. Aracıları kaldırıp daha ucuza almak için direkt firmadan alış verişimizi yaptık. Bu etlerin resmi fiyatları, cinsi, kalitesi sağlık raporları hepsi mevcuttur. Ben yaklaşık 80 ton et aldım. Biz AB şartlarına uygun kurulu bir fabrikayız. Bize ne yapmamız bildirilmiştir. Bu şartlar altında çalışırız. Kaldı ki Türk dönerine en ufak bir gölge düşürmeyi kendi adıma şerefsizlik sayarım' diye konuştu.


Alman medyası önyargılı

Alman Stern Dergisi'nin son sayısında, Beysan Döner şirketi tarafından döner satılan büfelerin isim ve adreslerinin yer aldığı listenin hangi ölçülere göre verildiğini anlamakta güçlük çektiğini belirten Beysan şirketinin sahibi Servet Öncebe, 'Bild geldi konuştuk. Ertesi gün söylediklerimizden bir tek satır yazmadılar. Basın ahlakı bu mudur! Hepsi aynı ağızdan koro halinde aynı şeyi söylüyor. Bu önyargı değilse nedir? Toptan karalanmak istenen Türk döneridir. Wurst (Alman sosisi) olayı farkındaysanız unutuldu gitti. Bu işin peşini bırakmayacağız. Hakkımızda haksız yayın yapan bir kısım Alman medyasına karşı davacı olacağım" dedi.

Veteriner raporunu cama astı

Frankfurt kentinde bulunan 200 üyeli Türk Esnaf, İmalatçılar ve Dönerciler Derneği Başkanı Fahrettin Altıparmak, bir kişinin para hırsı nedeni ile çıkan et skandalının bütün dönercileri zan altında bıraktığını söyledi. Altıparmak, "Dükkanlarımıza veteriner raporunu asarak satış yapmamıza rağmen satışlarımız yüzde 30 geriledi. Üç beş kuruş para için bu işi yapan kişinin vicdanı sızlamıyor mu? Yıllarca emek verdiğimiz sektörden zor ekmek yer olduk. Bu işi yapanlar açıklansın, bütün dönerciler zan altında kalmasın" dedi.

Önüne gelenin dönercilik yapmasına izin verildiğini hatırlatan Altıparmak, bu sektörde çalışanların konu ile ilgili meslek eğitimi almaları ve Sanayi ve Ticaret Odası'nın sınavından geçirilmelerini talep etti. Altıparmak, "Bu sektörde bilinçsizce çalışanlar bütün sektörün karalanmasına neden oluyor. Önüne gelen bu işi yapmasın. Gerekli mesleki ve ahlaki bilgiyi aldıktan sonra bu işi yapsın. Bu sektör insan sağlığını doğrudan ilgilendiren ciddi bir sektör" dedi.

Kaplan: İthamlar haksızlıktır

Berlin'deki Kaplan dönerin sahibi Remzi Kaplan, Alman basınında et skandalıyla ilgili yer alan iddialarını değerlendirirken, şunları söyledi:

'Beysan'ın böyle bir şey yapacağına ihtimal veremeyiz. Beysan, AB normlarına göre kurulmuş ve her türlü sağlık kontrolü yapılmakta. Ayrıca yapılan ithamların haksız olduğunu Beysan ispat etmekte. Bu işin arkası bırakılmamalıdır. İsimlerin açıklanması yanlıştır ve haksızlıktır. Geçen yıl aynı haksızlık bana da yapılmıştı. Bunun acısını en iyi ben bilirim. Türk döneri konusunda bizim kadar Alman medyası da duyarlı olmalıdır. Bir kalemde Türk dönerine çamur atılmamalı.'

Et skandalı meclise taşınıyor

Bavyera Eyaleti'nde bulunan Werting Kasabası'nda bulunan Wertefleisch isimli şirketin yol açtığı bozulmuş et skandalı, eyalet meclisine taşınıyor. Bavyera Eyalet Meclisi'ndeki muhalefet partileri tarafından gündeme getirileceği bildirilen et skandalının, ilk etapta meclis araştırma komisyonu tarafından görüşüleceği bildirildi. Araştırma Komisyonu Başkanvekili Herbert Müller (SPD), "İlk tetkiklerden sonra olayı araştırmak için yeni bir komisyonun kurulup kurulmayacağına karar vereceğiz" diye konuştu.

Satışlar geriledi

Altıparmak, "Dükkanlarımıza veteriner raporunu asarak satış yapmamıza rağmen satışlarımız yüzde 30 geriledi. Üç beş kuruş para için bu işi yapan kişinin vicdanı sızlamıyor mu? Yıllarca emek verdiğimiz sektörden zor ekmek yer olduk. Bu işi yapanlar açıklansın, bütün dönerciler zan altında kalmasın" dedi.
Önüne gelenin dönercilik yapmasına izin verildiğini hatırlatan Altıparmak, bu sektörde çalışanların konu ile ilgili meslek eğitimi almaları ve Sanayi ve Ticaret Odası'nın sınavından geçirilmelerini talep etti. Altıparmak, "Bu sektörde bilinçsizce çalışanlar bütün sektörün karalanmasına neden oluyor. Önüne gelen bu işi yapmasın. Gerekli mesleki ve ahlaki bilgiyi aldıktan sonra bu işi yapsın. Bu sektör insan sağlığını doğrudan ilgilendiren ciddi bir sektör" dedi.