Erbakan'dan teşekkür üzerine teşekkür

Selamlaşmaya katılanların ramazan ayını kutlayan Erbakan, 'kayıp trilyon' davasından aldığı hapis cezasını affeden Cumharbaşkanı Abdullah Gül'e yine teşekkür etti.

Erbakan, kameriyeye gelmeden önce ge?en haftaki konuşma sırasında bazı vatandaşların cüzdanlarının ?alındığı anımsatılarak, "Cami bah?esinde iyi niyetli olmayan insanlar var. Lütfen cebinize, cüzdanınıza dikkat edin. Canınız yanmasın" anonsu yapıldı. Erbakan, sözlerine 'kayıp trilyon' davasında affedilmesi i?in kendisine dua eden 5 kıtadaki tüm Müslümanlara teşekkür ederek başladı, "Cenabı Allah'a sonsuz şükürler ediyorum. Duaları bakil buyurdu. Ve böylece bizler serbest kaldık, millete hizmet etme imkanı elde ettik. Pek?ok insan dua etmiştir. Bu dua eden kardeşlerımize teşekkür borcumuz vardır. Hepsinden Allah razı olsun. Sayın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Bey'e huzurlarınızda teşekkür etmeyi bir vazife sayıyorum. Bir kere daha teşekkür vazifemi ifa ediyorum" dedi.
Dünyada ve Türkiye'de ?ok önemli gelişmeler yaşandığına dikkat ?eken Erbakan, şöyle konuştu:

"Medeniyetler mücadele ediyor. ?lkeler, milletler, ordular değil, medeniyetler. Bu mücadeleye 1999 yılında İslam ve ırk?ı emparyalizim, yani siyonizmin mücadelesi halinde, 20'inci asır seferi halinde ortaya ?ıkmıştır. Irk?ı emperyalizm, siyonizm, 5 bin 767 seneden beri büyük İsrail'i kurup dünyaya hakim olmak i?in ?alışıyor. 'Şimdi artık bunu kesinlikte ger?ekleştireceğim. 19 ha?lı seferi yaptım ama başaramadım ama bu 20'inci ha?lı seferinde başaracağım' inancıyla ?alışmaktadır. Gördüğünüz gibi, Irak işgal edilmiş milyonlarca insan öldürülmüştür. Diğer taraftan Suriye ve Lübnan'ın işgali i?in ?alışılmaktadır, Filistin'de sürekli kan dökülmektedir. Bütün bunlar cereyan ederken, şimdi ortaya bir de Kafkasya meselesi ?ıkmıştır. Bunlar tesadüfen olan olaylar değildir. Rozwelt'in meşhur bir sözü vardır; 'Siyasi sahada bir olay oluyorsa, bilin ki bunu bir tertip eden vardır. Hi?bir olay kendi kendine olmaz' demiştir. Çünkü kendisi de bu tertip?ilerden birisidir. Bu sebepten dolayıdır ki, bu cereyan eden olaylar, ayrı ayrı fotoğraf par?aları halinde bakılırsa, ne olduğu anlaşılmasa dahi, bir araya getirildiğinde fotoğraf anlaşılır."

'ASIL AMAÇ G?RCİSTAN DEĞİL İRAN'

Konuşmasında Rusya- Gürcistan savaşının ardından yaşananlara da değinen Erbakan, şöyle devam etti:
"Şimdi, Gürcistan'a gidip de orada yerleşmenin manası nedir? Bunun manası, İran i?in hazırlık yapmaktır. Irk?ı emperyalizm; bir timsahtır. Bu temsahın üst ?enesi Amerika'dır, alt ?enesi Avrupa Birliği'dir. Kuyruğu ise İsrail'dir. Gövdesi ise, bu ülkelerdeki başta bizim gibi ülkelerdeki işbirlik?ilerdir. İşbirlik?i politikacılar, işbirlik?i basın mensupları, işbirlik?i işadamları ve işbirlik?i sermaye ?evreleridir. Bu timsah, büyük İsrail'i ger?ekleştirmek ve Kabala'da (Kabala veya Kabbala, Tanah'ın mistik bir şekilde yorumlanışı esasına dayalı antik Yahudi öğretisi) 5 bin 767 sene evvel yazılmış olan esasları tahakkuk ettirmek i?in, geceli gündüzlü ibadet aşkıyla ?alışmaktadır. Bu ?alışmanın neticesi olarak bu olaylar meydana gelmektedir. İran'ı kuşatmak i?in Gürcistan'ın kontrol altına alınması lazım. 'Şayet İran'a haraket eder de, Gürcistan'da bir hareket yapacak olursak, bu taktirde Gürcistan'daki Müslüman Abhazya, bize karşı harekete ge?ebilirler. Onun i?in önce bunları baskı altına alalım' planı mücibince, Gürcistan meselesine öncelik vermişlerdir. Fakat asıl hedef Gürcistan değil, İran'dır. İran'ı almaktaki, asıl hedef de İran'ı almak değil. Sonunda Türkiye'yi almaktır. Buna ?ok dikkat etmek lazımdır."

Erbakan, bir gazetecinin, "Hükümetin dış politika konusundaki tavrını nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusunu da "Hükümetin politikası var mı, yok mu onu bilmiyoruz" yanıtını verdi. "Türkiye'nin, İslam aleminin, hatta dünyanın kurtuluşunun tek bir re?etesi var, o da milli görüşte" diyen Erbakan, korumalarıyla birlikte evine doğru hareket etti.