'Öğretme duygusu olan antrenör olsun'
Güncelleme Tarihi:
Engin Yanova Bavyera Futbol Federasyonu'nun ilk Türkiye kökenli baş antrenörü. Alman U20 milli takımında yardımcı antrenörlük de yapan Yanova, Bavyera'daki tüm antrenörlerin eğitiminden de sorumlu. Farklı yaş gruplardaki Bavyera Eyalet Karması için futbolcu taraması da yapan Yanova, Bavyera U16 Eyalet takımının teknik direktörlüğünü de yapıyor. Yanova “Öğretme duygusu olan herkes antrenör olsun” dedi.
TEKNİK Direktör Engin Yanova, ilkleri başaran futbol adamı. Eyalet karmasını şampiyon yapan ilk Türk kökenli antrenör de o, Alman U20 milli takımında görev yapan ilk Türk teknik direktör de. Almanya'da eyalet takımını UEFA Bölgeler Şampiyonası finaline çıkaran ilk Türk teknik direktör de yine o. Şimdi ise Bavyera Futbol Federasyonu Baş antrenörü olarak yine bir ilki başardı. Alman U20 milli takımının yardımcı antrenörlüğünün yanı sıra Bavyera Eyalet U16 takımını çalıştıran Yanoava, ocak ayından beri de eyalette antrenör yetiştiriyor. Onlar için eğitim programları hazırlıyor. Antrenörlere seminerler veriyor. Koordinasyonlarını yapıyor. Geleceğin futbol adamlarına futbolun inceliklerini öğretiyor.
Engin Yanova 1977 yılında Berlin'de doğdu. Mahallesinde ve okulundaki tüm erkek arkadaşları gibi onun kalbini de futbol aşkı sardı. Mahalle arasında başlayan futbol topunu kovalama, daha sonra amatör takımlarda sürdürdü. 26 yaşında ise futbolculuğu bırakıp antrenörlüğe karar kıldı. Antrenör olmak için zaman kaybetmeden eğitim aldı. Sırasıyla C, B ve A lisanslarını aldı. 36 yaşında Köln Spor Akademisini bitirerek teknik direktörlük diplomasını almaya da kazandı. Kariyerine U12 minikler takımında antrenör olarak başlayan Yanova, 6 yılı aşkın süre Union Berlin'in U19 takımını çalıştırdı. Daha sonra BAK 07'de Regionalliga'da teknik direktörlük yapan Yanova, Bavyera Futbol Federasyonu'nda gelen teklif üzerine federasyon bünyesinde kariyerini sürdürdü. Dört yıllık çalışma süresinde gösterdiği performansla bu yılın başında federasyonun başantrenörü oldu.
Yanova “Bavyera Eyalet Futbol Federasyonu ülkenin en büyük federasyonlarından biri. Eyalette futbol çok önemli yer tutuyor. Güçlü takımlar var. Federasyon olarak genç antrenörler yetiştiriyoruz. Günümüzün en modern teknikleri ve son gelişmeler ışığında antrenörlere eğitim veriyoruz. İlgi çok büyük. Antrenörlük tıpkı ilk ve orta dereceli okullarda görev yapan öğretmenler kadar sorumluluk ve ciddiyet ister. Çocuklar size güvenir, sizi örnek alır ve sizin söylediklerinizi doğru kabul eder. Bu yüzden antrenörlükte futbol bilgisi kadar, genel bilgi ve pedagojik eğitim de gereklidir” dedi. 'Kimlerin antrenör olmasını önerirsiniz' sorusuna Yanova “Sorumluluk gerektiren bir iş. Çok zevkli bir iş. İçinde eğitimci sorumluluğu ve ruhu taşıyan öğretme duygusu olan herkesin antrenör olmasını öneririm. Profesyonel meslek olarak görmemek gerekir. Çünkü bu mesleği profesyonel olarak yapanların büyük bölümü işini yapamıyor. Gönüllü olarak başlanmalı ve bu şekilde yapılmalı. Elbete fırsatlar da değerlendirilmeli. Bir antrenörün iyi bir eğitici ve yönledirici olması gerekir” dedi.
Hem kulüp hem de milli takım ve eyalet karmasında görev yapan Yanova “En zoru sanırım eyalet ve milli takım antrenörlüğü. Takımda her hafta programınızı yapar ve hep aynı futbolcu grubuyla birliktesiniz. Milli takımda ise ülkenin veya eyalet takımında da eyaletin en iyileriyle berabersiniz. Milli takım futbolcuların tamamı birer lider. Onları yönetmek ve yönlendirmek elbette zor. Çünkü herbiri takımının en iyisi olarak geliyor. Kulüp takımlarında ise roller daha belirgin ve önceden paylaşılıyor. Milli takımda seçkin futbolcularla çalışmak büyük keyif verici. Ayrıca mili takım maçlarında farklı kültür ve hayat felsefesine sahip rakiplerinizden öğreneceğiniz çok şey oluyor. Empati yapma yeteneğiniz gelişiyor. Çok farklı şeyler öğreniyorsunuz. Asyalılara, Afrikalılara veya Güney Amerikalılarla oynadığınız maçlar size yeni bir şey öğretiyor” dedi.
