Güncelleme Tarihi:
EMEKLİ olduktan sonra memleketi Konya’ya yerleşen Fevzi Ufuk, chek-up kontrolü için geldiği Almanya’nın Gütersloh kenti yakınlarında Rheda Wiedenbrück’te silahlı saldırı sonucu öldürüldü. 1 Mart 2006’da meydana gelen olayda, camide namazını kılan Fevzi Ufuk, çıkışta başına isabet eden tek kurşunla yere yıkıldı. Camiden çıkanlar Fevzi Ufuk’u otomobilinin yanında kanlar içinde buldu. 30 saat Bielefeld kliniğinde yaşam mücadelesi veren Ufuk hayatını kaybetti. Cinayetin üzerindeki sır perdesi bugüne kadar aydınlatılamadı.
2000-2007 yılları arasında Almanya’da Türk avına çıkarak seri cinayetler işleyen, 10 kişiyi öldürüp iki bombalı saldırı düzenleyen NSU terör hücresi 2011’de ortaya çıkınca, savcılık Fevzi Ufuk cinayeti dosyasını yeniden açtı. Ancak “NSU cinayetleri profiline uymuyor” diye dosya yeniden kapandı.
Alman televizyon kanalı ZDF’nun ‘Zoom’ adlı programında Fevzi Ufuk cinayetinin NSU tarafından işlemiş olabileceği şüphesinin yüksek olduğu dile getirildi.
NE BİR SES, NE BİR İZ BULUNDU
Fevzi Ufuk cami çıkışında başına isabet eden tek kurşunla vurulmuştu. Cinayet esnasında camide çok sayıda insan olduğu halde hiç kimse ne bir silah sesi, ne başka bir ses duydu. Polis olay yerinde mermi de bulamadı.
Bu duruma dikkat çekenler, NSU’nun seri cinayetlerinde olduğu gibi Fevzi Ufuk cinayetinde de susturucu kullanılmış olabileceğini dile getiriyor.
CESKA’DA DA 9 MİLİMETRE
Soruşturmayı yürüten Bielefeld savcılığı, olay yerinde bulunan kovandan hareketle cinayette kullanılan kurşunun NSU silah sistemiyle uyuşmadığını belirterek, ırkçı örgütün bu cinayeti işlemiş olacağı ihtimalini dışlıyor.
Fevzi Ufuk, Makarow tipi tabancadan atılan dokuz milimetrelik Browning kurşunla öldürülmüştü. Polis raporunda, “Silah ve kurşun birbirine uymuyor” deniliyor. Ancak NSU’nun hücre evinde bulunan ve seri cinayetlerde kullanılan Ceska 82 tipi silahta da 9 milimetre çapında Makarow kurşunları yüklüydü.