Eğitime darbe

Çok büyük bir olasılıkla daha önceki dönemlerde olduğu gibi yine 2013 yılı eylül veya ekim ayında yapılacaktır.
Evet, seçim tarihi belli değil ama partiler seçim armağanı dağıtmaya şimdiden başladılar. Başbakan Angela Merkel’in genel başkanlığını yaptığı Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi’nin (CDU) kardeş partisi olarak bilinen ve yalnız Bavyera’da seçimlere giren Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU), tutucu hedef kitlenin hem gönlünü, hem de oyunu almak için kafayı Çocuk Bakım Parası’na taktı.

CSU, 3 yaşından küçük çocuklarına evlerinde kendileri bakacak veya baktıracak anne-babalara bir yıl boyunca çocuk başına ayda 100 Euro, daha sonraki bir yıl boyunca da 150 Euro ödenmesinde ısrar etti.

Tabii seçimlere bir yıldan bile az bir süre kala ortaklar arasında kavga yaşanmaması ve iktidar koltuğunun tehlikeye girmemesi için hem CDU hem de zaten can çekişmekte olan küçük ortak Hür Demokrat Parti (FDP) CSU’ya boyun eğmek zorunda kaldı.
Geçen hafta Federal Meclis’te yapılan oylamada hükümet partilerinin desteğiyle Çocuk Bakım Parası uygulamasına 1 Ağustos 2013 tarihi itibariyle başlanması yolu açıldı.
Oysa ki, hem CDU’lu hem FDP’li parlamenterlerin önemli bir bölümü böyle bir uygulamaya baştan beri karşıydı. Ama oylamada parti disiplini ağır bastı...
Sadece 2 parlamenter çekimser oy kullandı...
Diğerleri istemeyerek de olsa evet demek zorunda kaldı. Hem de Alman Anayasası’nı ihlal ederek. Çünkü Anayasa’ya göre parlamenterler sadece ve sadece vicdanlarının sesi doğrultusunda oy kullanırlar. Ama daha önceki dönemlerde çeşitli konularda olduğu gibi, vicdanın sesi değil, parti disiplini ağır bastı. Almanya gibi nüfusun her geçen yıl yaşlandığı, yeni doğan çocuk sayısının sistematik olarak azaldığı bir ülkede bazı önlemler alınması ve cazip öneriler sunulması tabii iyidir. Hatta kaçınılmazdır...
Bu bağlamda Çocuk Bakım Parası belki ilk bakışta mantıklı bir adım gibi gelebilir. Ama gerçek hiç de öyle değil...
Zaten konumları iyi olan anne-babalar, kendilerine tek cent Çocuk Bakım Parası ödenmese de çocuklarına baktırabilecek imkana sahiptir. Konumları iyi olan anne-babalar, kendilerine ödenecek 100 Euro veya 150 Euro yüzünden çocuklarını yuvaya göndermeme gibi bir yanlış yapmayacaktır. Muhafazakar-liberal koalisyonun bu kararı, bizce en çok sosyal konumları zayıf olan Alman aileler ile aralarında Türklerin de bulunduğu göçmen kökenlileri olumsuz yönde etkileyecektir.
Çünkü bu kesimin paraya ihtiyacı vardır. Çünkü bu kesimden annelerin çok büyük bir bölümü zaten çalışmamaktadır. Ayda eve 100 veya 150 Euro (iki çocuklulara 200 veya 300 Euro) daha fazla para girmesi için anne-babalar çocuklarını yuvaya göndermeyecektir.
Bu da sosyal konumları zayıf olan ailelerin çocuklarının eğitimde şans eşitliği fırsatını yakalamalarını engelleyecektir. Bu eğitime darbedir...
Bunu hiç şüphesiz hükümet partileri de bilmektedir. Ama her ülkede olduğu gibi Almanya’da da, iktidar koltuğunu korumak için politikacılar zaman zaman doğru olanı değil, çıkarlarına olanı tercih etmektedir. Hem de yanlış olduğunu bal gibi bildikleri halde...