Efsane politikacı 80’ine girdi

Binicilik Arenası’nda düzenlenen partiye, aralarında CDU Genel Başkanı Friedrich Merz, Yeşiller’li Baden-Württemberg Eyalet Başbakanı Winfried Kretschmann, eski Eyalet Başbakanı Erwin Teufel’in de bulunduğu 350’ye yakın davetli katıldı.
Tabii ailesi ve yakın çevresi de oradaydı.
Yapılan konuşmalarda Schaueble’ye övgüler yağdırıldı.
CDU lideri Merz, Schaueble’yi “Çağımızın Alman ve Avrupa tarihinin şahsiyeti” olarak niteledi.
Kretschmann, “Baden-Württemberg sizinle gurur duyuyor” dedi.
1972 yılından beri seçim bölgesi Offenburg’da adaylar arasında en fazla oy alarak direkt milletvekili seçilen Schaeuble’yi Anakent Belediye Başkanı CDU’lu Marco Steffens “efsane” olarak niteledi.
Gerçekten de Wolfgang Schaueble, bir efsanedir.
1942 yılında Freiburg’da dünyaya gelmiş.
İlk ve orta öğrenimden sonra Freiburg ve Hamburg Üniversitesi’nde Hukuk ve Ekonomi öğrenimi görmüş.
Yüksek öğrenimi sırasında 1961 yılında CDU’nun Gençlik Teşkilatı Genç Birlik’e (JU) üye olmuş.
1965 yılında da CDU’ya üye olup ilk kez 1972 yılında Federal Meclis’e milletvekili seçilmiş.

SİLAHLI SALDIRIYA UĞRADI
Ben Schaueble’yi Almanya’nın 1982-1998 yıllarında başbakanlığını yapan Helmut Kohl tarafından 1984 yılında Federal Özel Görevler Bakanı ve Başbakanlık Dairesi Başkanı olarak görevlendirildiğinde tanıdım.
Genç bir politikacıydı.
1989 yılında eski Doğu Almanya’da demokrasi sevdalıları sokaklara dökülmeden kısa bir süre önce Federal İçişleri Bakanlığı’na getirildi.
İki Almanya’nın birleşmesi döneminde gece-gündüz demeden yoğun pazarlıklar yaparak birleşmenin temel taşı olarak bilinen Birleşme Sözleşmesi’nin şekillenmesinde etkin bir rol oynadı.
İki Almanya 3 Ekim 1990’da resmen birleştikten sonra 2 Aralık 1990’da yapılan genel seçim öncesi kendi seçim bölgesindeki Oppenau beldesinde, 12 Ekim 1990 tarihinde sürdürdüğü kampanya sırasında, ruh hastası bir saldırganın silahlı saldırısına uğradı.
İki kurşundan biri çenesine diğeri de omuriliğine isabet eden Schaeuble, tekerlekli sandalyeye mahkûm oldu.
O günlerde Başbakan Kohl’den Federal İçişleri Bakanlığı’ndan alınması ricasında bulundu.
Ama Kohl, “Göreve devam” dedi.
Ancak fiziksel olarak zorlandığı için Federal İçişleri Bakanlığı görevini bırakıp, 1991 yılında CDU/CSU Federal Meclis Grup Başkanı oldu.
İşte o günlerde Bonn’da Schaeuble ile yaptığım bir söyleşide, Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) üyeliğine CDU/CSU’nun neden karşı olduğunu ve kendisinin ne düşündüğünü sormuştum.
Tabii partisinin yaklaşımını savundu ve AB’nin Türkiye gibi yoğun nüfuslu bir ülkeyi kaldırmakta zorlanacağını söyledi.
Ben de bunun üzerine, Türkiye ile şu andaki AB’nin anası konumundaki Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET) arasındaki Ankara Sözleşmesi’nin CDU’lu Almanya Başbakanı Konrad Adenauer döneminde 1963 yılında imzalandığını hatırlatıp, “Madem Türkiye’yi tam üye olarak kabul etmeyeceksiniz, o halde bunu neden çok açık ve dürüst bir biçimde Türk muhataplarınıza söylemiyorsunuz. Neden AB Türkiye’yi yıllardır oyalıyor, kandırıp duruyor?” diye de sormuştum.
‘BİRBİRİMİZLE BÖYLE KONUŞMAYALIM’
Biraz bozulmuştu ama belli etmemeye çalışarak, “Birbirimizle böyle konuşmayalım” demekle yetinmişti.
Kohl, 1998 genel seçimlerini kaybedince, CDU Genel Başkanlığı’nı da bıraktı ve yerine Schaeuble geçti.
Ancak çok geçmeden adı parti bağışı skandalına karışınca istifa etti ve koktuğunu Angela Merkel’e bıraktı.
Merkel, 2005 yılında Başbakan olunca Schaeuble’yi yeniden Federal İçişleri Bakanı yaptı.
Schaeuble, 2009-2017 yıllarında Federal Maliye Bakanlığı ve 2017-2021 yıllarında da Federal Meclis Başkanlığı yaptı.
2005-2021 yılları arasında da birkaç kez söyleşi yaptım Schaeuble’yle.
2006 yılında Federal İçişleri Bakanı olarak ‘Almanya İslam Konferansı’nı hayata geçirdi.
2007’de Türkiye’nin istemesi halinde, Almanya’daki Türk vatandaşlarının Türkiye’de yapılacak seçimlerde oy kullanabilmeleri için Almanya’da sandık kurulmasına tam destek verdi.
Türkiye’den imam gönderilmesine karşı olmadığını, ancak Almanca bilen imamları tercih ettiğini de gizlemedi.
Almanya’daki okullarda İslam din dersleri verilmesini de hep destekledi.
Ancak çifte vatandaşlığa hep karşı çıktı.
Evet...
50 yıldır Federal Meclis milletvekili olan ve 80 yaşına giren, gelecek seçimlerde aday olmayacağını şimdiden ilan eden ‘efsane politikacı’ Schaeuble’ye sağlık dolu daha nice doğum günleri dileriz...