Düzensiz göçü böyle önleyemezsiniz

Güncelleme Tarihi:

Düzensiz göçü böyle önleyemezsiniz
Oluşturulma Tarihi: Ekim 18, 2023 09:22

Avrupa Birliği (AB) ülkelerine önemli bir bölümü Suriye, Afganistan ve Irak olmak üzere geçen yıl 900 binden fazla sığınmacı geldi. Bunlardan 244 bin 132’si Alman makamlara sığınma başvurusunda bulundu. Bu yıl eylül ayına kadar AB’ye 700 binin üzerinde sığınmacı geldi. Bu yıl ekim ayına kadar da 251 bin 213 kişi Almanya’da sığınma başvurusunda bulundu.

Haberin Devamı

Düzensiz göçü böyle önleyemezsiniz
AVRUPA İltica Ajansı’nın verilerine göre AB genelinde en fazla sığınma başvurusu yüzde 30’la Almanya’da yapıldı.
Yüzde 17’yle İspanya ikinci, yüzde 16’yla da Fransa üçüncü sırada yer aldı.
Avusturya ve İtalya da ‘en fazla sığınma başvurusunda bulunulan AB ülkeleri’ arasında ilk 5’te yer aldı.
2015 yılından bu yana Almanya’da sığınmacı sayısının yeniden artması, partiler arasında ‘düzensiz göçü engelleme’ tartışmalarını alevlendirirken, halkı da küplere bindirdi.
AB’nin lokomotifi konumundaki Almanya ve Fransa’dan bile sınırlarda yeniden daimi kontrol noktaları oluşturulması sesleri yükseldi.
Almanya’da SPD, Yeşiller ve FDP’den oluşan koalisyon hükümeti her ne kadar buna karşı uzun süre dirense de sınırların sığınmacılara kapatılmasını isteyen sağ popülist Almanya için Alternatif’in (AfD) Hessen’de ‘ikinci güçlü parti’, Bavyera’da ‘üçüncü güçlü parti’ ve son dönemlerde yapılan kamuoyu yoklamalarına göre de ‘Almanya genelinde ikinci güçlü parti’ konumuna yükselince, daha fazla dayanamayıp Avusturya-Almanya sınırından sonra Polonya, Çek Cumhuriyeti ve İsviçre-Almanya sınırlarında da daimi kontrollere başlanması kararı almak zorunda kaldı.
Ana muhalefet CDU/CSU, Almanya’nın çekiciliğinin azaltılması için sığınmacılara nakit para ödenmemesini, onun yerine yiyecek, içecek, giysi gibi günlük temel ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri ‘Prepaid Card’ (yüklenilen miktarda harcama yapılabilen ön ödemeli kart) verilmesini gündeme getirdi.
Tabii hükümet partileri buna karşı çıktı.
Ancak halktan da CDU ve CSU’nun bu yöndeki önerisine destek gelince, hükümetin küçük ortağı FDP tutum değiştirdi.
FDP Meclis Grup Başkanı Christian Dürr, ‘Prepaid Card’ önerisine destek verdi.
Şu anda Yeşiller buna karşı olsa da SPD’den de ‘Prepaid Card’, yani ‘sığınmacı kartı’ uygulamasına destek sesleri yükselmeye başladı.

Haberin Devamı

MADDİ DESTEK VERİLİYOR
Evet...
Almanya’da geçerli yasalara göre yetişkin sığınmacılara 182 Euro’su ‘cep harçlığı’ olmak üzere ayda 410 Euro ödenmektedir.
Eşlere veya partnerlere 369, beraberlerindeki diğer yetişkinlere 328, 14-17 yaşlarındaki çocuklara 364, 6-13 yaş grubundakilere 304 ve 0-5 yaşlarında olanlara da 278 Euro maddi destek verilmektedir.
Tabii kalacak yer ve elektrik, su gibi yan giderler de devlet tarafından karşılanmaktadır.
Sığınmacılara kalacak yerleri diğer AB ülkeleri de sağlamaktadır.
Hatta Fransa sığınma başvurusunda bulunanlara işlemler tamamlanıncaya kadar yaş grubuna göre 211 ile 527 Euro arasında ödeme yapmaktadır.
İspanya’da ilk 6 ayda diğer sığınmacılarla birlikte kalanlara ayda 51.60 Euro ‘cep harçlığı’ verilirken, daha sonra özel konutlara geçenlere ayda 348 ile 800 Euro arasında ödeme yapılmaktadır.
Yunanistan’da ayda 150 Euro, Macaristan’da 58 Euro ödenmektedir.
Diğer AB ülkeleri de sığınmacılara imkânları ölçüsünde destek vermektedir.

Haberin Devamı

ALMANYA HER ZAMAN İLK SIRADA
Ancak sığınmacıların tercihi tabii ki Macaristan, Polonya, Çek Cumhuriyeti, Romanya ve Bulgaristan değil, Almanya, Fransa, İspanya, İngiltere gibi gelişmiş Avrupa ülkeleridir.
O nedenle nakit para ödemelerini kesip, ‘Prepaid Card’ versen bile Almanya sığınmacıların gelmek istediği ülkeler arasında her zaman ilk sırada yer alacaktır.
Sınırlarda kontrolleri artırsan da denizlerdeki ‘kurtarma gemileri’ni devre dışı bıraksan da Almanya’ya da başka ülkelere de ‘düzensiz göçü’ engellemek mümkün değildir.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin (UNHCR) verilerine göre yaşanan savaşlar, iç savaşlar, sürtüşmeler, açlık ve fakirlik nedeniyle 108.4 milyon insan evlerini, barklarını, yerlerini, yurtlarını terk etmiş vaziyette ve hayatta kalabilmek umuduyla bir yerlere ‘sığınmak’ için yollardadır.
Sınırlarda kontrolleri ne kadar artırırsan artır, ödemeleri ne kadar azaltırsan azalt, bu insanlar ‘güvenli ülkelere’ ulaşmak için her türlü yola başvuracaklardır.
‘İnsan tacirleri’ de bu çaresiz zavallı insanların sırtından para kazanmak için her zaman şeytanın bile aklına gelmeyen yol ve yöntemlere başvuracaktır.
Düzensiz göçü engellemenin ve sınırlandırmanın tek yolu vardır.
O da dünya genelinde iç savaşları da dış savaşları da durdurmaktır...
Dünya genelinde fakirliğe karşı ortak mücadele vermektir...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!