Güncelleme Tarihi:
BERLİN Duvarı’nın yıkılmasının etkilerini işverenler perspektifinden anlatan Remzi Kaplan, duvarın yıkılmasından sonra Türk girişimcilerin ürünlerini satabilecekleri yeni bir pazar kazandığını ve genel anlamıyla işverenler açısından bunun olumlu olduğunu belirtti. Kendi girişimcilik hikâyesinden örnekler veren Kaplan, şunları söyledi: “O dönemlerde Batı Berlin’deki semt pazarlarında pazarcılık yaparken, duvarın yıkılmasıyla Doğu Berlin’deki Ostbahnhof’ta pazar kurma önerisinde bulundum. Doğu Berlin’de farklı bir pazar kültürü getirdik. Sebze-meyve ve tekstil ürünleri satılıyordu. Ancak biz beklediğimiz ciroyu elde edemeyince, döner satalım dedik. Dönere ilgi büyük oldu. Uzun kuyruklar oluştu. Önce küçük miktarlarda döner sattık. İlgi artınca biz de her gün dönerin kilosunu artırdık. Doğu Berlinliler döneri tanımıyorlardı ve ilk kez yediklerinde çok sevdiler. Birçoğumuz için duvarın yıkılmasıyla yeni bir pazar açıldı.” Kaplan, duvarın yıkılmasından sonra Türklerin gayrimenkul işine de yöneldiğini ve burada ciddi yatırımlar yapmaya başladıklarını kaydetti.
‘İKİNCİ PLANA ATILDI’
Paneli yöneten TBB Sözcüsü Safter Çınar da iki Almanya’nın birleşmesinden sonra artan ırkçılığa ve yabancı düşmanlığına dikkati çekti. Irkçılığın en kötü yansımasının Solingen ve Mölln gibi Batı Almanya kentlerinde yaşanmasına rağmen ırkçı ve yabancı düşmanı şiddetin sayısal çoğunluğunun Doğu Almanya’da olduğunu ifade etti. “Der Tagesspiegel gazetesinin araştırmasına göre doğu Almanya’da 196 kişi ırkçı saldırıların kurbanı oldu. Hatta bunlar belirlenebilen rakamlar. Gerçek vakaların sayısının daha fazla olduğu tahmin ediliyor. Ancak bunların büyük çoğunluğu polis kayıtlarına ırkçı veya yabancı düşmanı içerikli saldırı olarak kaydedilmemiş. Örneğin ‘alkollüyken arkadaşlar arasında kavga çıktı ve cinayet işlendi’ gibi gerekçelerle rapor edilmiş. Yani ırkçı saldırıların gerçek sayısını tam olarak bulmak çok zor. Öte yandan, duvarın yıkılmasına kadar olan süreçte yabancıların hakları konusunda yapılan girişimler duvarın yıkılması sonrasında arka plana atıldı. Duvar yıkılmadan önce yerel seçimlerde yabancı ülke vatandaşlarının da oy kullanması için 1 milyondan fazla imza toplamıştık. Duvarlar yıkılınca bunlar ikinci plana düştü. Devlet, Doğu Almanya’ya konsantre oldu. Yabancıların hakları ikinci plana atıldı.”