Durmuş Yılmaz: ‘Ekonomi kitapları yeniden yazılaca

Üniversitenin yeni akademik yılının açılışında ‘Enflasyon hedeflemesi ve Türkiye uygulaması’ dersini veren Yılmaz, “Rektörün daha önceki davetlerini 2 defa geri çevirdim. O dönemde enflasyonla ilgili mücadelemiz arzu ettiğimiz noktaya gelmemişti ve hedefi tutturamamıştık. Bu sorumluluktan dolayı burada ders vermenin doğru olmadığını düşündüm ve gelmedim. İkinci gelmeyiş nedenim ise üniversite camiasında ders vermek için en az doktor olmak lazım. Benim mastırım dışında hiçbir deneyimim yok ve bunu ders olarak kabul etmeyin. Akademik camianın önünde saygıyla eğiliyorum” dedi.

KRİZ EZBER BOZDU

2007 Ağustos'unda ABD'de başlayan ve Türkiye'ye yayılan global ekonomik krizin ekonomideki bazı ezberleri bozduğunu kaydeden Yılmaz, sistemin şeffaflaştığını vurguladı. “Kriz, ikinci çeyrek rakamlarının açıklanmasıyla sona erdi diyoruz. Fakat dünyada tamamıyla sona erdiğini söyleyemiyoruz” diyen Yılmaz, şöyle devam etti: “Bu kriz, Merkez Bankacılığı'yla ilgili benim neslimin ezberini bozdu. Bundan 15-20 yıl önce Merkez Bankası'ndakiler fazla konuşmazlar ve ortaya çıkmazlardı. Para politikası için zaman zaman sert önlemler alınırdı. Fakat para politikasıyla ilgili yeni durumlar ve yeni araçlar, Merkez Bankası'ndaki bu durumun değişmesi gerektiğini ortaya koydu. Bugün Merkez Bankası'nın öngörülebilir olması ve şeffaf olması düşüncesi hakim oldu. Global kriz iktisat ve işletme öğrencilerinin gördüğü ders kitaplarını da etkileyecek. Şu anda kabul ettiğimiz bazı hususlar gelecek 15 yıl içinde değişecek ve ders kitapları yeniden yazılacak.”

AK KAŞIK DEĞİLİZ

Ülkeyi demokratik yollarla iktidara gelen hükümetlerin yönettiğine dikkat çeken Yılmaz, Merkez Bankası'nın bağımsızlığına da değindi. Merkez Bankası'nın aldığı kararların değişmemesi gerektiğine değinen Yılmaz, “Seçimle gelenlerin yönetimde olduğu bir ortamda, Merkez Bankası'nın bağımsız olması gerekiyor. Çünkü alınan ekonomik kararlar belli bir süre etkisini göstermiyor. Herhangi bir faiz değişikliği ekonomik aktiviteyi 3 ile 9 ay arasında etkiliyor. Faizdeki 50 puanlık bir indirimin etkisini ertesi gün hissetmiyorsunuz. Alınan kararların etkisini göstermesi için değişmemesi gerekiyor. Kararlar değiştiğinde ekonominin başı dönüyor ve ekonomik büyüme sağlanamıyor” şeklinde konuştu.

Alınan kararlara hükümetlerin müdahil olmasını demokratik açık olarak nitelendirdiklerini işaret eden Yılmaz, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bizlerde sütten çıkmış ak kaşık değiliz. Bizler de insanız ve hata yapabiliriz. Buradaki kastımız uygulamada alınan sonucun görülmesi. Son tahlilde kararların sık değiştirilmemesi ve sonuçlarının görülmesi için Merkez Bankası'nın bağımsız olması gerekiyor.”

VALİ ÇAKACAK: ‘ÜNİVERSİTE HALKA DESTEK VERMELİ’

Uşak Üniversitesi'nin açılış töreninde kısa bir konuşma yapan Vali Özdemir Çakacak, kentin üniversiteden beklentileri olduğunu söyledi. Vatandaşın üniversiteye destek olduğunu dile getiren Çakacak, “Üniversitemiz çok büyük bir hızla ilerliyor. Üniversitenin şehrin sanayisine ve kültürel yapısına doğrudan katkıları oluyor. Üniversitenin kalkınması, Uşaklı olan veya olmayan herkesi ilgilendiriyor. Uşak halkı, eğitim durumu ve sosyo-ekonomik yapısı nedeniyle üniversitenin kültürel faaliyetlerini çok iyi anlıyor ve destekliyor. Ancak halkımız üniversitemizden de şehrin gelişmesi adına çok şey bekliyor” dedi.

‘HEDEF 26 BİN 500 ÖĞRENCİ’

Uşak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adnan Şişman ise, Uşak Üniversitesi'ni bir avuç idealist akademisyenle açtıklarını ifade ederek, “Ailemiz giderek büyüdü ve hayallerimizin ötesine geçtik. Genç bir üniversiteyiz ama tecrübelerimiz bizim gücümüze güç katıyor. Dünya hızla değişiyor ve teknolojiyle birlikte giderek küçülüyor. Toplumun ve beraberinde ülkenin kalkınması için üniversitelere büyük iş düşüyor. Gücü elinde bulunanın dengeleri değiştirdiği ve söz sahibi olduğu şu günlerde biz de üstümüze düşeni yapacağız. Üniversiteler içinde bulunduğu topluma yukarıdan bakamazlar. Yerelden evrensele ulaşırken yerel unsurlardan kopmazlar. Uşak Üniversitesi olarak yılgınlığa düşmedik, karamsarlığa kapılmadık ve alt yapı çalışmalarımızı önemli ölçüde tamamladık. Kurulmadan önce 7 bin 520 öğrencimiz varken, bu rakam 10 bin 315'e çıktı. 15 yıllık sürede 26 bin 500 öğrenciye eğitim imkanı sunmayı hedefliyoruz” dedi.
Uşak Üniversitesi 2010-2011 Akademik Yılı açılış töreni konuşmaların ardından verilen kokteylle sona erdi.