‘Dünyayı bir ur gibi saran ırkçı saldırıların...’

“TÜRK vatandaşlarını hedef alan saldırı, ırkçılığın, bir kez daha başta Almanya olmak üzere Avrupa’da insanlığa karşı en büyük tehdit olduğunu açıkça gösterdi. Irkçılığa karşı yalnız ülkeler değil, insanlığın topyekun bir mücadele vermesi gerekir. Irkçılık virüsü, demokratik yapıların ve insanlığın ortak düşmanı. Irkçılığın üzerine amasız, fakatsız ve lakinsiz şekilde gidilmeli, bu terör odaklarına karşı tüm kurumlarla ortak bir strateji belirlenerek mücadele edilmelidir. Bu saldırı, ırkçı, yabancı düşmanlığı gibi yaklaşımlarla ele alınamaz. Saldırıların hedefinde sürekli Müslümanların ve Türklerin olması, ırkçı terörizmin hedefini açıkça ortaya koymaktadır. Bu saldırı, Alman demokrasisine vurulan ağır bir darbe. Alman güvenlik güçlerinin, saldırıyı gerçekleştiren ırkçı teröristin, sosyal medyada ırkçı İslamofobik yayınlar yapmasını ifade özgürlüğü olarak değerlendirmesi, saldırılara zemin hazırlamakta, davetiye çıkarmaktadır.”

'CAYDIRICI ÖNLEMLER ALINMALI'
“Tüm ülkeler, düşünce ve ifade özgürlüğünü kendine kalkan olarak kullanan terör örgütlerine karşı uyanık olmalı, ırkçı ve İslamofobik yaklaşımlara karşı ciddi yaptırımlar uygulamalı. Bu tür hastalıklı düşünce ve yapılar, din ve ırk ayrımı gözetmeksizin tüm insanlığı hedef alıyor. İşte tam da bu yüzden ırkçılık ve İslamofobi’ye karşı mücadele çok geç olmadan, etkili şekilde yapılmalıdır. İnsanlığın baş düşmanı olan ırkçılığı Müslümanlara ve Türklere karşı silah olarak kullananların sonunu, aynı hastalıklı sözde ideolojiler getirecektir. Alman makamlarını, Türk vatandaşlarını hedef alan saldırıya ilişkin kamuoyunu doğru bilgilendirmeye ve bu tür saldırılara karşı caydırıcı önlemler almaya davet ediyoruz. Dünyayı bir ur gibi saran ırkçı saldırıların özellikle Almanya’da baş göstermesi, Türkiye’yi derinden rahatsız ediyor. Alman hükümetinden beklentimiz, vatandaşlarımızı hedef alan ırkçı saldırıları bir önce aydınlatması ve ırkçılığa karşı yasalarını yeniden ele almasıdır.”