Güncelleme Tarihi:
İŞTE FOTOĞRAFLARI
7.Kolordu Komutanlığının karşısında bulunan alanda PKK lehinde slogan atarak ateş yakan ?ocuklara DTP'liler engel olarak ateşi söndürdü. DTP, adına a?ıklama yapan Van milletvekili Fatma Kurtulan, "AKP, savaş hükümeti olduğunu ispatlamıştır" dedi.
DTP'liler, 7.Kolordu Komutanlığı karşısındaki Batıkent kavşağındaki alanda 2 günlük oturma eylemi başlattı. DTP milletvekilleri, Belediye Başkanları, İl Başkanları ile meclis üyeleriyle birlikte 5 bine yakın kişinin katıldığı alana, "Çözüm operasyonda değil, diyalogdadır", "Artık yeter, Kürt sorununa demokratik ?özüm" yazılı bez pankartlar asıldı. Oturma eylemi öncesi Kürt?e marş ve türküler ?alındı. 7. Kolordu'nun karşısında toplanan ve PKK lehine slogan atarak ateş yakan ?ocukları DTP'liler engelleyerek ateşi söndürdü.
DTP milletvekili Selahattin Demirtaş, Pervin Buldan, Emine Ayna, İbrahim Binici, Hamit Geylani, Gülten Kışanak, Aysel Tuğluk, Sırrı Sakık, Şerafettin Halis, Hasip Kaplan Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, SDP Genel Başkanı Filiz Ko?ali'nde aralarında bulunduğu basın a?ıklamasını DTP Van milletvekili Fatma Kurtulan okudu. A?ıklamadan sonra Milletvekilleri, belediye başkanları, meclis üyeleri ve vatandaşlar 1500 kişi i?in hazırlanan ?adırlarda oturma eylemi başlattı. Çadırlara sığmayanlar ise dışardaki alanda oturarak eyleme destek verdi. Ahmet Türk ise u?ağı ka?ırdığı gerek?esiyle oturma eylemine katılamadı.
AKP, SAVAŞ H?K?METİ OLDUĞUNU İSPATLADI
Oturma eyleminin olduğu alanda basın a?ıkmasını okuyan Fatma Kurtalan, 202 yıldan beri Kürt sorunun değişik nedenler ve yöntemlerle varlığını sürdürdüğünü belirterek, "Kürtler kendi anavatanlarında statüsü belirlenmemiş, kendi anadilini ve varlıını dahi inkardan, asimilasyon tehditinden kurtaramamış bir durumu yaşamaktadır. İletişim ve teknoloji ?ağını yaşadığımız bu günlerde halen bir halkın varlık yokluk tartışması, halen bir halkın varlık yokluk tartışması, halen bir dilin inkarı tartışmaları yürütülmektedir. Kürt halkının Cumhuriyet tarihi boyunca karşılaşageldiği inkar, imha ve asimilasyon politikalar bir yandan halen varlığını sürdürürken, diğer yandan kürtlerin bu politikalara karşı geliştirdikleri direnişde büyüyerek devam etmektedir. Yasaklar, korkular ve baskılar üzerine kurulu Devlet sisteminin iflas ettiği ger?eğinin defalarca ispatlandığı, halkımızın geliştirdiği anlamlı demokrasi mücadelesi sayesinde Kürt halkının artık siyasal bir irade olarak dimdik ayakta olduğu, Devlet ve hükümet politikalırının bu ger?ek karşısında Türkiye'yi her ge?en gün kaosa sürüklemek dışında hi?bir işe yaramadığı bir dönemden ge?iyoruz. savaşın son bulması ?ağrılarına karşılık, AKP hükümetinin tezkere üstüne tezkere, operasyon üstüne operasyon dışında hi?bir adım atmadığı ger?eğini yaşıyoruz. Savaş hükümeti olduğu ispatlanmış AKP'nin büyük bir ?arpıtma ve kandırma girişimi ile sanki savaş ve şiddet yanlısı olan Kürt halkıymış gibi göstermeye ?alıştığını ibretle izliyoruz. Şu ana kadar yüzlerce, binlerce defa haykırdık. Bir kez daha buradan haykırıyoruz. biz savaş istemiyoruz, biz Türk gencinin de Kürt gencininde elinde silahla birbirini ölümünü beklemelerini istemiyoruz. Biz dağda, şehide, sokakta hi? biryerde şiddet ve savaş istemiyoruz. Bu nedenle artı yeter. Bu nedenle 'Edi Bese' diyoruz. Bununla birlikte biz artık Kürt halkı olarak hakarete uğramakda istemiyoruz. Dilimizin yasaklı olmasınıda, siyaseten önümüzün kapalı olmasınıda sokaklara kadar taşan toplu işkenceleride, Kürt halkının Sayın ?calan'a hakareti ve aşağılama girişimlerinide istemiyoruz. Biz bu ülkede barış, kardeşlik i?inde demokratik bir sistem dahilinde kendi kültürümüzle var olmak istiyoruz" dedi.
BAŞBAKAN VE BAYKAL'I HALKIN VİCDANINA HAVALE EDİYORUZ
Kurtulan a?ıklamasında, Halkın ve DTP'nin meşru ve insanı taleplerinin terörize edilerek ?arpıtıldığını ifade ederek, "Demokratik hak arama mücadelesine yönelik, sert müdahaleleri, bu müdahaleleri destekleyen ve körükleyen siyaselere kınıyor. bunları halkımızın vicdanına havale ediyoruz. Yaratılmaya ?alışılan şiddet ortamının sorumlusu olarak kendini görmeyen, Sayın Başbakanı, akan kanı yeterli görmeyen sayın Baykal'ı, halkımızın vicdanına havale ediyoruz. Bir yandan savaş tezkereleri ile ölümleri artıran, kürtlere yönelik lin? girişimlerine ?anak tutan, diğer yandan kürt kurumları ve siyaset?eleri üzerinde baskıları tırmandıran, bunlarla birlikte eş zamanlı olarak Sayın ?calan'a yönelik fiziki saldırı geliştiren sanki bunu hükümet değilmiş gibi, sanki bu yaşananların siyasi sorumlusu kendileri değilmiş gibi büyük bir ?arpıtma kampanyası ile birlikte sürekli partimiz ve halkımız hedef haline getirilmeye ?alışılmaktadır. Ancak bütün bu yalan kampanyalarına rağmen AKP'nin maskesinin düşmesi engellenememiştir. Devletin resmi ideolojisinin AKP eliyle kürtlere empoze etme girişimleri halkımızın geliştirdiği direniş ile boşa ?ıkarılmıştır. AKP'nin saldırganlaşmasının en önemli nedeni budur. Kürtlerin beklentilerine cevap vermeyen sorunu tümüyle askere havale eden, demokrasi söyleminden ve eyleminden vazge?en AKP artık tarihi misyonu tamamlamış ve bölgede tabelası partisi olma yolunda emin adımlarla ilerlemeye başlamıştır" dedi.
MECLİSTE SESİMİZ KISILMAYA ÇALIŞILIYOR
Kurtulan a?ıklamasının son bölümünde şöyle konuştu:
"Türkiye'nin tarihi bir döneme?te olduğu bu yıllarda Kürt sorununun barış?ıl ?özümü, artık kendini dayatmaktadır. Bu dayatma karşısında hi?birimizin sorumluluktan ka?ma hakkı ve lüksü olamaz. İşte bu sorumluluk bilinciyle bugün bu meydanda tarihimizin en büyük oturma eylemiyle barış yolunda ?ok önemli bir adım atıyoruz. Se?ilmiş temsil?ciler olarak halkımızla birlikte oturuyoruz. ?ünkü mecliste ve yaşamın her alanında sesisimiz kısılmaya ?alışılıyor. Oturuyoruz, ?ünkü irademiz kırılmaya ?alışılıyor. Oturuyoruz ?ünkü bu ger?eği görmeyen bir Başbakan, duymayan bir devlete haykırmak istiyoruz. Artık yeter, Kürt sorununa demokratik ?özüm istiyoruz. Bu sesi duyacak, bu iradeye saygı göstererek diyaloğa gireceksiniz, ya da tarih karşısında sorumlu ve su?lu olmaktan kurtulamayacaksınız".