Güncelleme Tarihi:
“DİTİB, Müslümanları temsil etmenin yanı sıra topluma barış, huzur ve kardeşlik gibi temel değerleri aşılayarak, kültürler arası barış ve dayanışma ortamını sağlamış bir kuruluştur. İftar programı vesilesiyle birlikteliği kutlarken aynı zamanda DİTİB’in 40’ıncı yılını da coşkuyla kutluyoruz. DİTİB’in 40’ıncı yıl karnesi topluma kattığı değerlerle doludur ve bu değerler en güzel notlarla belgelenmiştir.”
Hamburg Senatosu adına iftar programına katılan Devlet Müşaviri Petra Lotzkat ise Başbakan Olaf Scholz’un “Kozmopolit, hoşgörülü ve demokratik ülkemiz için birlikte duruyoruz” açıklamasına atıfta bulunarak şöyle konuştu: “Bu toplumu, barış içinde bir arada yaşama ve uyum için önemli bir mesaj olarak görüyorum. Karşılıklı saygı ve iyi ilişkiler, diyalog ve farklı inanç, görüş ve kültürlere saygı, demokratik değerlerin temelidir. Değerlerimizin, demokratik ilkelerimizin dışarıdan tehdit edilmesini veya içeriden sorgulanmasını, kimlik temelli ayrımcılığı kabul etmeyeceğiz. Mülteci akını sırasında ve koronavirüs salgını döneminde cami cemaatlerinin gösterdiği kararlılık özellikle önemlidir. DİTİB’in ilk iftar davetine katıldığımda duygulandım ve o zamandan beri pek çok iftar davetine katıldım. Misafirperverliğiniz için teşekkür ediyorum.”
SOSYAL UYUMUN TEMEL TAŞI
Konuşmasında, ramazan ayının aile, komşuluk ve sosyal buluşmalarla dolu bir ay olduğunu belirten DİTİB Genel Başkanı Dr. Muharrem Kuzey de “Ramazan, ortak bir sofranın paylaşılması, ortak dini hizmetler, cemaat ve toplum içindeki karşılaşmalar yoluyla dayanışma ve yardımlaşmanın önemli bir takviyesidir ve dolayısıyla sosyal uyumun temel taşıdır. İnanç anlayışımız, cemaatlerimiz ve imamlarımız, 40 yıllık tarihimizle, siyasallaşmadan, radikalleşmeden, araçsallaştırmadan uzak, özgün ve dengeli bir din anlayışının garantisidir. Dolayısıyla, Almanya’daki Müslümanlar özellikle DİTİB sayesinde ılımlı ve barışçıl bir tarihe sahipler” dedi.
Hamburg Başkonsolosu Emine Derya Kara ise şunları söyledi: “Almanya’ya birçok alanda katkıda bulunan insanlarımızın hak ettikleri şekilde huzur, refah ve güvenlik içerisinde yaşamaları için Alman makamlarıyla iş birliği yapmaya ve bu büyük ortak sorun karşısında gerekli desteği vermeye devam edeceğiz. Bu vesileyle, başta kimliğimizin en önemli unsurlarından birini oluşturan dinimizin ve kültürümüzün yeni nesillere öğretilmesi, aktarılması olmak üzere başarılı hizmetlerde bulunan tüm DİTİB cami derneklerine ve din görevlilerimize içten şükranlarımı sunuyorum.”