KÖLN / Fotoğraflar: dpa, Ing Image
Oluşturulma Tarihi: Aralık 29, 2023 12:17
Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB), Gazze’de yaşanan trajedinin son bulması ve derhal ateşkesin sağlanması için federal hüümete bir açık mektup yazdı. Filistin’deki sivil halkın çektiği acı ve dramın dünyanın dört bir yanındaki insanların yüreklerini dağladığı belirtilen mektupta, Gazze’deki sivil halka daha fazla insani yardım yapılması istendi. Mektupta özetle şu ifadelere yer verildi:
“GAZZE’deki sivil nüfus için temiz su, ilaç ve gıdaya erişim neredeyse yok denecek kadar azalmış durumda. Erzak stokları artık yeterli değil ve üçüncü ülkelerden gelen yardım malzemeleri de diğer zorlukların yanı sıra altyapıdaki büyük ölçüde tahribat nedeniyle bölgedeki insanlara zor koşullarda ulaştırılıyor. Bu zor şartlar altında sağlık hizmeti vermeye çalışan hastanelerin aşırı derecede dolu olması nedeniyle mağdurların tedavisi neredeyse imkânsız durumda. Çocukların, kadınların ve ailelerin çektiği acılar katlanılamaz boyuta ulaştı. Dünya Gıda Programı (WFP) sözcüsü Shaza Moghraby, ‘Daha önce hiç böyle bir şey görmedim. Akut gıda güvensizliğinin derecesi, kötüleşme hızı ve karmaşıklığı daha önce görülmemiş bir boyutta’ ifadeleriyle durumun vahametini ortaya koymuştur. Filistin Sağlık Bakanlığı ve Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi’ne (UNOCHA) göre şu ana kadar yaklaşık 21 bin kişi hayatını kaybetti. BM’nin 25 Aralık 2023 itibariyle vermiş olduğu rakamlara göre ise ölenlerin 12 binden fazlası çocuk ve kadınlardan oluşuyor. Yaklaşık 50 bin kişi yaralandı. Tüm sivil nüfus yerinden edilmiş ve umutsuzca savaştan kaçmak için sığınak arıyor. İsrailli sivil halk da 7 Ekim’de Hamas tarafından gerçekleştirilen acımasız saldırının ardından ölen 1140 kişinin yasını tutuyor ve rehinelerin hayatından endişe ediyor. Bu şartlar altında artık kimse bu insani felakete bigâne kalamaz.
‘SAĞLIK KRİZİ DERİNLEŞİYOR”İki ayı aşkın süredir devam eden savaşta kurbanların sayısı, çekilen acılar ve her iki halk için de yaşanan kaos ciddi boyutlara ulaştı. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), özellikle sağlık sektöründe yaşanan trajediye dikkati çekmekte ve bölgedeki hasta ve yaralılara bakım sağlamak için yorulma bilmeksizin çalışmaktadır. Mevcut yardımların yeterli olmadığında şüphe yoktur. Nitekim BM, yaklaşık 570 bin kişinin açlık çektiğine vurgu yapmaktadır. Kısa süre önce kabul edilen BM Güvenlik Konseyi kararı, ilgili tarafların takip etmesi gereken önemli bir adımdır. İsrail hükümetinin Gazze’deki eylemleri daha fazla insanın acı çekmesine neden olmamalıdır. Gazze’deki insanların kulakları sağır eden feryatları, kalplerimizi uyandırmalı ve bu şiddet sarmalına son vermek için bizi harekete geçirmelidir. Allah, “Sulh en hayırlısıdır” buyurarak insanların izanına seslenmektedir. Barıştan başka bir alternatif yoktur. Çünkü nefret, insanları kaosa ve acıya sürüklemektedir. Bölgede sürdürülebilir barış ve insani yardım için birlikte çalışmalıyız. Nefretin baskın olmasına ise asla müsaade etmemeliyiz.”
‘HÜKÜMET AKLIN SESİ OLMALI’Toplumsal tartışmaların ve siyasi çekişmelerin, koruma arayan insanlara yönelik girişimlere engel olmasına izin verilmemelidir. Bu zor zamanlarda federal hükümet, aklın sesi olmalı ve uluslararası insan haklarının yanında yüksek sesle durmalıdır. Özellikle Holokost’tan kaynaklanan tarihi sorumluluk bağlamında, insan onurunun dokunulmazlığı yeniden teyit edilmeli ve Gazze’deki insanlara daha fazla yardım sağlanması için gösterilen çabalar yoğunlaştırılmalıdır. Ateşkes çağrısı yapan siyasi sesler daha yüksek çıkmalı ve partiler üstü bir söylemle tezahür etmelidir.
Almanya’nın gıda, hijyen ürünleri ve ilaç yardımı yanında Birleşmiş Milletler’in Yardım Ajansı ve Dünya Gıda Programı tarafından hayata geçirilecek yardım teşebbüsleri çok önemlidir. Bu çerçevede BM, tüm üye devletleri insani ateşkes için harekete geçmeye çağırmaktadır. Çünkü acil bir ateşkesin yapılması, tarifsiz acıların hafifletilmesini ve böylece barış ve geleceğe dair umutların kaybedilmemesini ancak sağlayacaktır.
‘SON DERECE ENDİŞELİYİZ’
DİTİB’e bağlı 858 yerel cami cemaatinden eyalet birliklerine, oradan da federal birliğe kadar tüm dini cemaatler, siyasi temsilcileri ve federal hükümeti, tüm insanlar için eşit oranda ve kısıtlama olmaksızın geçerli olan insan onurunun dokunulmazlığını savunmaya çağırmaktadır. Bunun için de şiddet sarmalına son vermek üzere yoğun bir barış diplomasisinin sürdürülmesi gerekmektedir. Gazze’de acı çeken sivil halka daha fazla insani destek sağlanması çağrısında bulunuyoruz. Müslümanlar olarak yaşanan bu insani felaket karşısında son derece endişeliyiz. DİTİB, güvenli koridorların açılması durumunda kriz bölgesine yardım organize etmek için elinden gelen her şeyi yapacaktır. İnsanların çektiği acıları, sivillerin acımasızca öldürülmesini veya ölüme terk edilmelerini artık görmezden gelemeyiz.”