Direksiyon başında maske takılabilir mi?
Güncelleme Tarihi:
Çok garip ve alışık olmadığımız bir süreçten geçiyoruz. Özgürlükler ülkesi Almanya’da bir kısıtlama daha yürürlüğe girdi. Ülke genelinde bu haftanın başından beri, kamusal alanda, alışveriş yerlerinde ve postane, banka, hastane gibi insanların yoğun uğradıkları kapalı mekanlara, koruyucu maskesiz girmek yasaklandı. Yasağı ihlal edenlere 50 ile 150 Euro arasında para cezası kesiliyor.
Almanya’da aslında herkes istediği gibi giyinip kuşanma özgürlüğüne sahip. Örneğin Süpermen kıyafetiyle dolaşmak isteyenler, genelde bunu yapabiliyorlar. Karnaval haricindeki dönemde de herkes istediği kıyafete bürünebilir. Ancak açık yüzle girilmesi kuralının geçerli olduğu banka, dükkân veya benzin istasyonu gibi mekanlarda, bu kurala uymak gerekiyor. Kurala uymayanların bu mekanlara girmeleri engellenebilir. Bir de, kamuoyuna açık alanlarda yapılan gösterilerde keyfi olarak farklı kılıklara girmek ve yüz çehresini kapatmak da yasak. Polis, gösterilerde örtünme veya maske takma yasağına ihlal nedeniyle müdahalede bulunabilir.
Ancak bu haftanın başından bu yana uygulanan koruyucu maske takma zorunluluğu, örtünme yasağını ihlal olarak değerlendirilmeyeceği de resmi makamlar tarafından açıklandı.
MASKESİZ DOLAŞMANIN CEZASI NE?
Maskesiz kamusal alanda dolaşanlara ceza kesildiği gibi, aynı hanede yaşadığı kişilerin dışında birisiyle aracında seyahat edenler de, yakalandıkları takdirde para cezası ödemek zorunda kalacaklar. Şimdi gelelim aracın içinde maske takanlara. 2017 yılında yürürlüğe giren Alman Trafik Yönetmeliği’nin 23 Maddesi’nin 4. bendi uyarınca, aracın içinde yüz çehresi tanınmayacak şekilde göz, burun ve kulakları bez veya benzeri kumaşla örtmek yasak. Kuralı ihlal edenlere 60 Euro ceza kesiliyor. Bu nedenle, direksiyon başına geçtikten sonra ağız, burun ve kulaklarını karşınızdaki kişi tarafından tanınacak şekilde açık tutmalısınız.
Karnaval maskeleri, burka, çarşaf, koruyucu maske veya atkılar da bu yasak kapsamında. Ancak koronavirüs salgınının hızla yayıldığı şu dönemde, koruyucu maskeyle direksiyon başında yakalananlara nasıl bir cezai müeyyide uygulanacağı ise merakla bekleniyor. Aracın içinde örtünme yasağı sadece direksiyon başında oturan için geçerli. Aracın içinde bulunan diğer kişiler ise yasak kapsamında değil.
KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİNE ZAM
Alman hükümeti, koronavirüs salgınından dolayı işini kaybeden, çalışma süresi düşürülen veya bir süreliğine boşa çıkan çalışanların yüzünü güldürecek bir karar daha aldı. Hükümet kararına göre, kısa çalışmaya geçen sözleşmeli personele ödenen kısa çalışma parası kademeli olarak artırılacak. Yıl sonuna kadar geçerli kalacak uygulamayla, iki aşamalı olarak artırılması planlanan kısa çalışma parası, ilk üç ay süreyle, son net gelirin yüzde 60’ı (çocuklu kişilerde bu oran yüzde 67) oranında ödenecek. Dördüncü aydan itibaren ödeneğin verildiği yedinci aya kadar kısa çalışma parası son net gelirin yüzde 80’i (çocuklu kişilerde bu oran yüzde 87) oranına kadar çıkacak.
İŞSİZLERE DE MÜJDE VAR
Bu arada alınan bir başka hükümet kararı uyarınca, işsizlik parası ödeneği (ALG I) alma süresi mayıs ile aralık ayları arasında sona erenlere, ek olarak üç ay süreyle daha işsizlik parası ödenecek. Alınan bilgiye göre, hükümet, Federal İş Ajansı tarafından artan giderlerin karşılanması için gelecek yıl 2.6 milyar Euro ek bütçe tasarısı hazırladı.
Ayrıca 1 Mayıs’tan itibaren, işsiz olanların ek işlerden elde edecekleri gelire getirilen üst sınır da artırıldı. Buna göre, aralık ayına kadar bütün meslek grupları için geçerli olacak uygulamaya göre, kısa çalışma parası kesilmeksizin, işsizler son aldıkları net aylık oranında ek gelir elde edebilecekler. Kısa çalışma ödeneği ile geçimini sağlamakta güçlük çekenler, temel yardım (Grundsicherung) ödeneği için başvuruda bulunabilecekler.
KISA ÇALIŞMA MI, YOKSA YILLIK İZİN Mİ?
Koronavirüs döneminde iş hacmi büyük ölçüde azaldığı için boşa çıkan çalışanlardan kiminin zorunlu olarak tatile çıkacağı, kiminin ise kısa çalışma uygulamasına tabi olacağı, son günlerin en çok merak edilen konusu oldu. Buna kim karar veriyor? Çalışanlar mı, yoksa işveren mi?
Alman Barolar Birliği İş Hukuku Çalıştayı Başkanı ve İş Hukuku uzmanı avukat Johannes Schipp, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, bu konudaki kararın, iş faaliyetinin azaldığı ve çalışma saatlerinin zorunlu olarak düşürüldüğü bölümlere göre farklılık arz ettiğini söylüyor. İşverenin çalışanların arasından kimseyi koronavirüs salgını nedeniyle keyfi olarak işten çıkaramayacağını hatırlatan uzman avukat, patronun hangi çalışanı kısa çalışma programına dahil edeceğini, makul kriterlere göre belirlemek zorunda olduğunu hatırlattı. Schipp’in verdiği belgiye göre, iş yeri işçi temsilciliğinin mevcut olduğu işletmelerde kısa çalışma programıyla ilgili kararın işçi temsilciliği tarafından onaylanması gerekiyor. Diğer bir ifadeyle, işveren bu konudaki kararını keyfi olarak verme lüksüne sahip değil.
YASAL DAYANAK NEDİR?
Kısa çalışma uygulamasıyla ilgili düzenlemeler, üç numaralı Sosyal Kanun Kitabı’nda (SGB III) detaylı bir şekilde yer alıyor. Buna göre, çalışma ödeneği, dışsal etkilerden dolayı işverenin kendi sevk ve idaresinden kaynaklanmayan, önceden kestirilemeyen ve bunun sonucu olarak çalışma süresi azaltılan ve faaliyetin kısmen veya tamamen durdurulması nedeniyle boşa çıkan çalışanlara ödeniyor. Çalışan elemanlar kısa çalışma programına geçmeden önce, tüm tatil, fazla mesai gibi alacaklı oldukları sürelerin kullanılması ve kullandırılması gerekiyor.
GELECEK HAFTA: Patronunuzun, yıllık izninizi erteleme veya iptal etme hakkı var mı?