Güncelleme Tarihi:
Adillik, şeffaflık, hesap verebilirlik ve sorumluluk ilkeleri üzerine yönetim standartlarını inşa eden kuruluşlara ödülleri SPK Başkanı Vedat Akgiray, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner ve Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği (TKYD) Başkanı Muharrem Yılmaz tarafından verildi.
"En yüksek nota sahip kuruluş" Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB), "En yüksek nota sahip 2. kuruluş" TAV Havalimanları Holding olurken, "En yüksek nota sahip 3. kuruluş" ise Doğan Yayın Holding oldu. "2011 yılında notunu en çok artıran kuruluş" olarak da Turcas Petrol ödüle layık görülürken, "Yönetim kurulu kategorisinde en yüksek nota sahip kuruluş" İş Yatırım Menkul Değerler, "en yüksek nota sahip halka açık olmayan kuruluş" ise Lider Faktoring Hizmetleri oldu.
"DOĞAN GRUBU OLARAK, SERMAYE PİYASALARINA İNANAN BİR GRUBUZ"
Ödül töreninin ardından yapılan "Kurumsal Yönetim Uygulamalarının Neresindeyiz?" başlıklı oturumda konuşan Doğan TV Holding Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, Doğan Grubu olarak sermaye piyasalarına inanan bir grup olduklarını belirterek, "1993'te ilk halka açılan gruplardan biridir grubumuz. Sonra da Doğan Yayın Holding 1998'de açıldı. O zaman Türkiye'de ilk defa bir yabancı kurula başvurarak, not alan grup da biziz. 10 üzerinden 8 almıştık. Hatta dünyada böyle bir notu alıp, bunu açıklayan ilk medya grubuyuz Doğan Yayın Holding olarak. O zaman bu vizyonu ortaya koymamızda hem şirket çok faydalanmıştı, hem ülkeye bir faydamız olduğunu düşünüyorum. Halka arz ettiğimiz hiiselerimizde yabancıların oranı yüzde 90'lara kadar ulaşmıştı bu notu aldığımızda" diye konuştu.
"KURUMSAL YÖNETİM İLKELERİ ÇOK ÖNEMLİ"
Kurumsal yönetim ilkelerini benimsemenin şirketlerin hem risklere daha dayanıklı olmasını hem de fırsatları daha atak bir şekilde yakalamasını sağlayacağını ifade eden Yalçındağ, "Bu ilkeler nedir aslında? Adil olmak, şeffaf olmak, hesap verebilir olmak, sorumlu olmak" diye konuştu.
Yalçındağ, "İyi yönetilen bir şirkette bunların zaten olması gerektiğini düşünüyoruz. Ama aynı zamanda bu kurallar çerçevesinde şirketi yönetmeye başlamak çok da kolay değildi" dedi. Yalçındağ, bu ilkelerle şirket yönettikten sonra bu süreçlerin karar mekanizmalarını yavaşlatmadığını, aksine çok daha doğru ve seri kararlar almalarını sağladığını anlatarak, "Hem şirketimizin ileri yıllarda da sürdürülebilir bir başarı sağlaması hem de ülkeye katma değer sağlamak için bu ilkelerin ve kuralların çok önemli olduğuna inanıyorum. Kurumsal yönetim ilkelerinin bir kültür, felsefe olduğuna inanıyorum" dedi.
"NEDEN BAĞIMSIZ YÖNETİM KURULU ÜYESİ İSTİYORUZ?"
Yalçındağ, kurumsal yönetim ilkelerinin bir kültür, felsefe olduğuna inandığını dile getirerek, "Kurumsal yönetim ilkelerinde çok doğru mekanizmalar var. Bağımsız üyelik de bunlardan biri aslında. Neden bağımsız yönetim kurulu üyesi istiyoruz? Diğer şirketin icrasında olmayan veya fiili yönetim kurulu başkanlığı yapmayan dolayısıyla orada bir menfaat çatışması olmadan daha objektif bakabilen, dolayısıyla azınlığın haklarını da bu anlamda koruyabilen üyeler olması açısından bakıyoruz. Şirketlere farklı bir perspektif getirdikleri, farklı bir disiplin getirdikleri ve katma değer sağladıkları yüzde yüz."