Deodorant ve meme kanseri ilişkisi

Güncelleme Tarihi:

Deodorant ve meme kanseri ilişkisi
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 19, 2012 16:02

Çantalarımızdan eksik etmediğimiz ve ter kokusuna karşı vazgeçilmezimiz olan deodorantlar meme kanseri için risk faktörü mü oluşturuyor?

Haberin Devamı

Yazın pek çok kişinin ortak sorunu terleme ve ter kokusu. Sosyal hayatı olumsuz yönde etkileyen terlemeyi ve ter kokusunu önlemek için en yaygın kullanılan yöntem ise kadınların çantalarından eksik olmayan antiperspirant deodorantlar.

Kadınlarda meme kanseri görülme sıklığının artışı ve tümörlerin memenin üst dış bölümünde eskisine göre iki kat fazla görünmesinin, meme kanseri ile terlemeyi engelleyici kozmetikler arasında bir ilişki olabileceği kuşkusunu doğurduğunu dile getiren Universal Alman (Taksim) Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ümit Ukşal, “Epilasyon yöntemi olarak tercihiniz ne olursa olsun, koltukaltı tüylerinizi temizledikten sonra en az 2 gün sadece su ve sabunla yıkanarak temizlenin. Deodorantı daha sonraki günlerde kullanın” diyor.

Epilasyon sonrası deodorant meme kanseri için risk faktörü mü?
Meme kanseri ile terlemeyi engelleyici kozmetiklerin içindeki aluminyum bileşikleri arasında bir ilişki olabileceği 12 yıl önce öne sürüldü. Meme kanserlerinde tümörlü hücrelerin, meme dokusunun koltuk altına yakın kısmında daha sık görülmesinin, koltuk altına sürülen deodorant ve antiperspiranların içindeki aluminyum bileşiklerinin etkisine bağlı olabileceği öne sürüldü.

Prof. Dr. Ukşal, “2001 ile 2012 yılları arasında konuyla ilgili 60’tan fazla tıbbi araştırma yapıldı. Bugüne kadar aluminyum bileşiği içeren antperspiranların meme kanserine yol açtığı konusu kesin olarak kanıtlanmadı. Ancak çok erken yaşlarda koltuk altı tüylerinin tıraş edilmesi sonrası sürülen antiperspiranların deriden emilerek meme dokusuna gidebileceği ve bunun meme kanseri için risk faktörü olduğu düşünülüyor” diyor.

Deodorant kullanmaya başlama yaşı 16
Prof. Dr. Uksal, çocukların cildinin daha ince ve kimyasal maddeler için daha geçirgen olduğuna dikkatleri çekerek, “16 yaşının altındaki çocuklar deodorant ve terleme önleyici antiperspiranları kullanmamalıdır. Ergenlik çağından sonra koltuk altı tüylerinin temizliği ve uygun deodorant kullanımı konusunda anneler çocuklarını eğitmelidir.

Ergenlik çağında koltuk altı tüylerinin çıkması ile beraber hormonların etkisiyle kokulu salgı yapan apokrin bezler de salgı yapmaya başlar. Bu yaşlardan itibaren koltuk altının sık sık sabunla yıkanması ve tüylerin temizlenmesi konusunda gençler eğitilmelidir.

Tüyler başlangıçta makasla kesilerek kısaltılabilir ve deriye zarar vermeyecek yöntemlerle, örneğin dikkatlice tıraş etmek veya tüy dökücü krem kullanmak gibi yöntemlerle temizlenebilir. Lazer epilasyonu ise 18 yaşından sonra yapılmalıdır. Tüylerin uzun olması hem kötü kokuya hem de bakterilerin üremesine ve bazı cilt hastalıklarının oluşmasına zemin hazırlayabilir” şeklinde açıklıyor.

Deodorantdan önce koltuk altlarınızı su ve sabunla yıkayın
Pudralı, jel ve mum deodorantların sık sık ve üst üste sürülmesi deride tahriş ve gözeneklerde tıkanmaya neden olabiliyor. Prof. Dr. Ukşal her deodorant kullanımı öncesi koltuk altlarının su ve sabunla yıkanıp kurulandıktan sonra yeniden deodorant sürülmesi konusunda uyarıyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!