Güncelleme Tarihi:
Ama bu, zengin ülkelerin de borcu olmadığı anlamına gelmemeli.
Nitekim de öyle.
Almanya Federal Cumhuriyeti’nin, yani Alman devletinin toplam borcu 2 trilyon 172 milyar, 812 milyon 895 Euro’dur.
Başka bir deyişle, Almanya’da kişi başına düşen borç miktarı 26 bin 169 Euro’dur.
Çalışan kişi başına ise bu rakam 52 bin 338 Euro’dur.
Almanya’nın toplam borcu ülkenin 7 yıllık bütçesiyle eşdeğerdir.
Yani Almanya başka hiçbir yere harcamasa, devletin borçlarını 7 yıllık vergi girdisiyle ancak ödeyebilecektir.
İşte devlet borçlarının artmasını engellemek için Hıristiyan Demokrat/Hıristiyan Sosyal Birlik Partileri (CDU/CSU) ile Sosyal Demokrat Parti’den (SPD) oluşan koalisyon hükümeti taze borçsuz 2015 bütçe tasarısı’na onay vermiştir.
Bu, Almanya’da 1969 yılından beri bir ilktir.
Yani son 46 yıldır ilk kez yeniden taze borçsuz bir bütçe.
Başbakan Angela Merkel, bu ilkin kendi döneminde gerçekleştirilmesinden dolayı gurur duymaktadır.
* * *
Hafta ortasında Başbakanlık’ın bütçesi görüşülürken Merkel, ‘dengeli bütçe’yi ateşli bir biçimde savundu.
Merkel, “Devlet yıllarca imkanlarının üstünde yaşadı. Federal Hükümet, hedeflerini ve sorumluluklarını yerine getirebilmek için ilk kez 46 yıldan beri borç almayacaktır. Biz borçlanmaya dur diyoruz” sözcüklerinin altını özellikle çizdi.
Başta Yunanlılar olmak üzere İtalyanlar, İspanyollar, Portekizliler ve başka bazı Avrupa Birliği (AB) ülkeleri vatandaşları tarafından da dengeli bütçe önerisinde bulunduğu için hakaretlere varan düzeyde eleştirilere hedef olan Angela Merkel, içteki muhaliflerinden de nasibini aldı.
Sol Parti Federal Meclis Grup Başkan Yardımcısı Sahra Wagenknecht, Başbakan Merkel’i “ekonomisi politikasından hiçbir şey anlamamakla” suçladı.
Hem de ülkede işsizlik sayısının 1991 yılından beri en düşük düzeyde olduğu bir dönemde.
Wagenknecht, SPD Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı olan Federal Ekonomi Bakanı Sigmar Gabriel’i de ekonomi politikasında Merkel’in maşası olmakla ve onun kirli işlerini yerine getirmekle suçladı.
‘Eski tüfek’ Sahra Wagenknecht, Başbakanlık bütçe görüşmelerini tam bir dışpolitika platformu olarak kullanmayı da ihmal etmedi.
Eski Doğu Almanya sınırları içinde kalan Jena’da doğup büyüyen Sol Partili politikacı, Rusya politikası nedeniyle Merkel’i adeta topa tuttu.
Merkel hükümetinin son dönemlerde Ukrayna’da yaşanan sürtüşmeler yüzünden Rusya’ya dönük uyguladığı politikanın dünyada yeni bir Soğuk Savaş tehlikesini artırdığı iddiasını da yineledi.
Tabii Merkel’i yangına körükle gitme ve Avrupa’da barışı tehlikeye sokma suçlamalarında bulunmayı da ihmal etmedi.
Wagenknecht, Rusya’ya yaptırılmaların kaldırılması çağrısında da bulundu.
* * *
Bu ve benzer suçlamalara, çağrılara zaten yıllardır alışık olan Merkel, Sahra Wagenknecht’in söylediklerine pek de kulak asmadı.
Hatta çoğu kez gülümseyerek oturduğu yerden dalgasını bile geçti.
Evet, Merkel’in dengeli bütçe keyfini anamuhalefet konumundaki Sol Parti bile bozamadı.
Almanya’da işsizlik sayısı düşmeye devam ettiği, ekonomik istikrar korunduğu sürece Merkel’in keyfini kimse bozamayacaktır.
Zaten son dönemlerde yapılan kamuoyu yoklamaları da bunu göstermektedir.
Hükümet ortağı SPD oy kaybına uğrarken Merkel’in genel başkanlığını yaptığı CDU ile kardeş parti konumundaki CSU güçlenmektedir.
Tabii Merkel’in akıllı politikası sayesinde...