Güncelleme Tarihi:
Yaklaşık 1 saat 15 dakika süren görüşmenin ardından, basın mensuplarına kısa bir açıklama yapan Davutoğlu, görüşmede, Türkiye'nin Ortadoğu'daki gelişmelere bakışının, hükümetin takip ettiği politikanın temel esasları ve Libya'daki gelişmelerin değerlendirildiğini bildirdi. Davutoğlu ayrıca, bugün TBMM'de yapılacak bilgilendirme ve akabinde gündeme gelecek tezkereyle ilgili görüş alışverişinde bulunduklarını söyledi.
“Bu bizim için Türkiye'nin geleceğini ilgilendiren milli bir meseledir” diyen Davutoğlu, kamuoyunun geniş şekilde bilgilendirilmesinin önem taşıdığını ifade etti. Davutoğlu, ziyaretlerin bu anlamda önemli olduğunu belirtti. Davutoğlu, görüşmelerde, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla hükümetin elindeki bilgileri muhalefet partileriyle paylaştıklarını vurguladı.
Kamalak da “Sayın Bakan'a endişelerimizi ilettik. Libya'ya yapılan müdahaleyi asla kabul etmediğimizi, etmeyeceğimizi ifade ettik” dedi.
Fransa'nın, Libya'ya müdahalesinin bütünüyle hukuk dışı olduğunu söylediklerini de vurgulayan Kamalak, Davutoğlu'nun da bu görüşe katıldığını bildirdi.
“TÜRKİYE'NİN ÇEVRESİ BOŞALTILIYOR”
Türkiye'nin çevresinin boşaltıldığına, günün birinde de Türkiye'ye de benzeri müdahalelerin yapılma ihtimali olduğuna yönelik endişelerini dile getirdiklerini belirten Kamalak, Davutoğlu ile bundan sonra böyle önemli konularda görüş alışverişi yapacaklarını söyledi.
“Bize göre bu tür dış müdahaleler anormal bir gidişin normal bir sonucudur” görüşünü dile getiren Kamalak, çözümün Milli Görüş'te olduğunu savundu.
Necmettin Erbakan'ın 1970'li yıllarda benzer tehlikelere işaret ettiğini, çözüm olarak İslam Barış Gücü önerisinde bulunduğunu anlatan Kamalak, 1990'lı yıllarda da İslam ülkelerinin bir araya gelmesinden başka çare olmadığını söylediğini belirtti. Kamalak, 28 Şubat sürecinde yollarının kesildiğini, o programları gerçekleştirmelerinin mümkün olamadığını ifade etti.
Kamalak, yaşanan bu tür olayların komşu ülkelerdeki devlet otoritesini zaafa uğrattığını ve bu zafiyetin giderilmesinin yıllar alacağına dikkati çekerek, devlet otoritesinin zaafa uğratılmasıyla ortaya çıkacak boşluğun ise emperyalist güçlerce doldurulması tehlikesinin bulunduğunu söyledi.
Mustafa Kamalak, görüşmede Bakan Davutoğlu'nun nasıl bir yol haritasından bahsettiğinin sorulması üzerine, “Sayın Bakanımız, bu operasyonun Fransa'nın öncülüğünde başlatıldığını, bunun da bütünüyle hukuk dışı olduğunu ifade ettiler. De facto bir durumla karşı karşıya bulunduklarını belirttiler” dedi.
Bölgeye, Türk askerinin gönderilmesiyle ilgili soruya da Kamalak, “Perde arkasındaki olayların gerçek mahiyetini bilemiyoruz. Ancak biz Meclis'te olsaydık hiç şüphesiz ki böyle bir operasyona müsaade etmezdik. Ne pahasına olursa olsun Fransa'nın müdahalesinin önlenmesi gerektiğini, eğer uluslararası hukuk varsa müdahil olan devletin, saldırgan devletin durdurulması, uluslararası hukuk nezdinde de bir müeyyideye tabi tutulmasını önerirdik. Bu yolda da elimizden gelen çabayı sarf ederdik. Sayın Bakan'a da bunu ifade ettik” yanıtını verdi.
Ziyarette, Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcıları Temel Karamollaoğlu, Birol Aydın, Şevket Kazan, Atik Ağdağ ile İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk de hazır bulundu.