Çitfe standart

Güncelleme Tarihi:

Çitfe standart
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 22, 2016 09:21

Fransa’nın başkenti Paris’te 13 Kasım 2015 tarihinde girişilen terör saldırısında 130 kişi yaşamını yitirdi.

Haberin Devamı

Çitfe standart

Yüzlerce kişi de yaralandı.

Bunun üzerine Fransız hükümeti, olası saldırıların engellenmesi için ülkede Olağanüstü Hal ilan etti.
Çünkü ülkede geçerli yasalar, kamu düzeninin tehdit edilmesi ve tehlikeye girmesi halinde böyle bir uygulamaya imkan kılmaktadır.
İlk etapta 3 ay geçerli olması öngörülen bu uygulama şubat ayında uzatıldı.
Bu yılın başından itibaren de terör tehdidi devam ettiği için Fransa’da Olağanüstü Hal uygulaması mayıs ayı sonuna kadar uzatıldı.
Dünya Futbol Şampiyonası nedeniyle Olağanüstü Hal süresi yeniden uzatıldı.
14 Temmuz’da Fransa’nın Nice kentinde girişilen kamyonlu terör saldırısında 84 kişinin yaşamını yitirmesi ve yüzlerce kişinin yaralanması üzerine bu sürenin 6 ay daha uzatılması karara bağlandı.

Haberin Devamı

Bu uygulama, İçişleri Bakanı ile bölge valilerine, yurttaşlık haklarını büyük ölçüde sınırlama hakkı vermekte.
Şüpheli kişi ve araçların belirli bölgelere girmelerini yasaklama, tehlikeli meydan ve binaları girilmez bölge ilan etme hakkı vermekte.
Gösterileri yasaklama, tehlikeli şahıslar için dışarı çıkma yasağı uygulama hakkı vermekte.
Bu uygulama, ilgili makamlara yargıç kararı olmadan da meskenlerde arama yapama hakkı vermekte.

*
Fransa’da Olağanüstü Hal ilan edilmesine ve bu uygulamanın 2017 yılına kadar uzatılmasına hiç itiraz eden olmadı.
Avrupa Birliği (AB) ülkelerinden hiçbir tepki gelmedi.
Almanya’dan da.
Alman medyası da sessiz kaldı.
Eleştirisel bir şey görmedim de, okumadım da.
Türkiye’deki darbe girişiminden sonra önceki akşam Bakanlar Kurulu ile Milli Güvenlik Konseyi’nin (MGK) üç ay Olağanüstü Hal ilan edilmesi konusunda görüş birliğine varıldığı haberi birçok AB ülkesinde olduğu gibi Almanya’da da tepkiyle karşılandı.
Alman televizyonları ve radyoları da, yazılı basın da, böyle bir uygulama ile Türkiye’nin demokrasiden tamamen uzaklaştığını yineleyip durdu.
Alman politikacılar da öyle.
Fransa’daki Olağanüstü Hal uygulamasına seyirci kalan bazı Alman politikacılar, Türkiye ile AB arasındaki müzakerelere derhal son verilmesi talebini bile yeniden gündeme getirdiler.
Hatta Türkiye’nin bu tutumunun NATO ilkeleriyle bağdaşmadığını bile ileri sürerek, dolaylı bir biçimde “Türkiye NATO’dan atılsın” dediler.

Haberin Devamı

Fransa’daki Olağanüstü Hal uygulamasına seyirci kalacaksın ama Türkiye’nin uygulamasına tepki göstereceksin.

Hem de ölçüsüz tepki.
Bu apaçık bir çitfe standarttır.
Tıpkı Polonya’da yargıçların ve medyanın susturulmasına, Macaristan’da AB’nin ortak değerlerinin devre dışı bırakılmasına seyirci kalındığı gibi.
Türkiye’deki hatalar ve eksiklikler tabii ki eleştirilmelidir.
AB’ye girmek isteyen Türkiye, tabii ki bu demokrasi projesinin ortak değerlerine saygı göstermelidir.
Türkiye, demokratik hukuk devleti ilkelerine tabii ki saygı göstermelidir.
Bunu biz de istiyoruz ve savunuyoruz da.
Buna kimsenin itirazı yoktur.
Olmalıdır da.
Ama Avrupalı politikacıların Türkiye’ye farklı yaklaşımlarını anlamak mümkün edğildir.
İşte bu çifte standardı anlamak da, kabullenmek de mümkün değildir.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!