Güncelleme Tarihi:
ALMANYA'nın Wuppertal kentinde Kütahya- Gedizli Gür ailesinin oturduğu binada çıkan yangında 24 yaşındaki Hatice Gür ile kızları 5 yaşındaki Elif ve 2 yaşındaki Esma yanarak can verdi. Dün sabah saat 08.35'de çıkan yangında Hatice Gür'ün 30 yaşındaki kocası Eyüp Gür ise ağır yaralandı. Ağır yaralı Eyüp Gür helikopterle Dortmund'da özel bir yanık kliniğine götürüldü. Sağlık durumunun ciddiyetini koruduğu bildirildi.
YANGIN NEDENİ ARAŞTIRILIYOR
Gür ailesinin oturduğu Weissenburg sokağındaki dört katlı eski binanın üçüncü katında saat 08.35'de çıkan yangının nedeni araştırılıyor. Wuppertal Emniyet Müdürlüğü Basın Sözcüsü Aleksander Kresta yaptığı açıklamada, olayda bir kundaklama ihtimalinin bulunmadığını söyledi. Sözcü, itfaiyenin olay yerine intikal ettiğinde çocukların kömürleşmiş vaziyetteki cesetleriyle karşılaştıklarını belirterek, “10 uzman içeride araştırmalarını sürdürüyor. Hiçbir spekülasyona meydan vermemek için detaylı bir araştırma yapıyoruz. Kundaklama ihtimali görünmüyor. Ama asıl neden henüz belirlenemedi” diye konuştu.
KONSOLOS İNCELEDİ
Yangın haberini aldıktan sonra olay yerine gelen Düsseldorf Başkonsolosu Fırat Sunel, Wuppertal Anakent Belediye Başkanı Peter Jung ile olayda yakınlarını kaybedenlerin toplandığı binaya geçti. Burada Gür ailesinin akrabalarına taziyede bulunan Sunel, itfaiye ve polis yetkililerinde de yangınla ilgili bilgi aldı. Sunel yaptığı açıklamada, “Olaydan dolayı son derece üzgünüz. Araştırmalar yapılıyor. Yetkililer ilgileniyorlar. Şu anda bir şey söylemek için çok erken” dedi.
YÜZ YILLIK BİNA
Gür çifti, yaklaşık iki sene önce taşındıkları binada kiracı olarak oturuyordu. Eyüp Gür bir fabrikada işçi olarak çalışıyordu. Evlenerek Almanya'ya gelen Hatice ise ev hanımıydı. Yüz yıldan daha eski olduğu belirtilen binanın gazla ısındığı ve tabanların tahta olduğu öğrenildi. Yanan dairenin üstünde oturan yaşlı çift ise itfaiye merdivenleriyle kurtarıldı.
YARDIM İSTEYEREK ÖLDÜ
Yangını görenler dehşet anlarını anlattılar. Yangın sırasında içeride bulunan Hatice Gür'ün pencereyi açarak, “Yavrularım yanıyor, bizi kurtarın” diye çığlıklar attığını söyleyen görgü tanıkları alevlerin büyümesiyle genç kadının da dumanlar arasında yere yığıldığını ifade ettiler. İtfaiye erlerinin daireye girdiğinde kömürleşmiş cesetlerle karşılaştıkları belirtildi. Eyüp Gür'ün ise yanık yaralarıyla dışarıya fırladığı ve yere yığıldığı kaydedildi.
YARDIMA KOŞAN KOMŞU ANLATIYOR
Yanan binanın hemen karşısında oturan İsmail Ayyıldız aileye yardıma koştuğunu belirterek, dehşet anlarını şöyle anlattı:
“Aile Gedizli, hemşerimdi. Dün gece geç yattım. Sabah, Türkçe imdat sesleri ve çığlıklar duydum. Rüya gördüğümü sandım. Dışarıya baktım, bu sırada dumanları gördüm. Yukarıya baktığımda Hatice Gür'ü gördüm. Bağırıyordu. Sakin olmasını söyledim. Bunun üzerine sustu. Bu sırada kadının saçları tutuştu. Çocukların ellerini gördüm. Hemen binaya koştum. Bir Alman da yardıma koştu. Zillere bastım, kapıyı komşular açtı. Onların durumdan haber yoktu. Üst kata koştuk. Daire kapısında Eyüp'ü gördüm. Feci şekilde yanmıştı. Şok halinde bağırıyordu. Yangın duvarları ve kapıları kaplamıştı. Kadın ve çocuklar içeride odadaydı. İçeriye girmek mümkün değildi. Denedik ama olmadı. Bir boşluk görsek içeri dalacaktık. Ama yangın tüm daireyi kaplamıştı. Hiçbir şey yapamadık.”
Gördüğü olaylar karşısında büyük şok yaşadığını söyleyen Ayyıldız şöyle devam etti:
“1993'de doğuda askerdim. Çok feci olaylar yaşadım. En yakın arkadaşım öldü. Ama bu acı olay bambaşka. Bir kadın ve çocukların çığlıklarını duyarak, göz göre ölmeleri beni çok derinden etkiledi. Dehşeti hala yaşıyorum. Sesler hala kulaklarımda.”