Ciddi bakanlık istiyoruz

Güncelleme Tarihi:

Ciddi bakanlık istiyoruz
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 03, 2009 17:02

Yurtdışında yaşayan Türkler kabinede değişikliğe giden Başbakan Erdoğan’a “Artık ciddi bir bakanlık istiyoruz” mesajı gönderdi.

Haberin Devamı

YURTDIŞINDA yaşayan yaklaşık 5 milyon Türk’ün gözü Başbakan Erdoğan’ın kabine değişikliğine çevrildi. Başbakan Erdoğan’ın Yurtdışındaki Türkler’den sorumlu Devlet Bakanı Said Yazıcıoğlu’nu da görevden alması üzerine Türk sivil toplum örgütü temsilcileri “Önemli olan isim değil, bu bakanlığın ciddi bir bakanlığa dönüştürülmesi” çağrısında bulundu. Sivil Toplum Örgütü temsilcilerinin görüşleri şöyle:

Kenan Kolat, Almanya Türk Toplumu Başkanı: “Yurtdışındaki Türklerden sorumlu bakanların böyle sık sık değişmeleri pek iyi değil. Yeni gelen bakanın sivil toplum örgütleriyle tanışması, sıcak ilişkiler kurması ve konulara vakıf olması bir süreç alıyor. Ben şahsen Yazıcıoğlu’nun bakanlıktan alınması için bir gerekçe görmüyorum. Ancak bu, Başbakanın takdirine kalmıştır. Fakat öte yanda devlette süreklilik esastır. Bu nedenle Yurtdışındaki Türklerden sorumlu bakanlığın çok ciddi bir bakanlığa dönüştürülmesi şarttır.

Yeni gelen bakan Yurtdışında Yaşayan Vatandaşlar Kurulunu bir an önce toplayıp belirli üç konuya öncelik vermelidir. Bunların başında Türkiye’deki seçimlere katılmak için yasanın bir an evvel çıkmasını sağlamak. Yurtdışındaki temsilciliklerde ve Türkiye’de bürokratik işlemlerin azamiye indirilmesi için yeni yapılanmaya gitmek ve Berlin’de bize yaraşır bir büyükelçilik binası inşaatına bir an evvel başlamak.”
Spor bakanlığı kadar olamadık

Yaşar Bilgin, Türk Alman Sağlık Vakfı Başkanı: “Biz yurtdışındaki Türklerden sorumlu bir bakanın varlığını henüz tam farkedemedik. İsimler önemli değil, makam önemli. Bakanı değiştirmek Başbakanın takdirine kalmıştır. Yurtdışı Türklerden sorumlu bakanlık bu haliyle yeni bir bakan da gelse pek bir şey değiştirmez.

Yurtdışında yaşayan 5 milyon insanın geleceğinden sorumlu bir bakanlık çok ciddi yetkilerle ve bütçeyle donatılmalıdır. Spor Bakanlığı bile bu bakanlıktan önemliyse, yeni bakanın yapabileceği pek birşey olmaz. Göstermelik olduktan sonra kim gelirse gelsin, bir şey değişmez.”
Sıfırdan başlıyoruz

Halis Ateş, Nakliyatçılar Birliği Başkanı: Bir bakan kendi alanında uzmanlaşırken, değişmesi doğru bir tavır değil. Derdimizi anlatıyoruz, bakan bu dertleri dinliyor, not ediyor, konuya vakıf olmaya başlarken değişiyor. Bu durumda biz de sıfırdan başlıyoruz.”

Mahir Zeytinoğlu, Bavyera Türk Dernekleri Koordinasyon Kurulu (TÜDEK) Başkanı: Yurtdışındaki Türklerden sorumlu Bakan Said Yazıcıoğlu pek etkin olamadı. Gerek buradaki Türk işadamları gerekse çalışan vatandaşlara yönelik aktif çalışmalar gösteremedi. Beklentilerimize cevap veremedi. Bu nedenle ben Başbakan’ın kararını doğru buldum. Yeni gelecek bakanın yabancı dil bilmesi, Avrupa’yı iyi tanıması gerekir. Yoksa yeni gelen de başarılı olamaz.”

Zarf değil mazruf önemli

Özgür Savaşçı, Türkolog: Kabinede değişiklik prensip olarak iyiye alamet değildir. Kabine değişikliği genelde seçimlerden sonra, bakanların başarı ya da başarısızlık durumuna göre yapılır. Durup dururken kabine değişkliği yapılıyorsa, burda bazı işlerin iyiye gitmiyor demektir. Kabinede, bakanlık makamında süreklilik önemlidir. Ama en önemlisi de bakan değiştirmek işler daha iyiye gidecektir anlamına gelmez. Zarfı değiştirmekle mazrufu iyi edemezsiniz.”

Sorumluluk alanı belli değil

Ali Kılıç, Türk Alman Dostluk Federasyonu Başkanı: “Gelmiş geçmiş tüm hükümetler yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarına gerekli ilgi ve değeri bugüne kadar göstermedi. Yurtdışındaki Türklerden sorumlu bird bakanlık var ama, bu bakanlığın nasıl bir işlevi olduğu bile belli değil. Yani sorumlu bir bakan var, ama sorumluluk alanı belli değil. O nedenle şimdiye kadar tüm hükümetler devamlı koltuk değiştirdi, ama bu bakanlığa gerekli etki ve ağırlığı vermedi.”

Dursun Atılgan, Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı: Böyle bir bakanlık yok. “Yurtdışındaki Türklerden Sorumlu Bakanlık şimdiye kadar bizim hangi sorunlarımıza bir çare üretebildi. Çifte vatandaşlıkta, eğitim öğretimde, bürokrasinin azalmasında? Hiçbirinde bir çözüm gelmedi. Zaten böyle bir bakanlık yok. Sadece adı var. O nedenle hangi bakan gelirse gelsin, farketmez, ciddi bir bakanlık kurulmadığı sürece.

1998 yılında Devlet Bakanı Rıfat Serdaroğlu Yurtdışı Türkler'den Sorumlu Bakan olarak kayıtlara geçti. Daha sonra sırasıyla Şükrü Sina Gürel, Mehmet Aydın ve Sait Yazıcıoğlu Devlet Bakanlığı'nın yanı sıra Yuntdışındaki Türkler'den sorumlu oldu. Önceki gün yapılan kabine değişikliği sonrası yurtdışındaki Türkler'den kimin sorumlu olacağı konusunda bir açıklama yapılmadı.

Dışişleri Bakanları


Kabinede yer alan bir devlet bakanının yurdışındaki Türkler'den sorumlu olması uygulasının hayata geçirilmesinden sonra dışişleri bakanlağında 6 değişiklik oldu. Sırasıyla İsmail Cem, Şükrü Sina Gürel, Abdullah Gül, Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu Türkiye Dışişleri Bakanlığı görevini üstlendi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!