‘CDU, ayrıştırıcı dili bir kenara bırakmalı’

ALMANYA’da ana muhalefet partisi CDU, daha önce açıkladığı ‘Temel İlkeler Programı’ndaki “Bizim değerlerimizi paylaşan Müslümanlar Almanya’ya aittir” ifadeleri tepki çekmişti. Almanya Müslümanlar Merkez Konseyi Başkanı Aiman Mazyek, CDU’nun bu tür ifadelerle aşırı sağcı seçmenleri kazanmaya çalıştığını belirterek eleştirmişti. SPD Eş Genel Başkanı Lars Klingbeil da CDU’nun tanımlamasını eleştirerek, bütün bir nüfus grubunun retorik olarak marjinalleştirildiğini söylemişti. CDU, gelen eleştiriler üzerine hafta sonu yaptığı toplantıda bu ifadeyi değiştirdi. Yeni cümlede “Değerlerimizi paylaşmayan ve liberal toplumumuzu reddeden bir İslam Almanya’ya ait değildir” şeklinde oldu. CDU bu değişiklikle Müslümanları hedeften çıkardı, yerine İslam’ı koymuş oldu. CDU’nun ‘Temel İlkeler Programı’ndaki bu yeni ifade de Türk toplumu tarafından tepki çekti.

‘DİNLER EVRENSELDİR’
Konuyla ilgili Hürriyet’e konuşan Almanya İslam Konseyi Başkanı Burhan Kesici, şunları söyledi: “Bu ifade çok sorunludur. Almanya’da İslam hakkında çok olumsuz bir tartışma var. İslam ve Müslümanlar bir sorun olarak görülüyor. CDU’nun ‘Bizim değerlerimizi paylaşmayan ve liberal toplumumuzu reddeden bir İslam Almanya’ya ait değildir’ şeklindeki açıklaması, Müslümanların damgalanmasına yol açacaktır. Tartışmalar daha da sertleşecek ve Müslümanlara yönelik düşmanlık artacaktır. CDU, son yıllarda söylemleriyle daha fazla sağa kaymaya başladı. Ne yazık ki, AfD’den bildiğimiz pozisyonları benimsiyorlar. Bu, Hıristiyan adını taşıyan bir parti için sorunlu bir durum. CDU’nun tutumları toplumu bölüyor ve Müslümanları ötekileştiriyor. CDU belli bir dinin ya da dini görüşün Almanya’ya ait olmadığını söyleme hakkını nereden alıyor? Dinler bölgesel değil, evrenseldir ve siyaset tarafından sahiplenilemez.”

‘BU DİLDEN VAZGEÇİLMELİ’
Almanya Türk Toplumu (TGD) Eş Başkanı Gökay Sofuoğlu da İslam’la ilgili ifadelere tepki gösterdi: “CDU, Müslümanlarla ilgili aklı başında bir görüş oluşturamadı. Müslümanlara karşı ön yargıyla hareket ediyor. Son dönemlerde parti içinde Müslüman kökenli siyasetçiler yer almaya başlamasına rağmen İslam konusu ele alınırken popülist şekilde yaklaşılıyor. CDU’nun ‘Temel İlkeler Programı’na giren benzeri söylemler, kamuoyunda ‘en büyük tehlike’ sanki Müslümanlardan geliyormuş gibi algının oluşmasına neden oluyor. CDU Genel Başkanı Friedrich Merz ile yaptığımız görüşmelerde bu tür söylemlerin ve kullanılan dilin çok yanlış olduğunu ilettik. Ancak anlaşılan CDU içinde Müslümanlara karşı ön yargılı kesimin sözü daha fazla geçiyor. CDU‚ ‘Değerlerimizi paylaşmayan İslam Almanya’ya ait değildir’ derken neleri kastediyor. Müslümanların değerleri yok mu? Alman Anayasası çerçevesi içinde herkes kendi değerlerini yaşayabilir. Almanya’da hangi siyasi görüşten veya dinden olursa olsun, her türlü radikal veya ırkçılar da anayasa değerlerini kabul ediyor mu? CDU bu ayrıştırıcı dili bir kenara bırakmalı. Almanya’da devlet dinleri resmi olarak tanırken, kurumsal yapı olarak düşünüyor. Toptan reddetme, Almanya’nın gerçeklerine aykırı.”