Güncelleme Tarihi:
Tarihi yapılarla ilgili araştırma yaparken ilk kez böyle bir durumla karşılaştığını belirten Atatürk ?niversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü öğretim üyelerinden Do?.Dr. Hüseyin Yurttaş, aynı konuyu Tarih?i İbrahim Haluk Konyalı'nın 1960 yılında kaleme aldığı 'Erzurum Tarihi' adlı kitabında işlediğini söyledi. Do?.Dr. Hüseyin Yurttaş, "O dönemde yaşayanlar, imkanlar öl?üsünde 'neft' olarak nitelendirdikleri petrol kuyularını a?mış ve kullanmışlar. Kitabede cami giderlerinin karşılanması i?in Hacı Cafer tarafından tarım arazileri ile birlikte eski adı Pülk olan Balıklı Köyü'ndeki neft kuyusu da vakfedilmiş. Eğer bölgede araştırma yapılırsa, petrol rezervi bulunacak" dedi.
Erzurum Kalesi yakınında, Cumhuriyet Caddesi'ne bakan Caferiye Camisi'nin kadınlara ayrılan üst bölümünde yer alan ve mermer taş üzerine Osmanlıca kitabede, ilgin? bir ipucuna rastlandı. ?nlü seyyah Evliya Çelebi'nin Seyahatname'sinde anlattığı Caferiye Camisi'nin Osmanlı padişahlarının 18'incisi Sultan İbrahim (1640- 1648) döneminde Hacı Cafer tarafından yaptırıldığını belirten Atatürk ?niversitesi Fen- Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü öğretim üyelerinden Do?.Dr. Hüseyin Yurttaş, Osmanlı mimarisinin izlerini taşıyan caminin ?ok önemli bir eser olduğunu dile getirdi.
'Erzurum Tarihi ve Tarihi Eserleri' kitabı i?in araştırma yaparken, İbrahim Haluk Konyalı'nın 'Erzurum Tarihi' adlı kitapta caminin kitabesiyle ilgili ilgin? bilgilere rastladığını kaydeden Do?. Dr. Yurttaş, şunları söyledi: "Cafer Efendi, külliyesini tamamladıktan sonra hayır eserlerinin yaşayabilmesi i?in padişahtan gelir kaynağı olabilecek bir yer istemiştir. Tercan'ın Pürk Köyü verilmiştir. Cafer Efendi de Pürk Köyü'nün toprakları i?inde bulunan neft kuyusu, tuzla ve boyahaneyi camiye vakfetmiştir. Külliye vakfiyesinin bir sureti Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün 414- 416 sayfasına kaydedilmiştir. Ebubekirzade Cafer Efendi'yi, 1650 yılında yeni?eriler tarafından öldürülmüştür. Dönemin insanları mal varlıklarını ölmeden önce kurdukları vakıflar aracılığıyla cami, ?eşme ve medreseler i?in bağışlamışlar. Bunu bir?ok eserde görmek mümkün. Caferiye Camisi de bunlardan biri. Ancak burada farklı olan 'neft kuyusu'nun bağışlanmış olmasıdır. Bu Türkiye a?ısından ?ok önemli bir olay. O bölgede bir araştırma yapılsa, büyük ihtimalle petrol bulunacak."
MTA DA ARAŞTIRMA YAPMIŞ
?te yandan eskiden Erzincan'ın Tercan İl?esi'ne bağlı olan şimdi ise Çayırlı İl?esi'ne bağlanan Balıklı Köyü'nün muhtarı 48 yaşındaki Ahmet Hulusi Tahan, "Köyümüzün adı eskiden Pürk'tü. Ben beş dönemden beri muhtarlık yapıyorum. MTA, 1970'li yıllarda köyde petrol arama ?alışması i?in bir sondaj yaptı. Sondaj yaparken matkabı kırdılar. Gittiler, sonra bir daha gelmediler" dedi.
Balıklı ve Cennetpınar bölgesinde petrol olduğunun yıllardır konuşulduğunu anlatan muhtar Hulusi Tahan, "Belki kuyularda vardı ama şimdi kapanmış. İlkbaharda MTA Bölge Müdürlüğü'nden yeniden geldiler. Yeniden arama ?alışması yapacaklarmış" dedi.
Kitabede ne yazıyor?
'Vakfiye-i Cami-İl Hac Cafer' başlığında yazılan kitabe şöyle:
"Cami-i mezburun kıblesinde bina eyledüğüm ricale mahsus hamamı ve Tebriz kapusunun karşısında olan debbağhane ile mumhane ve Gürcü kapusundan taşra kaleden ?ıkan su ile suvarılan ?ukur ?evirme bostan ve Erzincan kapusundan taşra handek kenarı ile aşağıya giden yola muttasıl ?evirme bostan ve camiyi mezburun hareminin şimalen dıvarına, muttasıl ü? kıta bakkal dükkanı ve kuyumcular ?arşısında ü? dükkan kuşeleri ve Erzurum nahiyesi kariyerlerinden Mülk nam kariyede malikanem olan nısıf ?iftliği ve nahiye-i Tercan'da mülk Name-i hümayun ile temlikim olan Pürf nam karyenin mahsulü ve rüsümatını ve sınırında malim ile hafr ve ihar? eylediğim naft kuyumuz ve mümkün olursa memlihasını ve Micingirt sancağında hali ve harabe kariyelerinden ihya eylediğimiz Zanzak ve alakilise naman kariyerlerin senede şartı üzre yüz İstanbuli gilal miraye verildikten sonra iki kariyeden hasıl olan mahsülat."
Caferiye Camisi
Cami 1645 yılında Hacı Cafer tarafından yaptırıldı. Caminin önündeki dört yuvarlak sütun üzerine oturan ü? kü?ük kubbeli son cemaat yeri bulunuyor. Ayrıca son cemaat yerinin sol tarafında camiyi yaptıran Hacı Cafer'e ait türbe yer alıyor. Bu türbe i?erisinde Hacı Cafer'in 1650 tarihli mezarı bulunuyor.
Kare planlı caminin üzeri sekiz köşeli bir kasnağa oturan kubbe ile örtülü. Bu yapı tek kubbeli Osmanlı camiler plan düzeninde. Kubbe eteğinde Kaside-i Bürde yazılı bir firiz dolaşıyor. Caminin mihrabı sanat tarihi yönünden bir özellik taşımamakla beraber minberi Osmanlı ağa? iş?iliğinin güzel örnekleri arasında sayılıyor. Caminin, kesme taştan yapılan tek şerefeli minaresi bulunuyor.