Güncelleme Tarihi:
Berlin Savcılığı, Mevlana Cami'nin kundaklanmasıyla ilgili gözaltına alınan şüpheli hakkında inceleme başlatıldığı ifade edilerek, “kişinin şüpheli olduğunu ancak kuvvetli şüphelerin bulunmadığını” belirtti.
Öte yandan Berlin Eyaleti Çalışma, Uyum, Kadın Bakanı Dilek Kolat ve Sosyal Demokrat Parti (SPD) Federal Meclis Milletvekili Eva Högl, camiyi ziyaret etti. Kolat ve Högl, caminin yanan bölümünde inceleme yaparak İslam Federasyonu Başkanı Fazlı Altın'dan bilgi aldı.
Kolat, Berlin'de 250 farklı inançtan insanların yaşadığını ve bu insanların huzur içinde bir arada yaşamalarını istediklerini belirterek, “Biz, Berlin'deki dini cemaatlerin korkuları olmadan burada var olmalarını istiyoruz” dedi.
İslam'ın barış dini olduğuna işaret eden Kolat, birlikte aşırılığa karşı ve İslam düşmanlığına karşı mücadele etmek istediklerini kaydetti.
SPD Milletvekili Högl de ziyaretle cami cemaati ile dayanışma içinde olduklarını göstermek istediklerini belirterek, "Soruşturmalar maalesef bunun bir kundaklama olduğunu ortaya koydu. Korkak bir saldırı. Bu olay, bizi düşünmeye sevk ediyor. Biz, sinagog, cami ve kiliselerin önünde polisler durmadan tüm inanların ibadetlerini yapmalarını istiyoruz” şeklinde konuştu.
BERLİN POLİSİNİ ELEŞTİRDİ
Almanya'da 2000-2007 yılları arasında 8'i Türk 10 kişiyi öldüren aşırı sağcı Nasyonalsosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütünün cinayetlerini araştıran Federal Meclis Araştırma Komisyonu'nda yer aldığını hatırlatan Högl, NSU olaylarından sonra "Berlin polisinin yapacağını beklemediği bir hata yaptığını" belirtti.
Polisin bu tür olaylarda ilk önce siyasi, ırkçı veya dini motifli bir olay olup olmadığını araştırması gerektiğini belirten Högl, burada ilk önce teknik bir hatadan hareket edildiğini, bu çıkmayınca ve daha sonra cemaatin uyarılarıyla araştırmalarını sürdürdüğünü ve yanıcı sıvı maddesinin bulunduğunu kaydetti.
“NSU cinayetlerinden çıkaracağımız ilk ders, bombalı saldırı, adam yaralamada, cinayette ve kundaklama gibi suçlarda her zaman ilk önce ırkçı veya siyasi bir motif olup olmadığı üzerine durulmalı” diyen Högl, ancak polisin hiçbir zaman bu tür siyasi ve ırkçı motifleri soruşturmanın dışında tutmaması gerektiğini belirtti.
Eva Högl, Federal Meclis'te ırkçı arka planı olan suçlarda yargının daha yüksek cezalar verebilmesini sağlayacak bir yasa tasarısı çalışması içinde olduklarını da kaydetti.
İslam Federasyonu Başkanı Altın da Kolat ve Högl'e dayanışma göstererek camiyi ziyaret ettikleri için teşekkür etti.
Kolat, caminin kundaklanmasından bir hafta sonra arsanın dış duvarındaki reklam panosunun ateşe verildiğini ve küçük bir zararın oluştuğunu belirterek, ateşe veren bu kişinin polis tarafından yakalandığını söyledi.
Polisin çok ince çalışma yaptığını bundan dolayı da teşekkür ettiğini dile getiren Altın, sadece Berlin polisi değil, Brandenburg ve Saksonya-Anhalt polisinin de incelemelere dahil olduğunu, bu incelemeler sonucunda yanıcı sıvı maddenin bulunduğunu anlattı.
Högl'in Berlin polisinin hata yaptığını söylediğinin hatırlatılması üzerine de Altın, "Yangından bir gün sonra polisle görüştüğümüzde polis 'incelemeleri bitirdik, buzdolabı gördük, yangının bu buzdolabından çıktığı kanaatindeyiz' şeklinde ifade kullandı. Biz de 'yabancı düşmanlığı içeren bir saldırı olmaz mı?' diye sorduk. Onunla ilgili bir ip ucunun bulunmadığını ifade ettiler” şeklinde konuştu.
Berlin'deki Mevlana Camisi'nde 11 Ağustos'ta çıkan yangında hasar meydana gelmiş, polisin yaptığı incelemeler sonucunu olayın kundaklama olduğu tespit edilmişti.