Güncelleme Tarihi:
Çağlayan, Sheraton Otel'de düzenlenen Türkiye Müteahhitler Birliğinin 30. Olağan Genel Kurulunda yaptığı konuşmada, kendisinin de 35 yıldır müteahhitlik sektörünün içinde olduğunu, bu sektörün artık Türkiye'nin en önemli sektörü haline geldiğini söyledi.
Türk Müteahhitlik sektörünün bugün 90'a yakın ülkede 188 milyar dolar civarında taahhüt ve 5 binin üzerinde proje gerçekleştirdiğini anlatan Çağlayan, bu sektörün ülkeye döviz kazandırmasının ve istihdam oluşturmasının yanı sıra bulundukları ülkelerde adeta Türkiye'nin temsilcisi, tanıtım elçisi gibi görev yaptığını kaydetti.
Türk müteahhitlik sektörünün bugün ulaştığı başarıda, verdikleri destekten dolayı Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da büyük payının bulunduğunu anlatan Çağlayan, ayrıca Türkiye'nin siyasi ve ekonomik istikrarının sektörün büyümesinde önemli rol oynadığını ifade etti.
Sektörün 188 milyar dolarlık taahhüdünün, 44 milyar dolarlık kısmının 1972-2002 yılları arasında gerçekleştirdiğini anlatan Çağlayan, “30 yılda alınan taahhütlerin 3 katından fazlası 9 yılda alınmıştır” dedi.
Müteahhitlik sektörü için yeni pazarlar konusunda araştırmalar yaptıklarını anlatan Çağlayan, Türk müteahhitlik sektörünün yurt dışı hizmetlerine büyük önem verdiklerini belirtti.
Geçen yıl Türk inşaat malzemeleri ihracatının 16,5 milyar dolara ulaştığını ifade eden Çağlayan, müteahhitlik ve yapı sektörünün gelişmesine paralel olarak diğer imalat ve inşaat sektörlerinin de geliştiğini söyledi.
Sektörün bugün Türkiye'nin Gayri Safi Milli Hasılası içinde yüzde 5,6'lık bir paya ulaştığını belirten Çağlayan, bunun son derece önemli bir gösterge olduğunu söyledi.
LİBYA
Özellikle Libya başta olmak üzere çevre ülkelerde bazı sorunlar yaşandığını, bunların sektörü olumsuz etkilediğini anlatan Çağlayan, şöyle konuştu:
“Bu arada tabi biz bunların geçmesini bekleyemeyiz, dünya dönüyor, ticaret devam ediyor. Müteahhitlik sektörü de diğer sektörler gibi kıyasıya acımasız bir rekabet ortamından geçiyor. Böyle bir ortamda yeni hedefler belirlemeye başladık. Irak, Afrika ve Hindistan başta olmak üzere dünyanın her yerinde sektörün yapabileceği işler olduğunu belirtmek istiyorum. Sektör, uzak, yakın demeksizin, rekabet var rekabet yok demeksizin mutlak suretle tüm pazarları değerlendirmeli. Çünkü önümüzdeki 10 yılda inşaat sektöründe yapılacak toplam harcamaların büyüklüğü tüm dünyada 97,7 trilyon dolar olacak.”
Libya konusunda üzerlerine düşeni yaptıklarını anlatan Çağlayan, şöyle devam etti:
“Sektörü en ufak bir şekilde sıkıntıya sokmayacak çok önemli operasyonlar gerçekleştirdik. Bir taraftan şantiyelerdeki çalışanların can güvenliğini sağlamaya çalışırken, diğer taraftan da işçilerimizin burunları dahi kanamadan Türkiye'ye getirilmesini sağladık. Libya konusunda ekonomik anlamda da tüm birimlerimiz zamanında gerekli tedbirleri aldı. Müteahhitlerimiz açısından Libya'dan kaynaklanan kredilerin yeniden yapılandırılması imkanı getirildi. BDDK'ya bu konuda teşekkür etmek istiyorum. Diğer bir çalışma da müteahhitlerimiz isterlerse şu anda günü gelmiş kredilerinin anaparalarını 1'er yıl erteleme imkanına sahip olabilecekler. Bu çerçevede kendilerinin ilgili bankalara başvurmaları yeterli olacak.”
TMB BAŞKANI EREN
Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Erdal Eren de bugün tarihi bir gün yaşadıklarını, bakanların, özellikle Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün genel kurullarını onurlandırmış olmasının kendileri için büyük önem taşıdığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Gül'ün, geçmişten bu yana sektöre hep destek olduğunu ifade eden Eren, “Dışişleri Bakanlığı ile başlayan, Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı süresince sorunlarımıza gösterdikleri ilgi, yurt dışında yolumuzu açmak için gösterdikleri büyük çaba, bir ihaleyi alabilmemiz için günü birlik ilgili ülkeye gidip gelmiş olmalarını, sorunlarımız için devlet başkanlarını aramalarını hep şükranla anımsayacağız” dedi.
Eren, TMB'nin genel kurulunun kendisi için ayrıca büyük önem taşıdığını, bugün 7 yıldır başkan olarak sürdürdüğü görevini, seçilecek yeni başkana devredeceğini kaydetti.
Sektörün 2002 yılında cari fiyatlarla 14,7 milyar lira olan büyüklüğünün 2010 yılında 45,2 milyar liraya ulaştığını ifade eden Eren, 2002 yılında yurt dışındaki iş hacminin sadece 2,4 milyar dolar iken geçen yıl bu rakamın 20,3 milyar dolara yükseldiğini kaydetti.
Eren, dünyanın en büyük 225 uluslararası müteahhidi listesindeki Türk firmalarının sayısının 2003 yılında sadece 8 iken 2010 yılında 33 olduğunu söyledi.
Bugün sorun konuşmama kararı aldığını ancak bir mühendis olarak bazı sorunları dile getireceğini ifade eden Eren, şöyle konuştu:
“Kamu İhale Yasasının mevcut uygulamaları nedeniyle maalesef hala ülkemizde kamu yatırımlarımızda mükerrer yatırımlar yaparak, bozulmuşu bir kere daha yaparak kamu malını israf etmekteyiz. Bunun tek nedeni uygun bedeli hep en ucuz bedel olarak belirleyen kamu ihale yasası uygulamalarıdır. Artık buna gerçekten son vermemiz ve kamu ihale yasasının değişmesi gerektiğini düşünüyorum.”
Şehirlerdeki imar sorunlarına da değinen Eren, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Maalesef imar rantına dayanmakta zorluk çeken ve bazısı da yeterli teknik donanıma ve personele sahip olmayan, bazısı da rant kavgalarında yeterli direnci gösteremeyen yerel yönetimlerimiz nedeniyle işte hepimizin gözünün önünde Eskişehir yolu bulvarında bir çelik yığınıyla beraber yaşıyoruz. İstanbul Büyükdere Caddesi'nde mevcut altyapının üzerine her yıl yeni bir kaç bin konut veya işyeri yerleştiriliyor. İmar yetkilerinin merkezileştirilmesine bir süre için daha ihtiyacımız var diye düşünüyorum.”