Büyükelçiden genç akademisyenlere abi tavsiyeleri
Güncelleme Tarihi:
Berlin’de 2021’de göreve başlayan Büyükelçi Ahmet Başar Şen, önceki elçiden farklı olarak elçiliğin kapılarını sık sık Almanya’da yaşayan Türk toplumuna açıyor. Önceki gün de Eğitim Müşavirliği’nin üçüncü kez organize ettiği Akademisyenler Buluşması etkinliği kapsamında Berlin ve çevresinde yaşayan akademisyenleri ve üniversite öğrencilerini Büyükelçilik’te konuk etti ve bir ‘abi tavsiyeleri’nde bulundu.
BU yılki resepsiyona ‘VII. Almanya Yıllık Eğitim Çalıştayı’ için Berlin’e gelen Eğitim Bakanlığı (MEB) Avrupa Birliği Dış İlişkiler Genel Müdürü Tuba Korkmaz ve başkalığındaki heyet ile Almanya’nın çeşitli Başkonsolosluklar bünyesindeki Eğitim Ataşeleri de katıldı. Berlin’deki Eğitim Müşavir Vekili Prof. Erdal Tanas Karagöl, yaptığı kısa açılış konuşmasında verdiği destekten dolayı Büyükelçi’ye teşekkür etti. Berlin Başkonsolosu Okan Şanlı da genç akademisyenlere başarılar dilerken, karşılaşacakları tüm sorunlarında kendilerine destek vereceklerini kaydetti. Son konuşmacı olarak kürsüye çıkan gecenin ev sahibi Büyükelçi Başar Şen, konuşma metninin dışında gençlerle samimi hitap etmeyi tercih etti. Kendisinin de 30 yıl önce Stuttgart’ta 6-7 yıl öğrenci olarak yaşadığını hatırlattı ve tecrübelerini aktardı. “Size formel konuşmak istemiyorum” diyen Şen, genç akademisyenlere samimi bir dille hitap ettiği konuşmasında şöyle konuştu: “Size abi tavsiyesi verebileceğim birkaç konuya değinmek istiyorum. Bir defa Almanya’yı iyi tanıyın. Bulunduğunuz ülkeyi iyi öğrenin. Mümkünse Almanca’nın yanı sıra diğer dillere de yönelin. Bunun dışında buranın kültürün iyi öğrenin. Ben kendi adıma söylüyorum. Türkiye’yi esasen Almanya’ya geldikten sonra öğrendim. Derya içeresinde yüzerken deryanın ne kadar büyük olduğunu, ne kadar farklı ve renkli olduğunu göremiyorsunuz. Onun dışına çıkıp başka bir yerden bakmaya başladığınızda, renkleri fark etmeye başlıyorsunuz. Niteliğini, niceliğini fark ediyorsunuz. Kaliteyi fark etmeye başlıyorsunuz. Başkasına bakarak kendinizi tanımaya başlıyorsunuz. Ben o süreçten geçtim. Eminim siz de o süreçten geçeceksiniz. Aynı zamana sadece Almanya’yı değil Türkiye’yi de öğrenmeye devam edin.”
Türkiye ile Almanya arasındaki ilişkilere de değinen Büyükelçi Şen, 1763’te gönderilen ilk Osmanlı elçisinden bu yana genel anlamıyla Türkiye-Alman ilişkilerinin dost ve müttefiklik çerçevesinde yürüdüğünü belirtti. Almanya’da öğrenim gören gençlerin ve akademisyenlerin aynı zamanda Türkiye’nin birer elçisi olduğunu ifade eden Şen, “Burada Orta Avrupa’da bir barış bölgesinde yaşıyoruz. Almanya’nın çevresindekilerin hepsi İsviçre dışında AB üyesi ve NATO üyesi ülkeler. Bizim etrafımıza baktığınız zaman Türkiye neredeyse bütün kriz bölgelerinin çevrelediği bir ülke. Bizden kriz eksik olmuyor. Aynı zamanda bizim üzerimizde de oynanmak istenen oyunlar var ve dolayısıyla içimizde de sorunlar yaratılmaya çalışılıyor. Bizlerin bunları görüp, anlayıp ülkemize o şekilde katkıda bulunmamız lazım. Dış politikada birçok meselemiz var. Bunları hem öğrenin hem anlatın. Büyükelçinize yardımcı elçiler olarak yardımcı olursunuz. Kendinize sorun ‘Ben Kıbrıs meselesini ne kadar biliyorum’. Kıbrıs meselesi bugün ortaya çıkmış mesele değil. Bunu öğrenip etrafınıza anlatırsanız vatanınıza faydalı olmuş olursunuz. Malumunuz bir sözde soykırım iddiası var. Bunun nedeni nedir? Türkiye’nin tezleri neler bunları bilip çevrenize anlatırsanız büyük bir hizmet yapmış olacaksınız” dedi. Konuşmaların ardından konuklar için yemek-içecekler ikram edildi. Resepsiyonun sonuna kadar elçilikte kalan büyükelçi öğrencilerle sohbet etti ve öğrencilerle bol bol hatıra fotoğrafı çektirdi.