Güncelleme Tarihi:
BERLİN Büyükelçilik Binası’nda kurulan ‘aşure sofrası’ndaki konuşmasına, “Değerli kardeşlerim, değerli canlar” sözleriyle başlayan Büyükelçi Ali Kemal Aydın, şunları söyledi: “Avrupa çapında artan ırkçılık, yabancı ve İslam düşmanlığı, mezhep, meşrep, etnik köken farkı tanımaksızın toplumumuzun her kesimini hedef alıyor. Irkçılık, yabancı ve İslam düşmanlığı günlük hayatta Müslümanlara yönelik hakaretlerden şiddet eylemlerine, çalışma hayatındaki ayrımcılıktan camilere yönelik saldırılara kadar geniş bir alanda rastlıyoruz. Yabancı düşmanı ve ayrımcı uygulamalar eğitim hayatında ilköğretime kadar inebiliyor. Türk toplumunun üyeleri olarak bizlerin de aramızdaki siyasi farklılıkları bir kenara bırakarak, ırkçılık, yabancı ve İslam düşmanlığı gibi toplumumuzun geleceğini ilgilendiren temel konularda birlik ve beraberlik içerisinde hareket etmemiz gerekir. Bu noktada Alman toplumunun büyük çoğunluğunun da yanımızda olduğunu unutmamalı ve onlarla da sosyal barışı tehdit eden bu popülist aşırı sağcı akımlara karşı işbirliği ve dayanışmayı geliştirmeliyiz.”
‘YÜREĞİMİZDE HİSSEDİYORUZ’
“Masum insanların, kadınların ve çocukların her gün yaşamını yitirdiği çatışma, savaş ve karışıklıklarla Müslümanların arasına ekilmeye çalışılan nifak tohumlarını dikkate aldığımızda, aramızdaki birlik, beraberlik ve kardeşliğin güçlendirilmesinin her zamankinden daha fazla önemli ve öncelikli hale geldiğini görüyoruz. Farklı mezheplere mensup kardeşlerimizin Muharrem ayında müşterek düzenledikleri veya katıldıkları aşure sofraları, birbirimizi daha iyi anlamamız ve tanımamızın yanı sıra aramızdaki dayanışma ve kardeşliğin güçlenmesi bağlamında da önemli ve değerli vesilelerdir. Muharrem ayı, her şeyden önce bir matem ayıdır. Sevgili Peygamberimizin, ‘Cennet gençlerinin Efendisi’ diyerek övdüğü torunlarından Hz. Hüseyin ve beraberindeki Ehl-i Beyt mensubu 72 insan, Kerbela’da günlerce susuz bırakılarak baskı ve zulme uğramış ve Hicri 61 yılının Muharrem ayının 10’uncu gününde şehit edilmişlerdi. Bu vahşet aradan geçen yüzyıllara rağmen Müslümanların yüreğini dağlamaktadır. Özellikle Alevi kardeşlerimiz Hz. Hüseyin’in ve Ehl-i Beyt’in uğradığı zulmü ve işkenceyi bedenlerinde hissetmekte, onların susuz bırakıldıkları günlerin anısına Muharrem ayında oruç tutmakta, onların çektikleri acı ve sıkıntılara ortak olmaktadırlar. Kerbela şehitlerini rahmetle anıyor, acılarını yüreğimizde hissediyoruz” dedi.
‘SIKINTILAR GERİDE KALDI’
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Almanya ziyaretine de değinen Aydın, şöyle devam etti: “Türkiye-Almanya ilişkilerinde geçtiğimiz yıllarda yaşanan sıkıntıların geride bırakılarak, iki ülke arasındaki ilişkilerin iyileştirilip, geliştirilmesi yönünde önemli bir fırsat yakalanmıştır. Küresel ve bölgesel pek çok konuda ortak çıkar ve yaklaşımlara sahip olan iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesi, ikili ilişkilerin ötesinde bölgesel ve küresel barış ve istikrarın korunup, kuvvetlendirilmesi bakımından da önem taşımaktadır. Ülkelerimiz arasında derin siyasi bağlar, yoğun ekonomik-ticari ilişkilerin yanı sıra eşi olmayan bir insani boyut mevcuttur. Almanya’da yaşayan 3.5 milyona yakın insanımız Türkiye-Almanya ilişkilerini özel kılan en önemli unsurdur. Türk toplumunun eşit yurttaşlar olarak refahı ve mutluluğu temel önceliğimizdir.”