Bu kin, bu nefret niye?

SOSYAL Demokrat Partili (SPD) Federal İçişleri Bakanı Nancy Faeser, ‘X’ hesabından “Türk aşırı sağcıların sembollerinin stadyumlarımızda yeri yok. Avrupa Futbol Şampiyonası’nı ırkçılık için bir platform olarak kullanmak tamamıyla kabul edilemez. UEFA’nın olayı araştırmasını ve yaptırımları değerlendirmesini bekliyoruz” paylaşımında bulundu.
Çok geçmeden Türkiye kökenli Federal Beslenme ve Tarım Bakanı Cem Özdemir de (Yeşiller) ‘Bozkurt’un mesajının aşırı sağcı, terör ve faşizm olduğunu, tartışmaya gerek duyulmadan UEFA’nın bunu cezalandırması gerektiğini yazdı.

YASAKLANMASINI İSTEDİLER
Yıllardır PKK yanlısı bir politika izleyen Sol Parti de partiyi terk ederek Birlik Sahra Wageknecht (BSW) çatısı altında bir araya gelen politikacılar da Almanya’da ‘Graue Wölfe’ (Bozkurtlar) olarak bilinen milliyetçi Türk çatı örgütlerin yasaklanmasını yeniden gündeme taşıdılar.
‘Almanya’da Kürt Yaşamı Parlamento Çemberi’ üyesi Federal Meclis milletvekilleri, Türk Milli Takımı oyuncusu Merih Demiral’ın futbol sporunun saygı ve hoşgörü ilkeleriyle bağdaşmadığına dikkati çekerek ‘Bozkurtların’ Almanya’daki Türkiyeli azınlıklar için bir tehdit ve tehlike olduğu görüşünü savundular.
Tabii milliyetçi çatı örgütlerinin de ‘Bozkurt’ selamının da yasaklanmasını istediler.
Alman medyasının büyük bir bölümü de buna tam destek verdi.
Tabii bunun abartılmaması uyarısında bulunan sağduyulu Alman meslektaşlar da vardı.

12 BİN 500 ÜYESİ VAR
Almanya’da iç istihbarattan sorumlu Federal Anayasa Koruma Teşkilatı’na göre ‘Ülkücü Hareket’ ideolojisi ışığında faaliyet gösteren Türk çatı örgütleri ‘aşırı milliyetçi!’, ‘aşırı sağcı!’, ‘ırkçı!, ‘antisemitik!’ bir yapıya sahip.
Almanya Demokratik Ülkücü Türk Dernekleri Federasyonu (ADÜTDF) 1978 yılında Almanya’nın Frankfurt kentinde kurulmuştur.
1987 yılında bölünmeler sonucu Türk İslam Kültür Dernekleri Birliği (TİKDB) ve 1993 yılında da Avrupa Türk-İslam Birliği (ATİB) oluşmuştur.
Federal Anayasa Koruma Teşkilatı’nın geçen ay açıklanan son raporuna göre ‘aşırı sağcı!’ olarak nitelenen Türk çatı örgütlerinin 12 bin 500’e yakın üyesi vardır.
Her ne kadar bu örgütlerin faaliyetleri Almanya’da Federal Anayasa Koruma Teşkilatı tarafından izlense de bu dernekler de cemiyetler de çatı örgütleri de yasaklanmamıştır.
Avusturya ve Fransa’da yasak olsa da Almanya’da ‘Bozkurt’ selamı da yasak değildir.

PKK’YA GİDEN PARALAR
Evet...
Almanya’da 1993 yılından beri ‘terör örgütü’ statüsünde olan ve faaliyetleri yasaklanan, 2004 yılından beri de Avrupa Birliği (AB) tarafından ‘terör örgütü’ olarak kabul edilen PKK yasağının kaldırılmasını isteyen Alman politikacıları anlamak mümkün değildir.
Federal Anayasa Koruma Teşkilatı’nın her yıl yayımlanan raporlarında Almanya’daki PKK yanlısı dernek ve cemiyetler ile çatı örgütlerinin PKK adına milyonlarca Euro para topladığı yer almaktadır.
Geçen yıl toplanan 17-18 milyon Euro’nun önemli bir bölümünün PKK’nın merkezine aktarıldığına yer verilmektedir.
Hiç şüphesiz Alman ‘derin devleti’ bu paraların kim veya kimler tarafından toplandığını ve aktarıldığını da bilmektedir.
Almanya’nın çeşitli kesimlerinde yandaşları tarafından düzenlenen gösterilerde yasak olmasına rağmen PKK bayrakları ve sembolleri taşınmakta.
Ama kimsecikler ses çıkarmamakta...
Bu raporları hiç şüphesiz PKK yasağının kaldırılmasını ve Almanya’daki milliyetçi Türk dernek ve cemiyetlerin yasaklanmasını isteyen Alman politikacılar da bilmektedir.
Kaldı ki, Almanya’daki asıl tehlike, sayıları 12 bin 500 civarında olan milliyetçi Türkler ve Türkiye kökenliler değil, ‘demokrasinin kalbi’ olarak bilinen Federal Meclis’e giren ve gücünü her geçen gün artıran sağ popülist Almanya için Alternatif’tir (AfD).
*
Evet...
‘Bozkurtlar’ Federal Anayasa Koruma Teşkilatı’nın raporuna göre ‘şüpheli vaka’ konumundadır.
Ama AfD, Almanya’nın Saksonya, Saksonya-Anhalt ve Thüringen eyaletlerinde ‘kesinleşmiş aşırı sağcı’, 4 başka eyaletinde de ‘şüpheli vaka’ statüsündedir.
AfD aynı zamanda Almanya’da özgürlükçü demokratik hukuk devletini devre dışı bırakmayı hedeflemekle suçlanmaktadır.
Bu partinin faaliyetleri de ülke genelinde izlenmektedir.
AfD Thüringen Teşkilat Başkanı Björn Höcke’nin “faşist” olarak nitelendirilmesine Alman mahkemesi bile izin vermiştir.
Ama işte bunlar görmezden, duymazdan gelinerek, ‘Bozkurt’ selamı verdi diye, golleriyle EURO 2024’ün favorisi gözüyle bakılan Avusturya’yı devre dışı bırakan Merih Demiral adeta linç edilmek istenmektedir.
Bu kin, bu nefret niye?
Bu Türk düşmanlığı niye?