"Bu bir komedi"

Tekin, beraberindeki CHP Genel Başkan Yardımcıları Atilla Emek, Gökhan Günaydın, Perihan Sarı, Ayten Kayalıoğlu, Genel Sekreter Bihlun Tamaylıgil, milletvekilleri İzzet Çetin, Levent Gök ve Faik Tunay ile Yenimahalle İlçe Başkanlığında düzenlenen aşure dağıtım etkinliğine katıldı.

Tekin ve beraberindekiler etkinlikte ikram edilen aşurelerden yedi.

Gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını da yanıtlayan Tekin, “CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan'a ait olduğu iddia edilen bir ses kaydı internete düştü. Burada Tarhan, 2010 yılında HSYK'ya üye seçiminde, 'Bize YARSAV'ın militanı olacak eleman lazım' diyor. Bu iddiaları nasıl değerlendiriyorsunuz” şeklindeki soruya “Bu iddiadan haberim yok, maalesef Türkiye kurtlar vadisi gibi hergün nereden ne çıkacağı belli değil” karşılığını verdi.

Tekin, “AK Partili Bülent Gedikli'nin bugün gazetelere yansıyan bir iddiası vardı, CHP'nin İş Bankası aracılığıyla ticaret yaptığını iddia etti, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz” sorusu üzerine ise “Sayın Gedikli'nin iddiasına sadece gülünür. Türkiye'nin en önemli, en milli bankası nasıl yıpratılabilir, nasıl siyasete bulaştırılabilir, bunun uğraşısı içerisindeler. Buna da hiçbir CHP'li asla müsaade etmeyecek. Eğer, şerefleri haysiyetleri varsa, ellerinde belgeleri varsa, ortaya koysunlar. Afaki konuşmalara müsaade etmeyeceğiz. Bu önemli bir kurumdur, bu kurumu zedelemek hiç kimsenin hakkı ve haddi değildir, ayıptır” dedi.
Tekin, bir gazetecinin “Cumhurbaşkanlığı'na aday olacak mısınız” sorusuna da “Evet, yani yakıştıramadınız mı? Olmaz mı? Niye olmasın” yanıtını verdi.
Başka bir gazetecinin soruyu yinelemesi üzerine Tekin, “Tarihi bilsem. Bana tarihi bildirirseniz, ben de ona göre partime, Genel Başkanıma, örgütüme sorup karar alacağım. Ama tarihi bilmiyoruz. Tarihi belli olursa, sayın Genel Başkanımla yetkili kurullarla görüşmeyi yapacağım” dedi.

“Nasıl öğreneceksiniz” yönündeki soru üzerine ise Tekin, “Şimdi en son Sayın Başbakan'a bir dilekçe göndereceğim. Çünkü iki önemli kurumdan cevap alamadım. Sayın Başbakan ve sayın Meclis Başkanı bu konuda herhalde bize bir cevap verir diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanının görev süresiyle ilgili bir soru üzerine de Tekin, “Türkiye'nin en önemli kurumu, yani devletin en tepe noktasındaki seçimin hangi tarihte olacağını hiç kimse bilmiyor. Sayın Cumhurbaşkanının kendisine yazılı sorduk, 'bilmiyorum' diyor. İkinci muhatabınız kimdir, YSK. Ona soruyorsunuz, o da 'bilmiyorum' diyor. Şimdi ben yurttaş olarak bu hakkımı kullanmak istiyorum. Eğer gerçekten 2012'deyse, 2012 seçimleri için bir hazırlık gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'ın “görev süresinin 7 yıl olduğu” yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine Tekin, şunları söyledi:
“Çıkacak aslanlar gibi 5 ya da 7 yıl diyecekler. Böyle bir şey olur mu? Muamma, bir kısmı 5 olabilir, bir kısmı 7 olabilir. Bir soralım, bir bakalım yasaya. Kasaplar Odasının seçimi hangi tarihte belli, Pazarcılar Odasının seçiminin hangi tarihte olacağı belli. Türkiye'nin en önemli, devletin başını temsil edecek kurumunun seçim tarihi belli değil. Bu komedi... Çok ayıptır. Türkiye'ye yakışacak bir manzara değildir.”

Tutukluluk sürelerine ilişkin Adalet Bakanı'nın açıklamalarının hatırlatılması ve bundan sonraki adımlarının sorulması üzerine Tekin, bu konuda çalışmalarının sürdüğünü, çalışmanın tamamlanmasının ardından düşüncelerini açık ve net bir şekilde dile getireceklerini bildirdi.

Gökhan Günaydın'ın konuşması

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın da konuşmasında, etkinlikte olmaktan duydukları mutluluğu dile getirdi.
“İslam aleminin içine yüzyıllar önce sokulmuş fitnenin acısı hiç bitmedi” diyen Günaydın, “Kerbela'da kendi siyasi amaçları uğruna Peygamber'in torunlarını katledenlere yönelik kinimiz ve nefretimiz de hiç bitmedi. Bu düşüncelerle, bu duygularla yüzyıllar boyunca Muharrem ayı çeşitli etkinliklerle anılıyor. O günden bugüne aktarılan çeşitli senaryolar var. Türkiye ya aydınlıktan yana olacak, ya özgürlükten yana olacak, ya insanların kendi inançları doğrultusunda serbestçe yaşayabildiği bir ülke olacak ya da Türkiye bütün bunların yerine, birilerinin dikte ettiği hayat tarzını yaşamak zorunda olan coğrafyalara benzeyecek. Seçimimiz işte bu kritik noktadadır” ifadelerini kullandı.

Anayasanın inanç özgürlüğüne ilişkin maddesini hatırlatan Günaydın, şunları kaydetti:
“Milyonlarca Alevi yurttaşımız, henüz kendi inançlarının en temel gereği olan cemevlerine kavuşmuş değiller. Bu anayasal güvence altında değildir. Alevi çalıştaylarını, Alevi açılımlarını düzenleyenler, cemevlerine yönelik adım atalım dediğimizde ısrarla, bu alanda herhangi bir adım atmamaktadırlar. Bunun yerine yurttaşlarımızı bir kez daha birbirine düşüren örneğin meleleri, Diyanet'in kadrolarına almak gibi yeni açılımların peşinde olmaktadırlar. Diyanet'in bunca kadrosu varken, bu kadro belirli bir alt mezhebe, kültüre hizmet ederken, milyonlarca Alevi dışlanırken, bu alanda bir adım atmayanların, şimdi de meleleri Diyanet kadrolarına yazarak, yeni bir ayrımcılığın peşinde olmaları Türkiye'yi götürmeye çalıştıkları karanlık dehlizleri bir kez daha gözler önüne sermektedir.”
Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar da Batıkent'e bir Cemevi ihtiyacı olduğunu bildiğini belirterek, gelecek yıl Muharrem Ayı'na yetişmek üzere bir Kültür Merkezi inşa ederek orada Alevi vatandaşlara tahsis edeceklerini bildirdi.