Boşanmaya yeni düzenleme

Güncelleme Tarihi:

Boşanmaya yeni düzenleme
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 29, 2008 09:40

Avrupa Birliği'nde her yıl ayrılmaya karar veren yaklaşık 170 bin çift, farklı ülke vatandaşları olduğu için sorun yaşıyor. Avrupa Birliği adalet bakanları, Brüksel'de yaptıkları toplantıda, farklı ülke vatandaşı olan çiftlerin boşanma işlemlerini kolaylaştırmayı masaya yatırdı. Ancak tartışmalar büyüdü ve bambaşka bir kriz yarattı.

Haberin Devamı

Boşanmaya karar veren çiftler için yargı süreci kimi zaman işkenceye dönüşebiliyor. Farklı ülke vatandaşı olan çiftler için ise boşanma süreci, kimi zaman birkaç yıl alabiliyor. Avrupa Birliği’nde her yıl ayrılmaya karar veren yaklaşık 170 bin çift, bu sorunu yaşıyor.

Avrupa Birliği adalet bakanları, Brüksel’de yaptıkları toplantıda, farklı ülke vatandaşı olan çiftlerin boşanma işlemlerini kolaylaştırmayı masaya yatırdı. Ancak tartışmalar büyüdü ve anlaşmazlıkla sonuçlandı.
Dinsel ve kültürel farklılıklar, Avrupa Birliği’nin tüm üye ülkelerde geçerli boşanma kanunları belirlemesini neredeyse imkânsız kılıyor.

Dinin etkisinin daha büyük olduğu, Polonya ve İrlanda gibi üye ülkelerde, boşanmak hiç de kolay değil. İsveç’te ise boşanma süreçleri olabildiğince basitleştirilmiş durumda. Fransa ve birkaç ülkede 'zina', boşanma gerekçesi olabiliyor. Bir başka Avrupa Birliği üyesi Finlandiya’da ise bu geçerli değil.

İsveç itiraz ediyor

Tüm Avrupa Birliği çapında geçerli olacak bir boşanma kanunu belirlenmesine, en büyük itiraz İsveç’ten geldi. Boşanmayı kolaylaştıran, ancak mağdur olacak eşin korunması için katı kurallar getiren İsveç, Avrupa Birliği’nin bu koruma önlemlerini zayıflatmasından endişeli.

Fransa’nın Adalet Bakanı Rachida Dati, Brüksel’deki toplantıda İsveçli meslektaşını ikna etmeye çalıştı. 'Aramızda hiç kimse, eşlerin korunması gerekip gerekmediğini tartışmıyor' diyen Fransız Bakan, amacın boşanma konusunda kuralları uyumlaştırma olduğunu kaydetti.

9 ülke ortak hareket edecek

Ancak çıkan anlaşmazlık üzerine, Avrupa Birliği’nin 9 üye ülkesi, ilk kez, diğerlerini beklemeden 'ortak hareket etme' kararı aldı. Aralarında Fransa, Yunanistan, İtalya ve Avusturya’nın da bulunduğu üye ülkelerin bu kararı, büyük bir tartışma başlattı. Bugüne kadar tüm önemli kararlarda 'oybirliği ilkesini' benimseyen Avrupa Birliği’nde, artık kurallar değişiyor mu? Uzlaşma sağlayan ülkelerin yola devam etmesi, yeni ilke olacaksa, bu Lizbon Antlaşması’nın onay sürecinde de uygulanacak mı?

Polonya ve Litvanya gibi üye ülkeler, 'Pandora’nın kutusunu açacağı' ve bir çok başka alanda da uygulanacağı gerekçesiyle, 9 üye ülkenin birlikte yola devam etme kararına hemen tepki gösterdi. Avrupa Birliği Komisyonu’nun Adalet’ten sorumlu üyesi Jacques Barrot ise, tüm bakanların Avrupa Birliği’nde bölünme endişelerinin farkında olduklarını söyledi. Ancak Barrot, bir grup ülkenin uzlaşmasının önemli olduğunu, çünkü bunun diğerlerine de, bu önerinin çoğunluk tarafından benimsenebileceğini gösterdiğini kaydetti.

Almanya henüz kesin karar vermedi

Almanya ise, nasıl bir adım atacağı konusunda henüz kesin kararını vermiş değil. Adalet Bakanlığı Müsteşarı Lutz Diwell, Avrupa Birliği ülkelerinin, soruna çözüm bulmalarının şart olduğunu söyledi. Alman müsteşara göre Almanya’da da, boşanma sürecinde olan ve farklı vatandaşlıklara sahip yaklaşık 30 bin çift var. Müsteşar Diwell, yaşanan yasal zorluklara işaret ederek, kanunların uyumlaştırılmaya çalışılmasının önemini savunuyor.

Avrupa çapında boşanma işlemlerinin kolaylaştırılmasını savunan ülkelerin şimdiki hedefi, olabildiğince fazla üyenin desteğini alarak öneriyi yaşama geçirmek. Gündemdeki taslak metin; ayrılmak isteyen eşlerin, boşanmada hangi ülke kanunlarının geçerli olacağına kendilerinin karar vermesini öngörüyor. Eşlerin anlaşmazlığı durumunda, hangi ülke kanunlarının geçerli olacağı ise, ancak müzakereler sonrasında nihai halini alacak taslakla belirlenecek.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!