‘Boğaz’ın Minik Serçesi’, 17 Aralık’ta yeniden sahnede

1989 yılında yıkılan ‘Berlin Duvarı’nın neden olduğu trajik insan hikâyeleri oldukça fazla. Kimisi Batı Berlin’e kaçmaya çalışırken öldürüldü kimisi de sevdiklerinden ayrı kaldı. Bir de Berlin Duvarı’nın Türkiyeli göçmenler açısından çok az bilinen ve üzerinde çok konuşulmayan hikâyesi var. Anlatıldığı zaman ise sanki mizahi bir anekdot gibi üzerinde gülünen bir hikâye. Ancak yazar Tuğsal Moğul’un kaleme aldığı ‘Boğaz’ın Minik Serçesi’ (Der Kleine Spatz vom Bosphorus) adlı tiyatro oyunu, bu hikâyenin aslında bir zevk uğruna hayatı parçalanan çocukların dramı olduğunu yüzümüze vuruyor. İşçi olarak geldiği Batı Berlin’de yaşarken Doğu Berlin’e geçen, orada genç Alman kadınlarla ikinci bir hayat kuran ve onlardan da çocuk sahibi olan, çoğu da evli ve çocuklu Türkiyeli erkeklerin hikâyesi. Daha doğrusu, ‘Duvar’ yıkılmayacak düşüncesiyle Doğu Berlin’de bırakılan ikinci eşler ve çocuklarının hikâyesi. İkincisi daha trajik. Bu konuda net bir sayı yok elbette. Ancak son yıllarda üzerinde daha çok yazılıp çizilir oldu. Yazar Ahmet Ümit de ‘Kayıp Tanrılar Ülkesi’ kitabında bu konuyu işliyor.

BABASI TERK EDİYOR
Tuğsal Moğul’un bu tiyatro oyunu da farklı bir perspektiften bakarak konuyu ele alıyor. Oyunda, Batı Berlin’de yaşayan babası Mehmet Çiçek’in 1970’lerde Doğu Berlin’e geçerek annesi Gudrun’la tanıştıktan sonra kurduğu ikinci bir hayatın meyvesi olan Selma’nın hikâyesi anlatılıyor. Oyunun prömiyeri Berlin’de geçen ay Ballhaus Prinzenalle’de yapıldı. İstanbul’da yaşayan Devlet Tiyatro Sanatçısı Selin İşcan’ın yönettiği tek kişilik oyunda, Selma karakterini tiyatro sanatçısı Hayal Kaya canlandırıyor. Oyunda seslendirilen 10 adet Sezen Aksu şarkısının müziklerini ise Öz Kavaller yorumladı. Her biri birbirinden muhteşem yorumlarla seslendiren şarkılar senaryoya eşlik ediyor. Tuğsal Moğul, babasını sadece hafta sonları görebilen ve 1982’de geri dönüş parası 10 bin 500 Mark için babası Mehmet tarafından terk edilen minik bir kızın dramını anlatıyor. Oyun Almanca sahneleniyor. Sezen Aksu’nun şarkıları ise Türkçe seslendiriliyor. Şarkıların Almanca çevirisi ise üst yazı olarak sahneye yansıtılıyor. Oyun 17 Aralık’ta saat 20.00’de Ballhaus Prinzenalle’de bu yıl için son kez gösterilecek.Oylunun hikâyesi şöyle; Selma, bir Doğu Berlinli olan Gudrun ile Kreuzberg’de ‘gerçek’ ailesiyle yaşayan ve Doğu Almanya’ya sadece hafta sonları gelebilen bir misafir işçi Mehmet’in kızıdır. Çok sevdiği babası 1980’lerin başında Türkiye’ye geri döndüğünde, Selma, Berlin Duvarı’nın diğer tarafında kalır. Ancak 1989’dan sonra köklerini bulmak için yola çıkar. ‘Boğaz’ın Minik Serçesi’ sadece sıra dışı bir biyografinin aşamalarını takip etmekle kalmıyor aynı zamanda ‘paralel toplum’ terimine yepyeni bir anlam kazandıran yakın Alman-Türk tarihinde bir yolculuk gerçekleştiriyor.