BM'den Çifte Vatandaşlık tavsiyesi

Cenevre'de yapılan Birleşmiş Milletler Irkçılıkla Mücadele Komisyonu toplantısına katılan 15 Alman bürokrat komisyon önünde, Almanya'da bu alanda yapılan çalışmaları anlatıp üyelerin sorularını yanıtladı.
Sonderschule sorunu

BM komisyonu, toplantı sonrasında hazırladığı raporda ise, Almanya'yı sert bir dille uyardı. Komisyon, Almanya'nın "ırkçılık'ı tanımlamasını, Federal Hükümetin, Alman toplumundaki çok etnikli yapıyı kabul etmesini, Almanya'da uzun süreden beri yaşayan başta Türkler olmak üzere diğer yabancılara çifte vatandaşlık hakkı tanınmasını, resmi olarak azınlık statüsü bulunmayan farklı etnik grupların haklarını korunmasını tavsiye etti. Komisyon ayrıca eğitim sistemindeki ayrımcılığa dikkat çekerek, Sonderschule'lere ağırlıklı olarak göçmen kökenli çocukların gönderildiğini ve bunun orantısız olduğuna işaret etti.

Eğitim alanındaki dışlamaya dikkat çeken komisyon, çoğunlukla göçmen kökenli çocukların Sonderschule'lere gönderilmesinin kaygı verici olduğunu belirtti. Raporun 23.maddesinde, 'Komisyon, vatandaş olmayan kişilerin çocuklarının normal okul sistemine entegrasyonunu sağlayan ve çocukların 'Sonderschule'lere gönderilme şartlarını yeniden gözden geçirip mevcut düzenlemeleri iyileştiren etkin önlemler alınmasını tavsiye eder' denildi.
Resmen tavsiye ettiler

BM ırkçılıkla Mücadele komisyonu, 15 Alman bürokratın katıldığı toplantı sonrası hazırladığı raporun "Kaygılar ve tavsiyeler" bölümünde, açık bir şekilde çifte vatandaşlık verilmesini tavsiye ediyor.
Raporun bu bölümünde uzun süreden beri ülkede yaşayan Türklerin büyük çoğunluğunun daha hala Alman vatandaşlığına geçmemesinden duyulan kaygı dile getirilirken, "Komisyon, Almanya'da uzun süre yerleşik olup Almanya doğumluların önceki vatandaşlığını terk etmeden Alman vatandaşlığına alınmasının kolaylaştırılmasını taraf devlete tavsiye etmektedir" denildi.
Irkçılıkla mücadele komisyonun toplantısını takip eden Uluslararası İnsan Hakları Kuruluşu Liga Almanya İkinci Başkanı Yonas Endrias, Alman bürokratların, komisyon üyelerinin bir çok sorusuna yanıt vermekte zorlandıklarını belirtti.
Irkçılık ciddi sorun

Irkçılığın Almanya'da tanımlanmaması nedeniyle çok ciddi sorunlar yaşandığına dikkat çeken Endrias, komisyonun bu soruna dikkat çekerek ırkçılığın tanımlanmasını istediğini belirtti. Berlin Hür Üniversitesi Siyaset Bilimleri mezunu Endrias, 'Almanya, ırkçılığı sadece aşırı sağ sorunu gibi gösteriyor ve sadece organizeli olduğu zaman suç olarak görüyor. Ancak BM komisyonu ise ırkçılığın toplumun her alanında yer alabileceğini ve organizeli olmayan ırkçılığın da tespit edilip cezalandırılmasını istiyor. Bu anlamda Almanya'da ırkçılığı suç sayacak bir yasal düzenleme yok' dedi.


Ev kiralarken ayrımcılık

Yonas Endrias, BM komisyon üyelerinin, Almanya'daki Eşit Muamele Yasası'nda, ev kiralarken, ayrımcılığa izin veren 19.maddeyi ağır bir dille eleştirdiklerini de ifade etti. Endrias, '19.madde, ev kiralarken, ev sahibinin kiracıyı Yahudi, Türk veya Rus olduğu için reddetmesine olanak sağlıyor.
Ev sahibi, bu maddeye dayanarak evini bir yabancıya kiralamayabilir. Alman bürokratlar, komisyon üyelerini bu yöndeki sorusuna, 'sosyal yapının korunması' için yasadaki bu maddenin yer aldığı cevabını verdiler. Ancak bu cevap komisyon üyelerini tatmin etmedi ve raporda yasanın bu maddesinin ayrımcılığı açık bir şekilde legalize ettiğine vurgu yapılarak sert tepki gösterildi ve bu maddenin değiştirilmesi istendi'dedi.



Eşit Muamele Yasasındaki 19.Maddenin 3.bendi

"Bir evin kiraya verilmesinde, sosyal istikrarlı çevre yapısının korunması ve yaratılması ve dengeli ikamet yapısının, aynı şekilde ekonomik, sosyal ve kültürel ilişkilerin sağlanması için farklı muamele gösterilebilir."


BM Irkçılıkla Mücadele komisyonu toplantısına Federal İçişleri Bakanlığı, Federal Alman Dışişleri Bakanlığı, Federal Adalet Bakanlığı, Federal Aile Bakanlığı temsilcileri ile Brandenburg ve Hamburg adalet bakanlığından iki savcı ve Cenevre'deki Alman diplomat katıldı.

Almanya BM bünyesindeki orijinal kısa adıyla ICErd olarak adlandırılan 'Her türlü ırkçı ayrımcılığın ortadan kaldırılmasıyla ilgili Uluslar arası sözleşme'yi 1960'lı yıllarda imzaladı. Dünya çapında ise 170 ülke bu anlaşmaya imza attı. Sözleşmeye imza atan her ülke sözleşme gereği iki yılda bir BM komisyonu önünde yapılan çalışmaları tanıtmak zorunda. Almanya ise gecikmeli olarak 18. devlet raporunu 18-25 Ağustos tarihleri arasında Cenevre'de yapılan toplantıda sundu.