‘Bizim parti bazen bir anarşi yığını’

Güncelleme Tarihi:

‘Bizim parti bazen bir anarşi yığını’
Oluşturulma Tarihi: Kasım 20, 2019 15:50

Almanya’da yabancı ve İslam karşıtı parti AfD’nin 30 Kasım’daki olağan kurultayı, partinin geleceği açısından dönüm noktası olacak. Kurultayın aşırı sağ kanatla koyu muhafazakar kanat arasında tam bir güç yarışına dönüşmesi bekleniyor.

Haberin Devamı

KURULTAY öncesi Berlin’de görev yapan yabancı gazetecilere konuşan AfD Eş Başkanı 78 yaşındaki Alexander Gauland, normal koşullar altında yeniden aday olmayı düşünmediğini belirtti, ancak kurultaydaki duruma göre aday olabileceğinin de mesajını verdi. Gauland, “Bizim partimiz bazen bir anarşi yığını. Geleceği ve kimin aday olacağı önceden bilinmez. Biri kalkar, kurultayda çok iyi bir konuşma yapar ve kurultayı belirler. İki yıl önce hiç tanınmayan bir kadın aday çıktı ve bir oyla başkanlık seçimini kaybetti. Ben de onun kazanmasını önlemek için araya girdim. Daha sonra bu kadın aday partiden ihraç edildi” dedi. (Aşırı sağ kanattan Doris von Sayn-Wittgenstein iki yıl önce aday olmuş, anayasa düşmanı bir örgütü desteklediği ortaya çıkınca partiden ihraç edilmişti.)

Haberin Devamı

‘BUNU HÖCKE’YE SORUN’
Gauland, bu kurultayda da böyle bir durumun ortaya çıkabileceğini belirterek, her ihtimale karşı adaylık hakkını saklı tuttuğunu söyledi. Gauland, parti içinde aşırı sağ kanadın önde gelen temsilcisi Björn Höcke’nin aday olması yönünde gelen sorulara ise, “Bunu Höcke’ye sorun” diye yanıt verdi, ama Höcke’nin partinin bir parçası ve merkezinde biri olduğunu da belirtti.
Gauland, Höcke’nin seçilmesi durumunda, partinin aşırı sağa kayacağı endişesi taşımadığını, yönetimde diğer güçlerin bu dengeyi sağlayacağını savundu. Höcke’nin, ‘temel emekliliğin’ sadece Alman vatandaşlarına ödenmesi talebinin duygusal olarak arkasında olduğunu belirten Gauland, “Ancak bunun Anayasa Mahkemesi’nden geri döneceğini düşünüyorum. Çünkü prim pasaporta göre kesilmiyor” dedi.

‘AVRUPA’YA GELMESİNLER’
AfD Eş Başkanı Alexander Gauland, mültecilerin balkanlarda insanlık dışı kamplarda kaldığı konusundaki eleştiriler hakkında ise şunları söyledi: “Avrupa’ya gelmemeleri en doğrusu olur. Onların daha iyi bir yaşam standardı için Avrupa’ya göç etme hakkı yok. Onların, aslında sınırlardan geri çevrilmeleri gerekir. Avrupa bunun altından kalkamıyor. Yunanistan’a kadar gelenlerin aslında geri gönderilmesi gerekir. Ama Avrupa bunu yapamıyor, çünkü fikir birliği yok. Bu nedenle sorunlar yaşanıyor.”

BAKMADAN GEÇME!