Güncelleme Tarihi:
Berlin’de Türklerin yoğun olarak yaşadığı Kreuzberg İlçesi’nde, Wrangelstrasse üzerinde bulunan Bizim Bakkal’a destek sürüyor. Mahalle sakinleri yaptıkları baskı ile emlak şirketine geri adım attırdılar.
Şirket, Bizim Bakkal’ın sahibi Ahmet Çalışkan’a verdiği çıkışı geri çekmek zorunda kaldı ancak her an yeniden fikir değiştirerek kira sözleşmesini iptal edebilir.
Bu nedenle “Bizim Kiez” (Bizim Mahalle) adı altında başlatılan ve Bizim Bakkal’ın kapısını kilit vurdurmamak için haftalardır her Çarşamba akşamı gerçekleştirilen protesto gösterilerine devam ediliyor. Önceki akşam da Bizim Bakkal önünde bir protesto gösterisi gerçekleştirildi. Bu gösteride yapılan konuşmalarda insanlar arası dayanışmanın ve güç birliğinin yarattığı sinerjiye dikkat çekilerek, mücadeleye devam edileceği vurgulandı.
BİZİM KİEZ, KOTTİ&CO İNİSİYATİFİNİ DESTEKLİYOR
Bizim Bakkal’ın önünde yapılan gösteriye aynı dertten muzdarip başka sokak ve apartmanlarda ikamet eden kiracılar da katılarak Bizim Kiez inisiyatifinden destek talebinde bulundular. Gelecek hafta Çarşamba gösterisinde Bizim Kiez, Kotti&Co adı altında örgütlenen diğer mahalleli bir gruba bir protesto yürüyüşüyle destek verecek.
Toplantıda Kreuzberg’te oluşan ve paragöz emlakçılara karşı kiracıları korumak ve savunmak üzere kurulan yeni inisiyatifler kendilerini kamuoyuna tanıtacaklar.
Berlin’in yıllarca ‘Küçük İstanbul’ olarak da bilinen Kreuzberg İlçesi Berlin Duvarı’nın yıkılıp iki Almanya’nın birleşmesinden sonra büyük değişime uğradı. Büyük emlak şirketleri bölgedeki apartmanları satın alıp modernize ederek lüks apartman dairelerine dönüştürüyorlar ve çok yüksek fiyatlara pazarlıyorlar.
Bizim Bakkal’ın 28 yıldır hizmet verdiği apartman da aynı akıbete uğradı ancak mahalleli bir araya gelip Bizim Kiezinisiyatifini kurdu ve verdiği mücadele ile kamuoyunda büyük destek buldu. Kreuzberg’te eski apartman binalarının satılması, restore edilerek özel konutlar haline dönüştürülmesi vesilesiyle dar ve orta gelirli insanlar semtten taşınmak zorunda kalıyorlar.Bir yandan Kreuzberg bilinen özelliklerini yitirip beynelmilel bir yer haline dönüşme süreci yaşarken diğer yandan semtte bulunan bakkal, çamaşırhane gibi küçük işletmeler de yerlerini zincir işletmelere terk etmek zorunda bırakılıyor.
Bu gidişe dur demenin sembolü haline gelen Bizim Kiez artık bir harekete dönüşme sürecine girdi. Elde edilen başarılar ve kamuoyu baskısı mahalleler ile mahalleliler arasındaki dayanışmayı arttırıyor.Çarşamba da Kreuzberg’in çeşitli semtlerinden yüzlerce mahalleli bir araya geldi. Yaz mevsiminde olmamız, havaların sıcak gitmesi gösterilere şenlik havası da kazandırıyor. Son gösteri göç öykülerinin okunduğu ve ilgiyle dinlendiği bir edebiyat şöleniyle son buldu. Misafir İşçilerin Kızları Oğulları adlı girişim gurubu (DaughtersandSons of Gastarbeiters) kendilerinin kaleme aldığı otobiyografik göç öykülerini seslendirdiler.
TÜRKİYE’DEN DE DESTEK GELDİ
Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken Berlin’de Bizim Bakkal için verilen mücadeleyi sonuna kadar desteklediklerini açıkladı. Türkiye’de çok sık yaşanılan kentlerin veya mahallelerin modernleşmesi ve dönüşümü adı altında yaşam kültürünün yok edilmesinin benzerine Almanya’da karşı durulmasını sevindirici bulduklarını ifade eden TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, "Biz de TESK olarak Kreuzberg’te mahallesine sahip çıkanların yanındayız." dedi.