Güncelleme Tarihi:
NSU teröristleri Uwe Mundlos ve Uwe Böhnhardt’ın 9 Haziran 2004’te Almanya’nın Köln kentindeki Keup Caddesi’nde gerçekleştirdikleri ‘çivili bomba’ saldırısında bazıları ağır olmak üzere 22 kişi yaralandı. Saldırının 20’nci yıl dönümü vesilesiyle Keup Caddesi’nde ‘Birlikte Anma ve Kültür Festivali’ düzenlendi. Ancak anma ve festival, ırkçı zihniyetin yeniden harekete geçmesiyle gecikmeli başladı. Keup Caddesi için polise bomba ihbarı yapıldı. Hemen harekete geçen polis, etkinliğe katılmak için caddeye gelenleri bölgeden uzaklaştırdı. Etkinliğe katılmak için önceden gelen Kuzey Ren Vestfalya (KRV) Başbakanı Hendrik Wüst ile Köln Büyükşehir Belediye Başkanı Henriette Reker de polis araçlarına bindirilerek Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. Konuşmaların yapılacağı sahne ile çevrede polis köpekleriyle geniş kapsamlı sıkı aramalar yapıldı. Uzun süren aramaların ardından patlayıcı madde bulunamadığı ortaya çıktı ve iki saat sonra etkinliğin başlamasına izin verildi.
O DÜKKÂNDA BULUŞTULAR
Etkinliğe, farklı partilerden politikacılar, sanatçılar, gencinden orta yaşlısına, yerlisinden göçmen kökenlisine çok sayıda kişi katıldı. Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’in de etkinlik alanına gelmesiyle tam bir ‘birliktelik’ sergilendi. ‘Çivili bomba’ saldırısı törenle anılırken, bomba ihbarına rağmen yerli, yabancı, göçmen kökenli insanların sergiledikleri birlik ve beraberlik kültürel etkinliklerle kutlandı. Cumhurbaşkanı Steinmeier, Eyalet Başbakanı Wüst, Büyükşehir Belediye Başkanı Reker ve Köln Başkonsolosu Turhan Kaya, ‘üzerinde çivili bomba’ bulunan bisikletin patlatıldığı Özcan ve Hasan Yıldırım kardeşlerin sahibi olduğu kuaför dükkanında mağdurlarla bir araya geldiler. Mağdurlara ve yakınlarına tekrar geçmiş olsun dileklerini iletirken, toplumsal birliktelik ve bütünlüğün dinamitlenmesine izin verilmeyeceğinin altını çizdiler.
‘BURADA OLMAKTAN MUTLULUK DUYUYORUM’
Konuşmasına, bomba ihbarını kınayarak başlayan Cumhurbaşkanı Steinmeier, şunları söyledi: “Bugün burada, Keup Caddesi’nde sizlerle birlikte olmaktan gerçekten mutluluk duyuyorum. Gerçek şudur; Biz politik, devlet ve güvenlik birimleri olarak 10 yıldan daha uzun süre aşırı sağcı terörün boyutunu ve bıraktığı kan izlerini kabullenmek istemedik. Irkçı ve insan düşmanı Nazi ideolojisinin cinayetlerini, insanları yaralamalarını, soygunlarını, geriye izler bıraktıkları halde görmezden geldik. Bunların birbiriyle bağlantıları olduğunu çok sonradan fark ettik. Bu ve benzer terör eylemlerinden etkilenen mağdurlara sadece Köln’de değil, Nürnberg, Kassel, Hamburg, Münih, Rostock, Dortmund ve Heilbronn’da (NSU cinayetlerinin işlendiği kentler) ön yargılı bir biçimde davranılıp ‘şüpheli-zanlı’ gözüyle bakıldı, insanlar bu nedenle acı üstüne acı yaşadı. Bundan 20 yıl önce sinsi ve ırkçı ölüm planları yapanlar bizi bölemediler. Ve günümüzde insana saygı olmayan ideolojiyi paylaşanlar ve onun hayalini kuranlar da bunu başaramayacaklar. Aksine, biz daha fazlayız ve biz buradayız! Birlikte (Zusammen).” Cumhurbaşkanı Steinmeier, “Nedeni ne olursa olsun, sağ, sol ya da radikal fanatizm demokrasiyi yok eder ve biz bunu istemiyoruz” dedi, tüm demokratlara ve ırkçılık karşıtlarına harekete geçme çağrısı yaptı.
‘GÜVENLİĞİ SAĞLAMAK DEVLETİN GÖREVİ’
Köln Büyükşehir Belediye Başkanı Henriette Reker de KRV Eyalet Başbakanı Hendrik Wüst de barış içinde birlikte yaşamın korunmasının, milliyet, dil, din, ırk ve cinsiyet ayırımı yapılmaksızın herkesin güven içinde yaşamalarını sağlamanın devletin görevi olduğunu vurguladılar. Kendilerinin bu alanda gereken özeni gösterdiklerini belirten Wüst ile Reker, demokrasi düşmanlarına ve ırkçılara karşı hep birlikte kararlı bir biçimde mücadele verilmesi çağrısında bulundular.