AA / Fotoğraflar: AA, AP, Reuters, dpa, Arşiv
Oluşturulma Tarihi: Ekim 03, 2021 12:42
Doğu ve Batı Almanya’nın resmi olarak 3 Ekim 1990’da birleşmesinin üzerinden 31 yıl geçmesine rağmen Almanlar arasında tam bir bütünleşme sağlanamadı. Hâlâ bir şeylerin eksik olduğunu düşünen Almanlar, özellikle ücretler ve emeklilik maaşları konusunda şikâyetçi.
İKİNCİ Dünya Savaşı’nı kaybeden Almanya, işgal kuvvetleri ABD, Fransa, İngiltere ve Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) tarafından dörde bölündü. Daha sonra ABD, Fransa ve İngiltere’nin kendi yönetim birimlerini birleştirmesi sonucu 1949’da Federal Almanya Cumhuriyeti (Batı Almanya), doğuda da SSCB’nin etkisi altında bulunan ve sosyalist sisteme sahip Alman Demokratik Cumhuriyeti (Doğu Almanya) kuruldu. Doğu Alman yönetimi, halkın Batı Almanya’ya gitmelerini engellemek amacıyla 1961’de daha sonra ‘Utanç Duvarı’ olarak anılacak Berlin Duvarı’nı inşa etti. SSCB Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov’un 1980’li yıllarda açıklık ve yeniden yapılanma politikasıyla Doğu Almanya, Macaristan ve Polonya gibi ülkelerin yer aldığı Doğu Bloku ülkelerinde reform süreci başladı. Doğu Almanya’da halkın rejime karşı sokağa çıkması sonucunda 1989’da ‘Utanç Duvarı’ yıkıldı ve iki Almanya 3 Ekim 1990’da resmen birleşti.
‘SİYASİ OLARAK ABARTILIYOR’Bu birleşmenin üzerinden 31 yıl geçmesine rağmen ülkenin doğusunda ve batısında yaşayanlar arasında henüz tam olarak kaynaşma sağlanamadı. Almanlar, iki Almanya’nın birleşmesine ilişkin duygularını ve bu süreçte yaşananları AA muhabirine anlattı. Duvarın yıkılmasından kısa süre önce federal sınır koruma teşkilatında çalışmaya başladığını belirten Polonya sınırındaki
Frankfurt an der Oder şehrinde yaşayan
Lars Wendler, “Şimdi Frankfurt an der Oder’de Federal Polis teşkilatında çalışıyorum. (Birleşme) Benim için çok olumluydu. Doğuya gittiğimde hayatım değişti ve ben iyi durumdayım. Çocuklarım Frankfurt an der Oder’de doğdu ve büyüdü. Bunu iyi bir olay olarak görüyorum” dedi. Wendler, Almanya’nın doğusunda ve batısında yaşayanlar arasında kaynaşma olup olmadığına ilişkin bir soruya, “Kaynaşmayla ilgili daha yapılması gerekenler var. Maalesef siyasi olarak abartılıyor. Ben, ailem ve arkadaş çevremde bir sorun görmüyorum. Ancak hâlâ bir şeyler eksik. Özellikle ücretler ve emeklilik maaşları konusunda. Ancak insanlar her yerde aynı. Ben Almanya’nın doğusunda Alman’ım aynı zamanda Almanya’nın batısında da Alman’ım. Bu bir sorun değil” cevabını verdi.
Helge Riesberg ise iki Almanya arasındaki duvarın yıkıldığı sırada yollarda olduğunu belirterek, “Bir vakit duvarın yıkıldığını duydum. İlk anda inanılmazdı ve çok güzeldi. Bunu yalnız kutladım. Daha sonra Frizya adasındaydım. Çok mükemmeldi” diye konuştu. Ülkenin batısında ve doğusunda yaşayanların büyük bir bölümünün kaynaştığını ifade eden Riesberg, eskiden doğu Almanya’da yaşayanların mantalite ve özgürlük hissi konusunda Almanya’nın batısında yaşayanlardan daha ileride olduğunu vurguladı.
‘DOĞU ALMANYALI HEP ZAMAN FAKİR KALIR’Soy ismini vermek istemeyen Dagmar adlı 78 yaşındaki kadın da Doğu Almanya’nın Batı tarafından satın alındığını belirterek, “Batılılar çok ucuza kapattılar. Bizim dairelerimizi, fabrikalarımızı, hatta göllerimizi, ormanlarımızı aldılar. Her şey satıldı. Bizim hâlâ batıdaki gibi emeklilik puanlarımız yok. Kendimi çok kötü hissediyorum” dedi. Duvar yıkılmadan önce Doğu Almanya’da rejime karşı gösterilere katıldığını ifade eden Dagmar, “Elbette bugün özgür yaşadığım, çok seyahat ettiğim için mutluyum. Şanslıydım, işten çıkarıldıktan sonra hızlı bir şekilde iş buldum ve Doğu Almanya’da satın alamayacağım çok şey alabildim. Böyle konuşabildiğim için de mutluyum” şeklinde konuştu. Dagmar, bugün hâlâ yüksek pozisyonlarda hep Batı Almanya’dan gelenlerin olduğunu ifade etti. Oğluna batıdan bir kadınla evlenmesini tavsiye ettiğini anlatan Dagmar, “Çünkü Doğu Almanyalı her zaman fakir kalır” diye konuştu.
‘YARIM SAAT ERKEN GİDİYORDU’Dagmar, Almanya’nın doğusunda yaşayanlar ile batısında yaşayanların kaynaşıp kaynaşmadığına ilişkin soruya da “Hayır, çok azı” yanıtını verdi. Birleşmeden sonra belediyede bir iş bulduğunu ifade eden Dagmar, “Genel olarak maaş çok kötü değildi. Ancak benim karşıma oturan iş arkadaşımın maaşının yüzde 60’ını aldım. O benden çok gençti ve her gün yarım saat benden erken eve gidiyordu” diye konuştu.
Baden-Württeberg’de büyüyen 44 yaşındaki Karl Hendric de duvar yıkıldığında 13 yaşında olduğunu dile getirerek, “Bu dönüm noktasını çok güzel buluyorum. Bu Almanya için zenginliktir. Kültürel açıdan da. Doğu ve batıyı çok heyecan verici buluyorum. Ben Stuttgart yakınlarında büyüdüm ve Zinnowitz’de doğan bir dedem vardı. Burası Baltık Denizi kıyısında bulunuyor. Evimizde bizim doğulu-batılı ihtilafımız yoktu. Bizim için Almanya’nın birleşmesi çok güzeldi ve aileyi birleştirdi” ifadelerini kullandı.
BATIYA GÖRE HÂLÂ GERİDEAlman İkinci Televizyon Kanalı ZDF’nin yaptığı bir araştırmaya göre, Almanya’nın batısında yaşayanların yüzde 50’si, ülkenin doğusundakilerin ise yüzde 36’sı birleşmeden kaynaklanan sorunların çözüldüğüne inanıyor. Alman hükümetinin Almanya’nın doğusundaki eyaletlerin gelişimine ilişkin hazırladığı raporda da doğu eyaletlerin 30 yıl içinde birçok gelişme sağlandığı ancak bu eyaletlerin ekonomik olarak hâlâ batı eyaletlerine göre geride olduğuna dikkat çekildi.