BERLİN / Fotoğraflar: Mehmet Dedeoğlu
Oluşturulma Tarihi: Şubat 03, 2023 11:50
Almanya’ya ilk gelen Türklerden olan Cengiz Gömüsay (80), ‘KariCartoons’ sergisini başkent Berlin’de yerli ve göçmen kökenlilere hizmet veren ‘Divan Derneği’nde açtı. Kendisinin de kurucuları arasında yer aldığı ve Berlin’in Charlottenburg kesiminde yaşayan farklı ulustan, kültürden, dinden ve farklı yaş grubundan inanların bir araya geldiği ‘Divan Komşuluk Evi Merkezi’ndeki serginin açılışına çok sayıda sanatsever katıldı.
‘22 yıl Türkiye, 58 yıl Almanya’ adıyla açılan sergide bir konuşma yapan Cengiz Gömüsay, daha sonra sazını eline alarak müzik ziyafeti verdi. 1943 yılında Balıkesir’de doğan, ilk ve ortaokuldan sonra Erkek Sanat Enstitüsü’nü bitiren Gömüsay, yaşam öyküsünü ve Almanya macerasını da anlattı. Serginin gerçekleşmesinde emeği geçenlere teşekkür eden Gömüsay, şunları söyledi: “‘KariCartoons’ların çoğunda saz, bağlama, cura denen enstrüman da var. Bana ilk enstrümanımı ayakkabıcı olan babam birkaç çift ayakkabı karşılığı satın aldı. Hiç ustam olmadı, üzüm bağlarımızda kendim deneye deneye öğrendim. 1950’li yıllardı. Erkek Sanat Enstitüsü’nü bitirdikten sonra askerliğimi öğretmen olarak Doğu Anadolu’da Sivas’ın bir köyünde yaptım. 1962-1964 yıllarında orada değerli tecrübeler edindim. Halk âşığı Âşık Veysel’i tanıdım orada.”
‘BERLİN ÇOK CANLIYDI’“Benden biraz yaşlı bir komşum Almanya’da çalışıyordu. Yaz tatilinde
VW bir otomobille geldi. Ben de 2 yıl Almanya’da çalışıp bir otomobil satın almayı arzu ettim. O zaman 22 yaşındaydım. Ailem, özellikle de annem buna hiç sıcak bakmadı. Ona rağmen ben başvurdum ve Hamburg’da önerilen bir işyerini kabul ettim. Hamburg’daki Gemi Motorları İşletmesi’nde çalıştım. Başlangıçta ‘Heim’ denilen bir işçi yurdunda kaldım. 12 metrekarelik odada 4 kişi kalıyorduk. 3 ay sonra bir Alman çiftin evinde oda kiralayıp oraya taşındım. 6 ay boyunca bana anne ve babalık yaptılar. Ama daha özgür olmak istediğim için işimi de evimi de değiştirdim. O zamanlar iş bulmak hiç sorun değildi. 3 yıl sonra Hamburg’da sıkılmaya başladım. 1968-69 yıllarında Berlin çok canlıydı. Bazı Alman arkadaşlarım Berlin’e gidip geliyorlardı. Ben de 1968 yılında Berlin’e gelip yerleştim.”
Cengiz Gömüsay ile eşi Eva.‘EVA ENSTİTÜ’DE ÖĞRENMİŞ
Cengiz Gömüsay, Berlin’e taşındıktan sonra AEG Telefunken fabrikasında işbaşı yapmış. 1969 yılında da Siemens fabrikasında çalışan işçilere tercümanlık yapması için işe alınmış. Almanca öğrenmek için hiç kursa katılmamış ama Almancayı ‘Renate Enstitü’, ‘Eva Enstitü’ dediği kadın arkadaşlarından öğrenmiş. Siemens’te çalışırken 7 yıl boyunca sendikacı ve İşyeri İşçi Temsilcisi olarak tecrübe kazanıp Dortmun’daki Sosyal Akademi’de eğitim görme imkânı bulmuş. 1973 yılında evlenip 2 çocuk babası olmuş. Daha sonraki yıllarda Berlin’de engelli gençlere meslek eğitimi danışmanı olarak hizmet vermiş. Tam 44 yıl çalıştıktan sonra 2009 yılında emekli olmuş ve 2 yıl çalışıp bir Volkwagen otomobille geri dönmek isteyen Cengiz Gömüsay buralarda kalmış.
Gömüsay, serginin açılışından sonra bağlamasıyla Âşık Veysel’den ‘Uzun ince bir yoldayım’ başta olmak üzere bazı parçalar çaldı. Kendisinden sonra da yıllarca Berlin’de ve daha sonraki yıllarda Türkiye’de müzik yapan usta sanatçı
Attila Kaban piyanonun başına geçip sanatseverlere unutulmaz bir akşam yaşattı.
Attila Kaban