Bir vize macerası

Güncelleme Tarihi:

Bir vize macerası
Oluşturulma Tarihi: Şubat 27, 2010 12:07

AŞAĞIDA okuyacaklarınız, sizin ya da yakınlarınızın başına mutlaka gelmiştir. Şimdi geriye yaslanın ve “Deja Vu” duyguları hissedeceğiniz bir hikayeyi okumaya başlayın.

Haberin Devamı

Yaşayan, Türkiye’de ki bir meslektaşım. Yani gazeteci.


Ayrıntılı bir şekilde tüm başından geçenleri anlatmış. Biraz kısaltarakta olsa sizinle paylaşmak istedim.
Süleyman Kuloğlu, Konya’da gazetecilik yapıyor. Köln’de ki bir fuardan davet almış ve Alman Başkonsolosluğu’na başvurmuş.
Gerisini ondan dinleyelim.


BİR VİZE NASIL ALINAMAZ


“Başvurudan önce aracı bir şirketten randevu alınması gerekiyor. Bununda bedeli 23 lira. Gerekli işlemi yaparak bana verilen randevu gününde belgelerimle birlikte müracaatımı yaptım.


Vize bölümünde sıram gelince başvuruda bulunduğum gişedeki bayan, Alman amirini çağırma gereğini duydu ve sözkonusu yetkili de gelip belgelerimi inceledikten sonra, bana kısa sürelide olsa Vize verileceğini kesin bir dille beyan etti.

Ardından son işlem olarak "işlem ücreti" adı altında herkesten istenen 60 Euro’yu da yetkililere verdim.

Bunun üzerine şehrime dönüp kargo ile adresime gelecek olan pasaportumu beklemeye ve hazırlıklarımı yapmaya başladım.

Pazartesi ya da Salı günü elime ulaşan pasaportumda vizenin olmadığını görünce tam bir şaşkınlık yaşadım. Ekte birde gerekçesiz “Red” yazısı ve verilen 60 euro ücretin makbuzu vardı. Vakit kaybetmeden, red yazısının üzerindeki telefon numarasını aradım ancak defalarca süren aramama rağmen telefona bakan olmadı. Kimseyle görüşememiştim.

Haberin Devamı

“Acaba bir yanlışlık mı yapıldı” düşüncesiyle ertesi sabah Ankara Almanya Büyükelçiliğine gitme kararı aldım. Vize bölümü girişine ulaştığımda parmaklıklar ardındaki kişiler sorunuma bir cevap veremeyeceklerini ve itirazımı yazılı olarak yapmam gerektiğini söylediler. Israrlarımın bir sonuç vermeyeceğini görünce orada bir dilekçe yazarak (üzerinde telefon numaramda yazılı idi) girişte bulunan şahıslara verdim ve durumun aciliyetine binaen ivedi bir şekilde telefonla da olsa aranıp şahsıma bilgi verilmesini istedim. Aksi halde Almanya'da katılmak istediğim Fuarı kaçıracak ve davetli olduğum iş görüşmesini de yapamayacaktım.


Bir gün sonra çalışma saati bitmeden tekrar Büyükelçilik vize bölümünün önüne giderek sorunumu anlattım ve bir yetkili ile görüşmek istediğimi söyledim. Yaşadığım süreç bir önceki günden farklı değildi. Bu arada da verilen numarayı hala cep telefonumdan aramaya devam ediyordum. Sürekli çalan telefona malesef yine bir bakan yoktu.

Haberin Devamı

Bu arada girişte parmaklıklar ardındaki görevli kişi ile de konuşmam bir şekilde sonuç verdi ve onu içerdeki yetkililerle görüşmeye ikna edebildim. Görevli dönüşünde beni içeriye aldı ve güvenlik aramasından sonra bir kaç gün önce vize başvurusu için görüştüğüm gişedeki bayanla tekrar görüşebildim. Retle sonuçlanan başvuru sürecimi kendisini kısaca hatırlattıktan sonra daha önce bana vize verileceğini beyan eden Alman yetkiliyi çağırdı.


Gelen kişi ile konuşmaya başladık ama bu birkaç cümleden öteye gidemedi. Bana içeriye girmeyi nasıl başarabildiğimi sordu, çünkü içeriye ancak ücreti ödenmiş bir randevu ile girilebiliyordu. Bunun nasıl bir büyük başarı olduğunu doğrusu düşünmeden edemedim..Gururlanmıştım!!!

Haberin Devamı

Sözkonusu Alman yetkili bana ret cevabını 1 cümleyle de olsa izah etti. Sebep Sosyal davası kararının ardından Almanya’ya açmış olduğum “Pasif hizmet” (hizmet alımı) davası idi. Şüphesiz buna çok şaşırdım. Yetkili kişiye Avrupa ya da Almanya’nın hukukun üstünlüğüne inanan idarelerden oluştuğuna inadığım için böyle bir dava açma gereğini hissettiğimi ve bunun zaten Alman makamlarınca bizlere tavsiye edildiğini söyledim. Ancak bu söylediğime bir cevap alamadan Alman yetkili karşımdan kalktı ve gitti. Bu arada bilgisayarlarının hakkımda bir işlem yapmadığını ve nasıl oluyorsa ismim yazıldığında bir işlem yapılamadığını, açtığım dava sonuçlanıncaya kadar da bu durumun böyle devam edeceğini, bir nevi kilitlendiğimi söylediler. Peki madem ki böyle bir kilitlenme sözkonusu idi benden istenen 60 euro neden alındı ve o bilgisayar ismimi bu işlemde nasıl kabul etmişti veya bana o makbuzun çıktısı nasıl alınmıştı?

Haberin Devamı

Bu trajikomik durum bir yana, demek hukuk yollarına başvurmak, bir hakkı hukuki yollarla aramak, hakkınızda olumsuz sonuçlar doğuran bir durummuş.


Alman yetkili karşımdan kalkıp uzaklaşınca orada bulunan bayana bu defa yeni bir dava açacağımı uygun bir dille söyleyerek binadan ayrıldım. Bazen medyada Avrupa ya da Almanya veya Dünya’nın herhangi bir bölgesi hakkında da çeşitli tanıtım yazıları okurdum, ama yaşadıklarım için böyle şeyler yazmıyordu... Almanya hakkında yeni şeyler öğrenmeye başlamıştım. Artık bu konu özel ilgi alanımdaydı..


ALMANYA’NIN GENELGESİ VE İÇİ BOŞ VAATLER


Daha sonra bizim meslektaş, bu kez Almanya’nın geçen yıl Haziran ayında “bir genelge ile” duyurduğu, çeşitli meslek gruplarına yönelik “Vize Maufiyeti”nden yararlanmak için bir çok girişim yapmış.

Haberin Devamı

O girişim ise, başlı başına değil bir yazı, adeta bir kitap konusu...


Bir kere, Türkiye’de ki havaalanlarında bu genelgeden haberi olan kimse yok. Uçak firmaları, vize olmadan kimseyi uçağa almıyor. Böyle bir genelgenin varlığını ise hiç bilmiyorlar.


Yani, bilim adamı, sanatçı, sporcu veya TIR şöförleri görevli olarak bu genelgeden yararlanıp Almanya’ya gidemiyorlar. Çünkü zaten bu girişim başta Türkiye’de ki görevliler tarafından engelleniyor.


Süleyman Kuloğlu bu durumu da bizzat hem Ankara, hem de Antalya havaalanında yaşamış.


Diyor ki:


“Bu ay, tarihi Soysal-Vize kararının yıldönümü.. Bu önemli günün arifesinde yaptığım “Vizesiz Almanya Genelgesinde belirtilen şartları taşıdığına inanan bir Türk vatandaşı bu haktan nasıl yararlanır” yolculuğu “Genelgede belirtilen şartları taşıdığına inanan bir Türk vatandaşı “bu haktan nasıl yararlanamaz” başlığı ile son bulmuştur. Ortada koskoca bir boşluk ve aldatmaca vardır. Bunu isteyen kişi deneyebilir.


Haziran genelgesinin ardından medyada yeralan “Almanya vizeyi kaldırdı” veya “Almanya’ya vizesiz geçişler bugün başladı” ve benzeri başlıklı haberlerin tamamı da maalesef temelsiz kalmıştır.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!