Güncelleme Tarihi:
Goytisolo, AA muhabirine verdiği demeçte, 'sokaklarında kilometrelerce yürüdüğü, her sokağını bildiği ve kendisini çok fazla etkileyen şehirlerden biri olarak gördüğü İstanbula hayran olduğunu' ifade etti.
Barcelonada 1931 yılında doğan, 1956 yılından bu yana yaşamını Fransa, Küba, SSCB, Cezayir, ABD, Balkanlar ve son olarak Fasın Marakeş kentinde sürdüren Goytisolo, Türkiyeyi, 'farklıklıları, karmaşıklıkları olan olağanüstü güzel ve büyük bir ülke' olarak niteledi. İspanyol yazar, defalarca ziyaret ettiği İstanbul için de, 'Kedi gibi 9 canlı olsam bir hayatım hiç şüphe yok ki İstabulda geçer' diye konuştu.
Türkiyenin kendisi için 'her zaman özel duygular beslediği' bir ülke olduğunu ifade eden Goytisolo, 1980 yılında Kapadokyada bulunduğu sırada ordunun yönetime müdahalesiyle ilgili bir anısını şöyle anlattı.
'Ürgüpte sokağa çıktığımda polis kimseye izin vermiyordu. Meydandaki kalabalığın arasından koşarak kendimi bir komiserliğin içine attım. İspanyol yazar olduğumu ve Kapadokya için geldiğimi söyledim. Bana yazılı bir izin belgesi verdiler. Tüm Kapadokyayı tek başıma dolaştım. Her yer bomboştu, hayatımın en unutulmaz turuydu. Polisin verdiği o izin belgesini hala saklarım.'
Pariste yaşadığı dönemde bir Türk derneğine 3 yıl süreyle giderek Türkçe öğrenen Goytisolo, 10 yıldan fazla bir süreden beri yaşadığı Marakeşte 'çok sevdiği Türkçeyi ilerletemeyerek unuttuğunu' söyledi.
Türkiyenin Avrupanın parçası olup olmadığının tartışılmamasını isteyen Goytisolo, 'Ben inanıyorum ki er ya da geç Türkiye ABye katılacaktır' dedi.
Goytisolo, Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Orhan Pamuku şöyle yorumladı:
'İlk okuyucularından biri oldum. Beni İstiklal Caddesindeki Hacıbaba restoranında tanıdı. Ve bana Kara Kitap adlı kitabını yolladı. Bu kitabı daha sonra okuduğumda çok etkilendim. Üstün yeteneğe sahip olan biri. Bana göre Atatürk Türkiyeyi kurtardı ve modern bir ulus haline getirdi, ama bunu yapması geçmişi silmesine mal oldu. Nedense Türk yazarları, şairleri hep geçmişi yok sayarak Balzac ve Zola tarzında yazıyormuş gibi gördüm ve bunu yadırgadım. Bu kadar zengin bir geçmişe sahip bir ülkenin geçmişini harmanlayarak gün ışığına çıkaracak bir Türk yazar aradım. İstanbulun yazıları silinmiş, kaybolmuş gibiydi. Kara Kitapı okuduğumda kaybolan tüm bu yazıları geri elde eden bir yazar buldum.'
Goytisolonun 1954 yılından bu yana yazdığı romanlar ve gezi notlarından oluşturulan 'Tamamlanmış Eserler' adlı diziden 'Romanlar' (1988-2003) adlı 4. cilt ile 'Otobiyografi ve İslam Dünyasına Seyahat' adlı 5. cilt, İspanyolca olarak yayımlandı.
Türkçe de yayımlanan 'Kapadokyada Gaudinin İzinde' ve 'Osmanlının İstanbulu' adlı kitaplarından bazı bölümleri ve bu kitapları yazarken yaşadıklarını 'Otobiyografi ve İslam Dünyasına Seyahat' adlı yeni kitabında yer veren Goytisolo, kitabın ön ve arka kapak resmini de Kapadokyadan kullandı.
'Yazar olarak hiçbir zaman fazla okuyucu bulmanın yollarını aramadım, ama tekrar okuyucu aradım' diyen Goytisolo, okuyucu olarak da asla seçici olmadığını, siyasi görüş olarak kendisine hiç uymasa da romanlarına ya da şiirlerine hayran olduğu çok fazla kişinin bulunduğunu söyledi. İspanyol yazar, uzun bir aradan sonra önümüzdeki Nisan ayında İstanbulu bir kez daha ziyaret edeceğini de ifade etti.