Güncelleme Tarihi:
EGETÜRK, Almanya’da herkesin bildiği bir Türk markası. Bir işçinin alın teriyle var olan, başlı başına bir başarı hikâyesi. Başarının arkasında ise 1961’de ‘macera olsun’ diye Almanya’ya gelen Burhan Öngören var. İzmirli bir ailenin çocuğu olan Burhan Öngören, birkaç arkadaşıyla Almanya’ya çalışmaya gelir. Önce Stuttgart’a ardından da Köln’e gelir. İşçi yurtlarında kalan Türklerin alışık oldukları yiyecekleri bulamama konusundaki şikâyetlerini dinleyince, hemen harekete geçer. İzmir’e dönerek helva ve sucuk yapma işini öğrenen Öngören, zamanla Türk işçileri arasında sucuğun daha çok talep edildiğini görünce, önce ‘İzmir Hakiki Türk Sucukları’ ismiyle üretime başlar. Avrupa’ya Türk işçi göçünün artmasıyla birlikte sucuğa ilgi daha da artar ve ismi tüm Avrupa’ya yayılan ‘İzmir Hakiki Türk Sucukları’ talepleri karşılayamaz hale gelir. Bu arada Türkiye ile Yunanistan arasında Ege Denizi’nde bir itilaf doğar. Egeli bir ailenin çocuğu olan Burhan Öngören, bu itilaf sürerken “Ege Türk’tür” diye isyan eder ve farkında olmadan ürettiği sucuğun yeni markasını da bulmuş olur; Egetürk.
70 BİN METREKARELİK TESİS
Avrupalı Türklerin ‘Egetürk’ sucuğuna olan talebi karşısında kayıtsız kalamayan Öngören, Köln Dünnwald’de küçük bir üretim yeri kiralar. Fakat artan talep karşısında bu üretim yeri de yetersiz gelir ve 1983’te Köln Chorweiler’da satın aldığı arazi üzerine fabrika kurmaya karar verir. Buradan da başta Kuveyt olmak üzere birçok orta doğu ülkesine ihracata başlar. Üretim kapasitesi sürekli artan Egetürk, bugün 70 bin metrekare alan üzerine kurulu, kendi entegre tesislerinde üretim yapan Avrupa’daki tek Türk gıda firması olur. Artan talepler karşısında zamanla cirosu artarak katlanan şirket, klasik sucuğun yanı sıra salam, sosis gibi yeni ürünlere yönelir.
‘TÜRKİYE’DEN İSTİYORLAR’
Kalite ve lezzetiyle Egetürk’ü bir dünya markası yapan Burhan Öngören, firmayı daha da ileriye götürmek için kendisi gibi çalışkan ve mühendis yeğeni Ahmet Emre Eden’i Genel Müdürlüğe getirir. Ürün yelpazesini giderek genişlettiklerini belirten Ahmet Emre Eden, “Zamanla birçok ülkeye ihracat yapar konuma geldik. Lezzetimizle dünyada aranan bir marka olduk. Avrupalı Türkler arasında izin sezonunda Türkiye’ye hediye olarak bizim ürünlerimizi götürenler oluyor. Öyle ki, eskiden geçmişte Avrupa’da yaşayan akrabalarından, dostlarından parfüm, çikolata gibi ürünler isteyen Türkiye’dekiler, artık Egetürk sucukları istemeye başladı” dedi.
Kendi entegre tesislerinde yaptıkları üretimde kalite ve temizliğe büyük önem verdiklerini belirten Eden, “Avrupa’nın en aranılan ve en çok satan Türk sucuk, salam, sosis ve pastırma markasıyız. Ayrıca iş sağlığı ve güvenliğine yönelik tedbirlerimize çok önem veriyoruz. İşçi göçüyle Almanya’ya gelen Burhan Bey’den devraldığımız bayrağı, dürüstlükten ödün vermeyen, azimle daha ileriye taşımaya çalışıyoruz” diye konuştu.
NASIL GIDA DEVİ OLDU
1966: Burhan Öngören, Egetürk’ün temelini attı ve Köln’de küçük bir imalathanede İzmir Hakiki Türk Sucukları markasıyla ilk sucuklarını üretmeye başladı.
1972: Üretim Köln’ün Dünnwald semtindeki eski bir tereyağı fabrikasında devam etti.
1972: Köln’ün Anuga Gıda Fuarı’na katılan firma, daha sonraki yıllarda yine Anuga, Berlin Tarım Fuarı ve Münih’teki Ikofa gıda fuarlarına katılarak tanıtım faaliyetlerini artırdı.
1974: Berlin Gıda Fuarı için hazırlanan üç ton ağırlığındaki Sucuk Ağacı ilgi odağı oldu.
70’li yılların sonu: Üretim günde 10 tona çıkmıştı. Sucuğun yanı sıra, salam ve pastırma üretimine de başlandı. İşçi sayısı 140’a, yıllık cirosu 20 milyon DM civarına ulaşmıştı.
1978: İlk ihracatını Kuveyt’e yapan Egetürk, yıllar içinde ihracat yaptığı ülke sayısını da artırarak Almanya’dan dünyaya Türk sucuğunda lezzet ve kalitenin sembolü oldu.
1980: Köln- Chorweiler bölgesinde 7 bin metrekarelik alanda yeni fabrikanın temeli atıldı.
1983: Dünnwald’daki fabrikadan, bu tesislere geçildi. Aynı yıl Egetürk markası EWG (Avrupa Topluluğu Standardı) belgesini alarak, Avrupa pazarlarına açılma fırsatını elde etti.
2000’li yıllar: Ürün yelpazesi daha da genişleyerek, 40-45 çeşide ulaştı. Fabrika büyüyerek 45 bin metrekarelik bir alana ulaştı. Artan talebi karşılamak için fabrikaya 18 bin metrekarelik yeni bir bölüm daha eklenerek toplam kapalı alan 63 bin metrekareye çıkarıldı.
2004: Egetürk fabrikasında son teknolojiye sahip makinelerle otomasyona geçti. Yeni kurulan 10 adet dilimleme makinesiyle günde toplam 80 ton dilimleme kapasitesine ulaşılarak tam entegre sisteme geçildi.
Ve bugün... 70 bin metrekarelik alana kurulu dev tesislerde üretilen Egetürk ürünleri, 50’den fazla ülkeye ihraç ediliyor.